Bekir Coşkun: Hastanın durumu...

Bekir COŞKUN
Haberin Devamı

Hastane kapısında durmadan ‘‘Ekonomi iyiye gidiyor’’ deyip, sonra ekonominin çıkmazları yüzünden kendini vuran bakanını yoklamaya çıkan Başbakan'ın hastane kapısı ekonomi demeçleri sürüyor:

‘‘Efendim kendine geldi, çorba içti mi?..’’

‘‘Ekonomi mi?..’’

‘‘Hayır, Sayın Uluğbay...’’

Ekonomi yüzünden intihara yeltenen Bakan yukarıda yatarken, Başbakan'ın ‘‘Ekonomi iyi yolda’’ şeklindeki hastane kapısındaki açıklamalarının ucu-bucağı yok.

Diyelim ki Ecevit'in ‘‘Yakında düzelecek’’ görüşü, her ikisine de uyuyor.

‘‘Efendim acaba şuur geldi mi?..’’

‘‘Geldi, yeni bir şuurlu yaklaşımla reform yapıyoruz. Bildiğiniz gibi müdahale zamanında yapıldı. Bakanlar Kurulu'nda da masaya yatırılıp, gerekli düzeltmeler yapılacak. Öncelikle Anayasa'yla ilgili kısım düzeltilecek...’’

‘‘Kafasını Anayasa'ya da mı vurmuş?..’’

*

Başbakan'a göre bu yaptıkları devleti kurtaran reform.

Nasıl?..

Eğer emeklilik yaşını yükseltip, memurlara yüzde 20 zam vermek devleti kurtaran reformsa, demek ki bu reform dedikleri şey kolay.

Doğrusu ben hiç böyle reform görmedim.

Bir teki bile yeni değil.

Ecevit niçin; 90 başlarında iktidara gelir gelmez ‘‘reform’’ diye emeklilik yaşını erkeklerde 43'e, kadınlarda 38'e indiren Cumhurbaşkanı Demirel'e gidip ‘‘Yani şimdi bu bizim yaptığımız reform mu, değil mi?..’’ diye sormuyor?..

Ki o zaman emeklilik yaşını indirmeyi reform sayan Demirel, bakalım ne diyecek?..

*

Sosyal devletin kafasına kurşun sıktılar bunlar.

Ve bizler hastane kapısında sorarız:

‘‘Beyefendi şey kaç, nabız?..’’

‘‘Erkeklerde 60, kadınlarda 58...’’

‘‘Tansiyon?..’’

‘‘Brüt yüzde 20. Biliyorsunuz ekonomi de çok iyi...’’

‘‘Kendini vuruş sebebi?..’’

‘‘........!’’

Ekonomi düzelmiyor diye kendini vuran bakan düzeliyor.

Ama bunların; birbirinin tersi, akılsızca, toplumu ve insanları enayi yerine koyan, sadece yoksula yüklenen, içi boş reformları yüzünden ekonominin kurtulması olası mı?..



Yazarın Tüm Yazıları