Bayram Otel tazminat öder mi?

Van’daki son depremde yıkılan Bayram Otel Amerika’da olsa, sahipleri hayatlarını kaybedenlerin yakınlarına milyon dolarlık tazminatlar ödemek zorunda kalırdı.

Haberin Devamı

Düşünün, bir otele giriyorsunuz, sağda solda çatlaklar var...
“Güvenli mi?” diye soruyorsunuz...
Bizzat patronu “Binanın kontrolleri yapıldı, sağlam raporumuz var” yanıtını veriyor.
Bu söze güvenip otelde kalıyorsunuz ama gece aniden bina üzerinize çöküyor!
Amerika’da avukatlar tam da bu işler için var.
Otel sahibine en ağır tazminat davalarını açarlar, aldıkları paranın yarısını da ceplerine koyarlar.
Bu yüzden Amerika’nın en çok kazanan meslek grupları içinde üst sıralardadır avukatlar.
Bizde ise tazminat sistemi işlemez...
Çünkü insan hayatı ucuzdur.
Bu yüzden bu tür olaylarda tazminat davası açılmaz, açılsa bile üç otuz kuruş para alır hayatlarını kaybedenlerin yakınları.
Şimdi merak ediyorum, Bayram Otel’de hayatlarını kaybedenlerin yakınları tazminat davası açacak mı otel yönetimine?
Açarlarsa, bizim bu hukuk sistemimizde kazanabilecekler mi?
(Çünkü otelin sahibi, “Kardeşim ben de mağdurum, ben de otelde kaldım, ben de ölebilirdim” savunması yapacak.)
Kazanırlarsa ne kadar para alabilecekler?
Oysa insanların ölümüne yol açan otel sahibi milyonlarca lira ödemek zorunda kalsa, bir daha böyle bir ihmali göze alabilir mi?
Bu otelin ödediği tazminatı görenler, bu tür ihmallere bir daha sebebiyet verirler mi?
Ama deveye sormuşlar “Neden boynun eğri?” diye...

Haberin Devamı

Victoria’s Secret’ın partisinde Adriana’nın yanında hangi Türk vardı?

Victoria’s Secret kadar reklamını iyi yaptıran bir başka şirket daha var mıdır? (Evet var; Facebook ve Twitter, üstelik onlar para da harcamıyor!)
Victoria’s Secret, önceki gün New York’ta yapılan geleneksel yıllık defilesine 12 milyon dolar harcadı ama dünyanın bütün gazetelerinde, internet sitelerinde haber oldular.
Dünyanın en güzel kadınlarının yer aldığı defile nasıl haber olmasın?
New York’ta yaşayan bir arkadaşım aradı dün. Hiç hesapta yokken hatırlı bir arkadaşıyla birlikte son dakikada gitmiş defileye, sonrasında after party’ye bile katılmış.
“Müthiş bir organizasyondu, kendimi cennette sandım, ben bu kadar güzel kadını bir arada görmedim” diye anlattı.
Bir de ilginç bir haber verdi...
Adriana Lima’nın defile öncesinde ve sonrasında sürekli yanında olan kimmiş dersiniz?
Zeynep Ilıcalı...
“Benzetmiş olmayasın” dedim.
“Yok abi tanımam mı! Defile çıkışında beraber aynı taksiye binip gittiler. After party’de burnumun dibindeydiler.
Adriana Lima bir eliyle kocasını, bir eliyle Zeynep Ilıcalı’yı tutmuş insanlarla tanıştırıyordu ‘İstanbul’dan arkadaşım’ diye...
Gözlerimle gördüm after party’de Jake Gyllenhaal ve Maroon 5 grubuyla tanıştırırken” dedi.
Bugünkü Kelebek’in manşetinde bu anlattıklarımı göreceksiniz zaten...

Haberin Devamı

Kitap Fuarı’na...

1982’de Taksim’de o zamanki adıyla Etap Marmara olan otelin fuayesinde başlayan İstanbul Kitap Fuarı, 30’uncu yılını kutluyor.
Bugün kapılarını açan fuar, 20 Kasım’a kadar sürecek.
1982’de 62 bin...
1991’de 150 bin...
2001’de 355 bin...
2006’da 330 bin...
2010’da 410 bin kişi ziyaret etti kitap fuarını.
Ziyaretçi sayısındaki bu artış bile yayıncılık dünyasının başarısını göstermeye yeter.
Sadece ziyaretçi sayısı değil, yayınevi sayısı, konuşmacı sayısı, etkinlik sayısı da her yıl artıyor.
Bu yıl ziyaretçi sayısının 500 bini geçmesi bekleniyor.
Benim “Beylikdüzü uzak” eleştirilerim bu yıl son bulacaktı aslında.
Tabii Beylikdüzü metrobüs hattının açılışı, kitap fuarına yetişebilseydi...
29 Ekim’de açılacaktı bu hat, ancak yetişmeyince yıl sonuna kaldı...
Bu yıl da biraz trafik çilesi olabilir ama kitabın havasını solumak için göze almaya değer...

Haberin Devamı

Miyazaki ismi...

Japonya’da 8.9’luk depremden yara bile almadan kurtulan, tsunamiyi yaşayan Atsushi Miyazaki, yardım için geldiği Van’da 5.6’lık depreme kurban gitti...
Atsushi Miyazaki ismi Van’da bir caddeye, parka verilmeli...
Dayanışma adına...
İnsanlık adına...
Türk-Japon dostluğu adına...
Depremin acısını unutmamak adına...

Yazarın Tüm Yazıları