Başkent’ten Hakkari ve Siirt’e mektup var
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 24, 2007 00:00
Türk ordusunun terör örgütü PKK’yı bitirme amaçlı başlattığı operasyonlar yurdun her yanında büyük mutlulukla karşılanırken, kahraman askerlerimize güzel bir destek Özel Arı Okulları’ndan geldi. Özel Arı Okulları Sosyal Dayanışma ve Farkındalık Kulübü öğretmenleri ve Milli Güvenlik Öğretmeni Emekli Albay Turan Öztürk rehberliğinde başlatılan kampanyayla yüzlerce öğrenci, Siirt Üçüncü Komando Tugay Komutanlığı ile Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı’nda askerlere bayram ve yılbaşı için tebrik kartları yolladı.
Arı’lı öğrenciler yolladıkları sevgi ve minnet yüklü bu kartlarla bayramı karşılayan ve yeni yılı karşılayacak Mehmetçiklerimize hiçbir koşulda yalnız olmadıklarını, onların bedenleriyle verdiği mücadeleye ruhları ve inançlarıyla destek olduklarını anlatmak istediklerini söylüyorlar.
SİZLERİ TANIMIYORUM AMA ÇOK SEVİYORUM
Arı Okulları’ndaki öğrencilerin yolladıkları kartların bazıları şöyle:
![/images/100/0x0/55eab3dcf018fbb8f8914b2d]()
Cemre Ağaoğlu (9. sınıf öğrencisi): "Şu anda sizlerin varlığı sayesinde vatanımda huzur içinde yaşıyor ve okuluma gidebiliyorum. Bizleri korumak için türlü türlü zorluklara katlandığınızı televizyondan izliyor ve çok üzülüyorum. Sizler silahlarınızla bizler ben de öğreneceğim ve öğrendiğim bilgilerle cumhuriyetimizin sadık bekçileriyiz. Sizleri tanımıyorum ama sizleri çok seviyor ve sayıyorum. Kurban bayramınızı ve yeni yılınızı kutluyor sağlıklı bir şekilde ailelerinize kavuşmanızı diliyorum."
KEŞKE BEN DE ERKEK OLSAYDIM
Fulya Baran: "Nefeslerimizi tutup haberlerinizi merakla takip ettiğimiz ağabeylerimiz, sıcak yataklarımızda uyuyabiliyor ve düşüncelerimizi insanlarla paylaşabiliyorsak öncelikle Atatürk ve silah arkadaşlarının sonra da o zamanlardan bu zamanlara vatanımızın birliği ve düzeni için can vermeye hazır asker ağabeylerimiz, amcalarımız yani sizler sayesindedir. Ben 17 yaşında bir kız öğrenciyim. Bazen aklımdan geçiyor. Keşke erkek olup sizler gibi bu onurlu görevin başında ben de olabilseydim. Ve şimdi zaman her zamankinden daha çabuk geçiyor. Mektubunuzu merakla bekliyorum. Bayramınız mübarek, yeni yılınız kutlu olsun."
Cumhuriyet Lisesi kendi evinde kiracı gibi
TÜRKİYE’nin ’Cumhuriyet’ ismini alan ilk okulu olan Bahçelievler’deki Cumhuriyet Lisesi, iki yılı aşkın süredir birleştirilmiş iki küçük binada eğitim öğretime devam ediyor. 50 yıllık okulun simgeleşen ana binasına Bahçelievler Anadolu Lisesi’nin yerleşmesiyle, Başkent’in simge okullarından Cumhuriyet Lisesi’nin ne laboratuarları ne spor salonu kaldı. Hatta geçtiğimiz yıl Cumhuriyet ismini taşıyan bu özel okulu bölme işlemine karar veren ’yetkililer’, iki okul arasına bir de duvar çekmeye karar vermiş. Ama okulun aktif Mezunlar Derneği ve okulun birbirinden ünlü mezunları buna izin vermemiş. Cumhuriyet Lisesi’nin mezunları arasında siyaset, sanat ve spor dünyasından bir çok ünlü isim bulunuyor. Zülfü Livaneli, Osman Yağmur Dereli, ünlü oyuncu Çetin Tekindor, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Mehmet Ağar ve onlarca akademisyenin yolu lise hayatlarında hep bu sıralardan geçmiş.
Cumhuriyet Lisesi Mezunları Derneği’nin Başkanı Hüsnü Çubukçu ise lisesinin ’küçültülmesinden’ en çok rahatsız olanlar arasında.
DÜNYADA DUVARLAR YIKILIYOR
Başka bir okulun tarihi lisenin binasına konmasını, bahçenin büyük kısmının, spor salonlarının ve laboratuarlarının ellerinden alınmasını bir türlü hazmedemiyor. Her cümlesinde Cumhuriyet ismini alan ilk okulun, bu denli etkisizleştirilmesinin yanlış olduğunu söyleyen Çubukçu sözlerini şöyle sürdürüyor:
"2004 yılından bu yana okulumuzun büyük bir kısmını sonradan bu okulun içine ’ben yaptım oldu’ anlayışıyla getirilen Bahçelievler Anadolu Lisesi kullanıyor. Tabii ki tasarruf Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin. Ama böylesine önemli ve tarihi bir lisenin küçültülmesi de ne kadar akıl karı bilemiyorum. Diğer liseyi bizim binamıza taşıdıklarında bu uygulamanın geçici olduğunu söylemişlerdi ama ne hikmetse bir türlü geçmedi. Hatta geçen sene bizim bahçemize yerleşen bu okulla bize kalan iki küçük bina arasındaki bahçeye duvar çekeceklerdi. Dünyada duvarlar kalkıyor, bizim okula duvar çekiliyor. Olacak iş değil. İki okul öğrencileri arasında da zaman zaman sıkıntılar oluyor. Öğretmenler bu durumdan huzursuz oluyor. Biz Cumhuriyet Lisemizi geri istiyoruz."
SİZLERİ TANIMIYORUM AMA ÇOK SEVİYORUM
Arı Okulları’ndaki öğrencilerin yolladıkları kartların bazıları şöyle:
Cemre Ağaoğlu (9. sınıf öğrencisi): "Şu anda sizlerin varlığı sayesinde vatanımda huzur içinde yaşıyor ve okuluma gidebiliyorum. Bizleri korumak için türlü türlü zorluklara katlandığınızı televizyondan izliyor ve çok üzülüyorum. Sizler silahlarınızla bizler ben de öğreneceğim ve öğrendiğim bilgilerle cumhuriyetimizin sadık bekçileriyiz. Sizleri tanımıyorum ama sizleri çok seviyor ve sayıyorum. Kurban bayramınızı ve yeni yılınızı kutluyor sağlıklı bir şekilde ailelerinize kavuşmanızı diliyorum."
KEŞKE BEN DE ERKEK OLSAYDIM
Fulya Baran: "Nefeslerimizi tutup haberlerinizi merakla takip ettiğimiz ağabeylerimiz, sıcak yataklarımızda uyuyabiliyor ve düşüncelerimizi insanlarla paylaşabiliyorsak öncelikle Atatürk ve silah arkadaşlarının sonra da o zamanlardan bu zamanlara vatanımızın birliği ve düzeni için can vermeye hazır asker ağabeylerimiz, amcalarımız yani sizler sayesindedir. Ben 17 yaşında bir kız öğrenciyim. Bazen aklımdan geçiyor. Keşke erkek olup sizler gibi bu onurlu görevin başında ben de olabilseydim. Ve şimdi zaman her zamankinden daha çabuk geçiyor. Mektubunuzu merakla bekliyorum. Bayramınız mübarek, yeni yılınız kutlu olsun."
Cumhuriyet Lisesi kendi evinde kiracı gibi
TÜRKİYE’nin ’Cumhuriyet’ ismini alan ilk okulu olan Bahçelievler’deki Cumhuriyet Lisesi, iki yılı aşkın süredir birleştirilmiş iki küçük binada eğitim öğretime devam ediyor. 50 yıllık okulun simgeleşen ana binasına Bahçelievler Anadolu Lisesi’nin yerleşmesiyle, Başkent’in simge okullarından Cumhuriyet Lisesi’nin ne laboratuarları ne spor salonu kaldı. Hatta geçtiğimiz yıl Cumhuriyet ismini taşıyan bu özel okulu bölme işlemine karar veren ’yetkililer’, iki okul arasına bir de duvar çekmeye karar vermiş. Ama okulun aktif Mezunlar Derneği ve okulun birbirinden ünlü mezunları buna izin vermemiş. Cumhuriyet Lisesi’nin mezunları arasında siyaset, sanat ve spor dünyasından bir çok ünlü isim bulunuyor. Zülfü Livaneli, Osman Yağmur Dereli, ünlü oyuncu Çetin Tekindor, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Mehmet Ağar ve onlarca akademisyenin yolu lise hayatlarında hep bu sıralardan geçmiş.
Cumhuriyet Lisesi Mezunları Derneği’nin Başkanı Hüsnü Çubukçu ise lisesinin ’küçültülmesinden’ en çok rahatsız olanlar arasında.
DÜNYADA DUVARLAR YIKILIYOR
Başka bir okulun tarihi lisenin binasına konmasını, bahçenin büyük kısmının, spor salonlarının ve laboratuarlarının ellerinden alınmasını bir türlü hazmedemiyor. Her cümlesinde Cumhuriyet ismini alan ilk okulun, bu denli etkisizleştirilmesinin yanlış olduğunu söyleyen Çubukçu sözlerini şöyle sürdürüyor:
"2004 yılından bu yana okulumuzun büyük bir kısmını sonradan bu okulun içine ’ben yaptım oldu’ anlayışıyla getirilen Bahçelievler Anadolu Lisesi kullanıyor. Tabii ki tasarruf Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin. Ama böylesine önemli ve tarihi bir lisenin küçültülmesi de ne kadar akıl karı bilemiyorum. Diğer liseyi bizim binamıza taşıdıklarında bu uygulamanın geçici olduğunu söylemişlerdi ama ne hikmetse bir türlü geçmedi. Hatta geçen sene bizim bahçemize yerleşen bu okulla bize kalan iki küçük bina arasındaki bahçeye duvar çekeceklerdi. Dünyada duvarlar kalkıyor, bizim okula duvar çekiliyor. Olacak iş değil. İki okul öğrencileri arasında da zaman zaman sıkıntılar oluyor. Öğretmenler bu durumdan huzursuz oluyor. Biz Cumhuriyet Lisemizi geri istiyoruz."