Başbakana nasıl ulaşılır, benim bir yöntemim var

Bir sokak sonra yakın bir yerde oturan ve önemli görevler bekleyen bürokrat bir arkadaşımla karşılaştım. Arkadaşımın ağzında sigara, tüttüre tüttüre Camiye gidiyordu. “Hayırdır hükümetten umudunu mu kestin? Ağzında bu sigara ile hemde sabahın bu saatinde, Başbakan görürse ne olur halin? Artık görevde yükselmeyi falan unut” dedim.
“Abi inşallah biri görür de sayın Başbakana ulaştırır diye açıktan sigara içiyorum” deyince şaşırdığımı görüp şöyle konuştu:
“Abi Başbakanımız sigara içmeyenlerle ilgilenmiyor ki... Sırf ilgi çekmek, bir de belki sigara paketimi imzalayarak sayın Başbakanın kolleksiyonuna bırakmayı berceririm diye uğraşıyorum”
İşte böyle, herkes Başbakana ulaşmak için bir yol, bir metod arayışı içinde... Neşet Ertaş’ın milyonların önünde; sigara içenlerin de haklara sahip olduğunu belirtemsi ve artık havalandırmaların olduğunu ifade etmesi de, yeni yolların aranmasını gerektirecek gibi. Yoksa ilgi çekmek için sigaraya başlayanlar türeyecek..
H. Cavit ERDOĞAN

Kevin Costner biliyor TBMM bilmiyor

AKP Genel Başkan Yardımcısı Edibe Sözen, ‘demokratik açılım’ çalışmalarına ünlü sinema oyuncusu Kevin Costner’ın tam destek verdiğini bildirmiş.
Herhalde Kevin Costner, söz konusu açılımın ne olduğunu ve neyi desteklediğini biliyordur. Çünkü henüz Türk halkı bilmiyor da.
Demek ki AKP, ‘açılımı’ Türkiye’de henüz kimseye açıklamadı, TBMM’de bile kapalı oturumla sadece milletvekillerine bir şeyler anlatması bekleniyor ama, ABD’de sinema oyuncularına dahi detaylı anlatılmış ve destekleri alınmış.
Oysa Türk halkı; Sayın Başbakan’ın ABD’deki bir konferansta açılım için kullandığı “hazmede hazmede, hazmettire hazmettire devam edeceğiz” sözlerinden, sadece bir şeylerin kendisine hazmettirilmesinin hedeflendiğini öğrenebildi.
Kısacası henüz Türk halkının ve TBMM’nin bilmediği açılımın içeriğini, ABD’de Kevin Costner dahi biliyor. M.Y.

BİLİYOR MUSUNUZ...

- ULAŞTIRMA Bakanlığı’nca, okul servis araçları için yeni uygulamaya konulan 20 yaş uygulamasını olumlu bulduklarını belirten TŞOF Başkanı Fevzi Apaydın’ın “Ülkemizde ticari araçlar yılda bir, hususi araçlar ise 2 yılda bir zorunlu olarak muayeneye tabi tutulmaktadır. Yani yetkili kurullar tarafından ticari ve hususi araçlar elektronik ortamda sıkı bir denetimden geçmektedir. Eski araç yoktur bakımsız araç vardır. Bugün ülkemizde trafik kazalarının çoğunluğu yaştan değil, aşırı hız, kurallara uymama, yorgunluk, alkol ve dikkatsizlik’ten meydana gelmektedir” dediğini...

GÜNÜN SÖZÜ

“Geçtiğimiz bayram süresince meydana gelen trafik kazalarında her 57 dakikada 1 kişi öldü. Türkiye’deki kazaların yüzde 40’ı alkollü araç kullanımı nedeniyle meydana geliyor. Oysa Avrupa Birliği ülkelerinde bu oran yüzde 5’tir. Türkiye’de 1 yıldaki ölümlü kazaların toplamı, 27 AB ülkesinin 1 yıllık toplam kazası kadardır. Çoğunluğun güvenini sağlayacak tedbirler alınmadıkça ölümlerin ardı arkası kesilmez. Çocuklara 12 yaşına kadar trafik eğitimi verdiğimiz zaman bu çocukta trafik kurallarına uymak kalıcı bir hale gelir. Araç kullanma yaşı geldiğinde de kurallara eksiksiz uyar. Ama maalesef Türkiye’de trafik dersi göstermelik olarak veriliyor. Trafik eğitimine önem veren ülkelerde ölümlü kazalar zamanla azalır.”
(Psikotrafik uzmanı psikiyatrist doktor Ayhan Akcan)