'Bar fedaisi olduÄŸu günleri hatırladı'

Güncelleme Tarihi:

Bar fedaisi olduğu günleri hatırladı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2010 16:35

Türkiye'ye yönelik sert açıklamalarını sürdüren İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'a İsrail medyasından da tepki geldi. Haaretz gazetesi yazarlarından Akiva Eldar, Lieberman için, "(Moldova'da) barlarda fedailik yaptığı günlerden yanında getirdiği 'göze göz' felsefesini uyguluyor" ifadesini kullandı.

Haberin Devamı

İSRAİL'DE "KÜSTAHLIKTAN ÖTE" KRİZİ

Eldar, "Bizim göçmen" diye tanımladığı Lieberman'ın tahammülünün bittiÄŸini en son dile getirdiÄŸinde, komÅŸularının çocuklarının canlarını zor kurtardığını belirtip, "Dış politikada Lieberman, barlarda fedailik yaptığı günlerden yanında getirdiÄŸi 'göze göz' felsefesini uyguluyor" diye yazdı.  Â

Yazıda, dokuz yıl önce Kudüs Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, oğluna vurdukları gerekçesiyle 14 ve 15 yaşlarındaki iki çocuğu darp eden Lieberman'ın açılan dava sonunda para cezası ve çocuklara tazminat ödemeye mahkum edildiği hatırlatılırken, Lieberman'ın 2 yıl süreyle şiddet içeren suçlardan uzak duracağı konusunda söz verdiği kaydedildi.

Moldova doğumlu olan Lieberman, bu ülkede geçirdiği gençlik yıllarında barlarda koruma olarak çalışmıştı.

TEVRAT'IN SÖZLERİ ÜZERİNE DÜŞÜN

Yargıçların Lieberman'a Tevrat'ın bir bölümünde geçen "Ruhunun çabucak kızmasına izin verme; çünkü kızgınlık ancak aptalların bağrında bulunur" sözleri üzerinde düşünmesini öğütlediklerini de söyleyen yazar, "Lieberman'ın iki gün önce sıkıntıdan ne yapacaklarını şaşıran İsrailli diplomatlar ve televizyon kameralarına izlettiği dehşet şovu, yargıçların öğütlerine pek kulak asmamış olduğunu gösteriyor" dedi.

Haberin Devamı

Kimilerinin Lieberman'ın davranışlarını Başbakana duyduğu öfkeye, kimilerininse gözlerini sağcı seçmenlerin oylarına dikmiş olmasına bağladıklarını belirten yazar, "Ama bir olasılık daha var: Tüm bu gürültü patırtı, dikkatleri Lieberman'ın sorumluluk alanındaki, yani İsrail'in dış politikasının yürütülmesinde gösterdiği içler acısı performanstan uzağa kaydırmak için tasarlanmış olabilir" ifadesini kullandı.

"NETANYAHU, LİEBERMAN'IN PEŞİNDEN GİTMEYE DEVAM EDİYOR"

İsrail'in Maariv gazetesinde yayımlanan bir yorumda ise İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, "Dışişleri Bakanı Lieberman'ın peşinden gitmeye devam ettiği" ifade edildi.

Gazetede, Ben Kaspit imzasıyla yayımlanan ve "Kötü Kokulu Oyun" başlığını taşıyan yorumda, Netanyahu'nun bir simültane tercüman gibi, Lieberman'ın söylediklerini kendi üslubuyla tekrarladığını belirtildi.

Haberin Devamı

Ben Kaspit, "Dün Kanal 10'daki söyleşisinde, Netanyahu, Kudüs veya mülteciler konusunda duvara çarpmamızın ve bunun sonucu olarak Filistinlilerle ara dönem anlaşmasına varmamızın mümkün olabileceğini söyledi. Başbakan ayrıca 'Türklerden özür dilemek istemiyoruz" dedi" diye hatırlatırken, şöyle devam etti:

"Aklınız mı karıştı? Bizim de. Gelin olayların akışına bir göz atalım. Dışişleri Bakanı Lieberman önceki gün İsrailli Büyükelçilerin karşısına çıktı ve benzer şeyler söyledi. Hatta belki de aynı şeyleri söyledi. Liberman, Filistinlilerle kalıcı bir anlaşmaya imkan olmadığını ve ara dönem anlaşmasına gitmek gerektiğini ifade etti. Dışişleri Bakanı filo olayı nedeniyle Türklerden özür dilememek gerektiğini de söyledi. Bu olay basında bomba gibi patladı. İnternet sitelerindeki haber başlıklarını izleyen Netanyahu akşama kadar kendini tuttu ve Lieberman'ın sadece kendi fikrini söylediği, kişisel görüşlerinin hükümeti bağlamadığı ve hükümetin pozisyonunun sadece başbakan tarafından ifade edildiği yolunda bir bildiri yayımladı."

Haberin Devamı

Aradan bir gün geçtikten sonra Başbakan'ın TV stüdyosundan Lieberman'ın görüşleriyle neredeyse aynı görüşleri aktardığını belirten yazar, şöyle devam etti:
"Acaba aklı karışan kim? Kim paniğe kapıldı? Bir soru daha: Netanyahu'nun daha kısa süre önce Türklerle yaptığı müzakerelerde özür kelimesini içeren taslak değişimi yapılmışken ve Başbakan, Lieberman özür dilemenin kesinlikle mümkün olmayacağını kendisine belirttikten sonra geri adım atmışken, nasıl olur da şimdi görüşlerinin hükümeti bağlamadığını söylediği Dışişleri Bakanının pozisyonuyla tamamen aynı çizgiye geliyor? "

Netanyahu'nun değişmediğini, Lieberman'ın peşinden gitmeye devam ettiğini vurgulayan Ben Kaspit, yorumunda şu ifadeleri kullandı:
"Lieberman'ın bugün söylediğini Netanyahu yarın, en fazla yarından sonra kendisi düşünecek. Başbakan devamlı anketler yaptırıyor ve rakamların Lieberman dediğini görüyor. Lieberman'ın görüşleri kamuoyunda iyi puan alıyor. Netanyahu gelecek seçimi Lieberman'a karşı kaybetmek istemiyor, bu nedenle onun konuşmasına izin veriyor ve sonra aynı şeyleri kendi söylüyor. Tam bir simültane tercüman gibi."

Haberin Devamı

"ANLAYIÅžA HAYIR, PAZARLIÄžA HAYIR"

Bu arada, Maariv gazetesinde Ben Dror Yemini imzasıyla yayımlanan "Anlayışa hayır, pazarlığa hayır" başlıklı yorumda ise ABD'nin eski Başkanı George Bush döneminin son aylarında Beyaz Saray'ın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye ile İsrail arasında adil bir arabulucu olduğunu düşündüğü, ancak Dökme Kurşun operasyonu ve Obama'nın Beyaz Saray'a yerleşmesinden sonra, Başbakan Erdoğan'ın "Hamas'ın sıkı destekçisi haline geldiği" iddia edildi.

"Erdoğan'ın, Sudan liderinin Darfur'da yaptığı soykırımı da görmezden gelip, Beşir'in tarafını tuttuğu" öne sürülen yorumda, "İsrail'le ilişkilerin kötüleşmesi tesadüf değil. Öfkeyi Yahudilere veya İsrail'e yöneltmek İslamlaşma sürecinin açık bir işaretidir. Bu, Müslüman Kardeşlerin öteden beri kullandığı bir yöntemdir" denildi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!