Bahçeli'nin çıkışının nedeni

PLANLI olmayan basın toplantılarından kaçınan MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin dünkü ani basın toplantısı soruları da beraberinde getirdi.

Bahçeli'yi dün, ‘‘3 Kasım için seçim kararı alınmazsa hükümetten çekiliriz’’ açıklamasına iten nedenler nelerdi?

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, soruya şu yanıtı verdi:

‘‘Seçimi engellemek için birtakım girişimlerin olduğunu biliyor ve duyuyoruz.’’

‘‘Birtakım girişimler var’’
cümlesine bir örnekle açıklık getirdi.

Başbakan Bülent Ecevit'in, 16 Temmuz'da liderler zirvesinde 3 Kasım'da seçimin yapılmasına olumlu yaklaştığını anımsattı.

BAŞKA ŞEYLER GÖRDÜK

Konuyu DSP Parti Meclisi'ne (PM) götürmeden bir gün önce, Ecevit'in NTV'ye bir demeç verip 3 Kasım'da seçime karşı çıktığını vurguladı.

DSP PM'nin ertesi gün toplanıp karar aldığının altını çizdi.

Şandır, ANAP'ın 3 Kasım'da seçim istese de öncelikle AB yasalarının çıkması şartını koştuğunu kaydetti.

Şandır, ‘‘Seçim işinin bir belirsizliğe sürüklenip, yeni arayışların ortaya çıkarılmak istendiğini gördük. Kararlılığımızı gösterdik’’ diyerek sözlerini tamamladı.

ANLAŞMALI YAPTIK

Şandır,
bunları söylerken, ANAP Grup Başkanvekili Beyhan Aslan'ın yaklaşımı daha farklıydı.

Aslan, ‘‘3 Kasım'dan geri adım atmayız’’ dedi ve MHP'nin dün tek başına verdiği ‘‘29 Temmuz'da sadece seçim maddesiyle Meclis'in olağanüstü toplanması’’ çağrısını birlikte planladıklarını açıkladı.

Aslan, gerekçelerini de şöyle dile getirdi:

‘‘Biz de 29 Temmuz saat 14.00'te Meclis'in toplanması için teklifimizi vereceğiz. Bizim çağrımızda AB yasaları da yer alacak. Dolayısıyla MHP'nin idamın da içinde bulunduğu bir çağrının altında imzasının olması beklenemezdi. Onun için bu yönteme başvurduk. Çağrılar birleştirilecek.’’

AB PAZARLIĞI

29 Temmuz'da Meclis'in olağanüstü toplantısı konusunda anlaşma sağlanmış olsa da AB yasalarının ağustosun ilk yarısında çıkarılmasının yönteminde kesin bir sonuca varıldığı söylenemez.

ANAP, bu yasaların bir paket haline getirilmesini, içine 3 Kasım seçim kararının da konularak temel yasa halini almasını istiyor.

Dün kurulan yeni parti de yönteme olumlu bakıyor.

DYP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci de bu modele açık olduklarını, AB yasalarının 3 Kasım'da seçimin yapılmasını öngören Seçim Yasası ile birlikte temel yasa olarak gelmesini kendilerinin de istediğini söyledi.

Böylece yasalar paket halinde Meclis'e gelecek ve toptan oylanacak. Hiçbir partinin bir diğerinden kaçması söz konusu olamayacak.

Ancak MHP bu yönteme kesinlikle karşı.

AKP ise ‘‘AB yasalarının içinden istemediğimizi ayıklar, ona göre temel yasa olmasına onay veririz. Seçim maddesini ayrı tutarız’’ yaklaşımında.

MHP'nin tutumu ve AKP'nin pazarlık koşulu, AB ve seçim yasalarının birlikte temel yasa haline 330 oya gerek duymadan getirilmesini engelliyor.

Bir diğer zorluk da AB yasalarının ele alınacağı Meclis'teki ihtisas komisyonlarının çalıştırılmasında.

Her ne kadar Anayasa Komisyonu'nun temel komisyon haline getirilip, diğerlerinin tali komisyon olarak çalıştırılması üzerinde görüş ortaya çıksa da zorluk aşılabilmiş değil.

Meclis pazartesi günü ikinci kez olağanüstü toplanmaya hazırlanırken, Ankara'da siyasi pazarlık süreci henüz tamamlanmamış.

ANAP Lideri Mesut Yılmaz ve DYP Lideri Tansu Çiller'in bugün başlayıp hafta sonuna kadar devam edecek temasları birçok konuyu netleştirecek.

Kesin olan bir şey var ki, Ankara'da siyaset daha çok su kaldırır.
Yazarın Tüm Yazıları