Azerbaycan darbesi için soruşturma açtırdım

Sedat ERGİN
Haberin Devamı

Başbakan Mesut Yılmaz, Türkiye'nin Azerbaycan darbesindeki rolüne ilişkin tartışmalar sürerken, konunun gün ışığına çıkmasını mümkün kılacak önemli bir adım atıyor. Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın Susurluk Raporu'ndaki en kritik noktalardan biri olan Türk yetkililerinin darbedeki rolü konusunda soruşturma açılması yolundaki önerisi, sonunda Başbakan'ın talimatıyla resmiyet kazanıyor. Bu soruşturmanın önündeki en önemli güçlük, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) darbeye karıştığı yolundaki iddialardan kaynaklanıyor. Çünkü Savaş'ın saptamasına göre, darbeci Cevadov'la yakın ilişkisi bulunan TİKA görevlisi Ferman Demirkol, o tarihte MİT'e de çalışıyor. Nitekim Başbakan Yılmaz, bu noktada bir açmazın varlığını inkar etmiyor:

‘‘MİT diyor ki, 'Bir darbeyi önleyebilmek için bile o darbenin içinde yer almaya mecburuz. İçine girmiş olmamız darbeye destek anlamına gelmez.' Tabii böyle bir izahat verilince, darbenin içindeler mi dışındalar mı, onu ayırd etmek mümkün olmuyor.’’

Savaş'ın raporunun önemli bir saptaması da şu: MİT'in o tarihteki Bakü Temsilcisi Ertuğrul Güven darbeyi önlemek amacıyla girişimde bulununca, MİT karargahı tarafından uyarılmış. Yılmaz, darbe sırasında Ankara'nın politikasında ‘ikilik çıktığını’ gizlemiyor:

‘‘Oradaki adam (Ertuğrul Güven) ne yapacağını şaşırmış. Dışişleri'nden farklı talimat gelmiş, MİT'ten farklı gelmiş.’’

Yılmaz, ‘Aslında Azerbaycan’da bir darbe girişiminin yaşanmadığı, olayın Aliyev'in içte durumunu güçlendirmek için başvurduğu bir oyun olduğu' yolundaki görüşlere de itibar etmiyor; ‘‘Hayır, bu doğru değil’’ diyor. Başbakan, ardından ‘‘Soruşturmayı açtık zaten’’ diye konuşuyor. Konunun soruşturulması, Türk-Azeri ilişkilerinde artık kapanmış olan bir yaranın yeniden deşilmesi anlamına gelmez mi?

Cumhurbaşkanı Demirel'in bu görüşten hareket ettiği ve darbe soruşturmasına sıcak bakmadığı Ankara'da yaygın bir kanı. Ancak Yılmaz, ‘‘Bana Cumhurbaşkanından gelen öyle birşey yok’’ diyor.

MİT-EMNİYET BİRLİKTE

Başbakan Yılmaz, devletin istihbarat birimleri arasındaki koordinasyon sorununun sonunda çözüme kavuşturulduğunu açıklıyor:

‘‘İçişleri Bakanı, yeni MİT Müsteşarı ve Emniyet Genel Müdürü ortak bir toplantı yaptık. MİT ile Emniyet arasında ortak çalışma grupları kurulacak, Emniyet ve MİT işbirliği içinde çalışacaklar. Emniyet yurtdışında operasyon yapmayacak. Aynı şekilde MİT de yurtiçinde yapmayacak; kontr-espiyonaj durumları hariç. Birinde olan bilgi, öbüründe de olacak. Bugüne kadar maalesef birbirlerine düşman gibi bakmışlar.’’

Söz MİT'ten açılınca, sohbet tartışmalı konuya gelip dayanıyor: Başbakan, MİT'ten kendisine dönük bilgi akışından memnun mu? Sağlıklı bilgi alabiliyor mu?

Yılmaz, ‘‘Bütün bilgileri alabiliyor musun anlamında soruyorsanız, hayır alamıyorum. Hiçbir istihbarat örgütü tek başına bütün bilgileri toplayamaz. Toplayabildiği bilgilerde de şöyle bir sorun oluyor. Bilgi, çalışan adamların kendi arşivlerinde kalıyor, yukarı intikal ettirmiyorlar’’ diyor.

EYMÜR ‘YAPMADIM’ DİYOR

Başbakan'a iki hafta önce MİT'in eski Kontr-Terör Merkezi Yöneticisi Mehmet Eymür'le yaptığı görüşmesinin içeriğini soruyoruz. Yılmaz, geçen ay yaptığı bir açıklamada muhalefette olduğu dönemde Eymür'ün konutunun telefonlarını dinlediğini öne sürmüştü. Yılmaz, sohbetimizde, ‘‘Eymür, yapmadım diyor’’ dedi. Ancak Başbakan, birilerinin geçmişte kendisini dinlediğinden emin; ‘‘Bunun kaydı yok ki kanıtlayabilesin.’’

SUSURLUK'A 8 SORUŞTURMA

Yılmaz, Susurluk soruşturmaları konusunda da şu bilgiyi veriyor: ‘‘Bir dizi soruşturma açıldı. MİT'in içinde 3 soruşturma yürüyor. Başbakanlık Müfettişleri de 5 ayrı soruşturma yürütüyorlar. Bu soruşturmaların raporlarının sonuçlanması 1-2 ayı alır. Bunları beklemek durumundayız. Bir kere çözülürse gerisi çabuk gelir. Çözülmesi için pişmanlık yasasının çıkması ve dokunulmazlıkların kalkması lazım.’’













Yazarın Tüm Yazıları