'Biz iki iyi partneriz' dedi ve...

BUNDESLİGA'nın kuruluşundan beri var olan tek takım Hamburg. Ligden de hiç düşmedi. Hamburg'un maçlarını oynadığı 57 bin seyirci kapasiteli Volkspark Stadında çalışan saat Hamburg'un Bundesliga'da mücadele ettiği yılı, günü, saati, dakikayı ve saniyeyi gösteriyor. Bu saat Hamburg Bundesliga'da olduğu sürece bu çalışacak. Takımın ligden düşmesi durumunda ise saat durdurulacak. 2014-2015 Sezonu'nda sona doğru yaklaştıkça saatin duracağı konusunda futbol otoriteleri hemfikirdi.

Hamburg yönetimi ve taraftarı da artık ligde kalma umudunu ve heyecanını yitirmişti. Sezonun bitimine beş hafta kala Hamburg yönetimi beklenmedik bir hamle yapıp Bruno Labbadia ile Erdinç Sözer'iye teklif götürdü. 10 yılı aşkın süredir birlikte çalışan Labbadia ile Erdinç Hoca 53 yıldır ligden düşmeyen takımın başına geçti. Hamburg'un da Volkspark Stadındaki saatin de kurtuluş süreci böylece başladı.

BİZ İKİ İYİ PARTNERİZ

İki ay önce teknik direktörlük diploması alan Erdinç Sörer'e Hamburg'u nasıl kurtardınız diye sordum. Yılların tecrübesine sahip Erdinç Hoca da anlattı: “Önce şunu söylemem gerekir; Hamburg'u ligde tutmakla çok önemli bir iş başardık. Karlruhe karşısında son dakikada gelen gol üzerimizdeki yükü kaldırdı. Tarihi bir başarı elde ettik. Hamburg'dan önce de bize başka takımlardan teklifler geldi. Ancak kabul etmedik. Bruno ile ikimiz 10 yıldır partner olarak çalışıyoruz. Öncelikle ikimiz birbirimize çok güveniyoruz. Bu güven sayesinde Hamburg'da başarılı olacağımıza inandık. Hamburg'un ligde kalacağına ilişkin umudumuz vardı. Çünkü takımda potansiyel vardı. Bu takımın eksiğinin motivasyon ve birliktelik olduğunu düşündük. Ancak göreve başladığımızda bizi bekleyen durum öngördüğümüzden daha da vahimdi.”

TAKIM RUHU KALMAMIŞTI

Nasıl bir Hamburg size bekledi diye araya girdiğimde “Takım ruhu kalmamıştı. Takımın üzerinde sanki ölü toprağı vardı. Futbolcuların birbirine inancı kalmamıştı. Taraftar dahil herkes artık düşmeyi kabullenmiş gibiydi. Öncelikle takımla bir konuşma yaptık. Ve onlara bu işi başaracaklarına inanmalarını sağladık. Sadece futbolcular değil malzemecilere de aynı inancı aşıladık. İlk maçımızı kaybedince moraller iyice bozuldu. Ancak ardından Augsburg ve Mainz galibiyetleri geldi. Freiburg beraberliği de eklenince umudumuz yeşerdi. Stuttgart mağlubiyeti ise Bruno ile benim dışımda herkesin inancını tekrar sıfırladı. Ancak biz Schalke'yi yenersek ligde kalacağımızı biliyorduk. Schalke'yi de yendik ve Hamburg'u 16. sıraya taşıdık” dedi.

ÇOK BÜYÜK RİSK ALDIK

'Hamburg ligin kuruluşundan beri hiç düşmedi. Hamburg'u düşüren hoca olarak tarihe geçme riski vardı. Bu durumda takımın başına geçmek sizin kariyeriniz için riskli değil miydi?' soruma Erdinç Hoca içtenlikle şu cevabı verdi: “Çok büyük risk aldık. Bundesilga'dan hiç düşmeyen biri takımı son sırada aldık. Eğer Hamburg düşseydi bizim üzerimize kalacaktı. Ve Hamburg'u ligden düşüren hocalar olarak anılacaktık. Bizim için elbette çok büyük riskti. Ancak biz Bruno ile birbirimize çok güvenen ikiliyiz. Düşme ihtimalini de aramızda konuştuk ve birbirimize 'böle bir şeyin olmasına izin vermeyiz' dedik. Kolları sıvayıp takımın başına geçtik. Takımla yaptığımız konuşmadan sonra futbolcularda inanılmaz bir duygu ortaya çıktı. Onlara 'hiçbir zaman pes etmeyeceksiniz ve vazgeçmeyeceksiniz' dedik. Ortaya çıkan duygunun gücüyle sahada iyi mücadele ettiler. Karlsruhe maçında da son dakikaya kadar mücadele edip golü bulmamız tesadüf değildi. Bu bir inancın göstergesiydi” dedi.

ÖNCE İSTİKRARLI BİR TAKIM

Gelecek sezonla ilgili planlarını ise Erdinç Hoca şöyle özetledi: “Ligi 16. sırada bitirmiş bir takımız. Kadrodaki futbolcuların tümünü gönderip yeniden bir takım yaratamayız. Kadroya yeni futbolcular da alınacak. Bizim öncelikli hedefimiz istikrarlı ve kazanan bir takım yaratmak. Üst sıralar için hedef koymak çok gerçekçi olmaz. Önce ligde kalmasını bilen bir ekip yaratacağız. Bunun için de çalışıyoruz. Tatil bile yapmadan yeni sezonun hazırlıklarını sürdürüyoruz” dedi.