Vasıfsız işçi göçü, hem tehlike hem avantaj

Bilim adamı, ABD dışında dünyanın başka hiç bir ülkesine bu kadar fazla göç olmadığına dikkat çekti. Almanya’ya göç veren ülkelerin başında Güney Avrupalı ekonomik krizdeki ülkeler, Suriye ve Doğu Avrupalı ülkelerin geldiğini belirten Sinn, son yıllarda Türkiye’den gelen göçmenlerin sayısının ise Almanya’dan geri dönenlerden daha az olduğuna işaret etti.

Almanların da dışarıya göç verdiği ve giden Almanların sayısının gelenlerden 20 bin daha fazla olduğu açıklandı.

Almanya’ya kalifiye eleman kazanılması konusunda pek istenen konumda olunmadığını anlatan IFO şefi, Kanada ve İngiltere’ye göç edenlerin yaklaşık yarsının üniversite diploması olduğunu, Almanya için bu oranın yüzde 20’lerde kaldığını belirtti. Sinn, Alman halkının Pegida ve diğer eylemlerle bu kadar göçmeni kabul etmediğini gösterdiğini, ancak doğum oranı düşük olan Almanya’nın demografik yapıdaki boşluğu doldurmak için göçmenlere ihtiyacı olduğunu ifade etti.

1965 yılında doğan ve çalışan halkın önemli bir kısmını teşkil eden vatandaşların 15 yıl sonra emekliye ayrılacağını ve olmayan genç nüfustan emekli maaşlarını isteyeceklerine dikkat çeken Sinn, bunun yanında bu insanların banka ve sigortalarına yatırdıkları paraları da geri isteyeceklerini ve böylece hem emeklilik sisteminde hem de finans sisteminde tıkanmalar yaşanacağını belirtti. Her yıl Almanya’ya 200 bin göçmen gelse dahi 2035 yılında emekli sayısının bu güne kıyasla 7,5 milyon daha fazla ve çalışan sayısının ise 8,5 milyon daha az olacağını hesaplayan Sinn, iç politikada önümüzdeki yıllarda huzursuz günler yaşanacağı tahmininde bulundu.

Sinn’e göre kalifiye olmamış insanların daha çok gelmesi iş dünyası için hem tehlike hem de avantaj. Sebebi ise toplumda yeterince kalifiye olmayan insanlar adına bu durum işini kaybetmek, daha düşük maaşla çalışmak, işveren için ise daha az personel masrafı anlamına geliyor. Vatandaşları korumak için asgari ücret yasasının yürürlüğe konduğunu hatırlatan fikir adamı, ancak bu durumun uzun vadede işsizliği beraberinde getireceğini savundu.

Almanya’nın sosyal devlet olması sebebiyle maddi durumu iyi olanlardan alınıp, dar gelirli vatandaşlara ödeme yapıldığını söyleyen Sinn, bu durumun vasıflı insanları korkutuğunu ve diğer ülkelere gitmesine sebep olduğunu söyledi. Göç konusunda ideolojiden uzak bir politika yürütülmesini isteyen Sinn, göçten ülkenin avantajlı çıkması için göçmenlerin sosyal sisteme göçüne sınırlama getirilmesini önerdi.