Avusturya'daki Müslümanlara yönelik tasarı

Güncelleme Tarihi:

Avusturyadaki Müslümanlara yönelik tasarı
Oluşturulma Tarihi: Ekim 31, 2014 09:58

Müslüman Sivil Toplum Örgütü Girişimi, Müslümanlara yönelik yaptırımlar öngören yasa tasarısının geri çekilmesini ve yeniden şeffaf müzakere ortamında yapılmasını istedi.

Haberin Devamı

Avusturya'nın başkenti Viyana'da internet üzerinden organize olan bir grup tarafından kurulan Müslüman Sivil Toplum Örgütü Girişimi, "İslam Yasa Tasarısı" olarak adlandırılan tasarıya ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda konuşan Mihrican Topal, tasarıyla getirilmek istenenlerden rahatsız olduklarını ve bu yüzden tasarıyı toptan reddettiklerini söyledi. Tasarının yeniden müzakere edilmesini istediklerini belirten Topal, "Biz demokratik yasal süreçten yanayız. Yeni ve şeffaf bir süreç başlasın. Bizim çocuklarımız ve geleceğimiz söz konusu" dedi.

Girişim üyelerinden Gülmihri Aytaç ise medyada Müslümanlara yönelik yapılan yayınlardan dolayı toplumda sebepsiz bir korkunun ortaya çıktığını ve bunun okullara kadar sirayet ettiğini söyledi.

Başörtülü öğretmenler ve öğrencilerin her gün sözlü veya fiziki saldırılara maruz kaldığını aktaran Aytaç, tasarıda Müslümanlara verilmek istenen hakların "ucuz bir hediye" olarak değerlendirdi.

Tasarının "Müslümanları birer suçlu olarak gördüğünü ve diğer dinler karşısında ayrımcılık yaptığını" savunan Aytaç, şunları söyledi:

"Daha önceki yasa 102 yıldır var. Yasaları şimdi için yapmıyoruz, gelecek için yapıyoruz. Şu anda medya tarafından oluşturulan negatif bir hava var. Negatif hava altında yapılan yasa, sağlıklı bir yasa olamaz. Bizden 50 yıl sonra yaşayan insanlar bu yasanın yükünü niye çeksin? Yasayı yapan siyasetçilerin bunları düşünmesi lazım. Eğer düşünmüyorsa ya emin değil ya da kötü niyetli."

"Kilise'ye dönüşmek istemiyoruz"

Avusturyalı Müslüman Baruch Wolski ise tasarıda Müslümanlara kuşku ile bakıldığını belirterek, "Tasarı din yasasından çok bir güvenlik yasasına benziyor" dedi.

Tasarı ile devletin dine müdahale ettiğini ve din özgürlüğüne karıştığını düşündüklerini ifade eden Wolski, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Müslümanların örgütlenmelere karıştığını görüyoruz. İlahiyat fakültesinin kurulmasını destekliyoruz ama cemaatin hiçbir söz hakkı olmamasını sakıncalı görüyoruz. Yasa bizi kendi ülkemize ve vatanımıza yabancılaştırıyor. Bu yasayla Kilise'ye dönüşeceğimizi düşünüyoruz. Biz Kilise'ye dönüşmek istemiyoruz. Umuyoruz ki bu yasa meclisten geçmeyecek ve tekrar müzakereler başlayacak."

İslam Yasa Tasarısı

Avusturya'da koalisyon hükümeti tarafından 2 Ekim'de kamuoyuna açıklanan yasa tasarısı, devlet ile Müslüman cemaat arasında 2011'den beri yapılan müzakereler sonucunda ortaya çıktı. Müslümanların pratikte kullandığı bazı haklara hukuki güvence getiren tasarıda, aynı zamanda Müslümanların din özgürlüğünü kısıtlayacak bazı maddeler bulunuyor.

Eleştirilen maddelerin başında yurt dışından finansman yasağı bulunuyor. Tasarıya göre üye sayısı 300'ün altında olan camiler 6 ay içinde kapatılacak, mevcut camiler de İslam cemaatinin birer parçası olacak. Viyana Üniversitesinde İslam Teoloji Bölümü açılacak ve sadece bu bölümden mezun olanlar imam olabilecek.

Uzmanlar, tasarının anayasanın eşitlik ilkesine, örgütlenme özgürlüğüne ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) "dini öğretme ve uygulama" hakkını da içeren din özgürlüğüne aykırı olduğunu savunuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!