Avanslar ve git-gel’ler

CHP kimin vesayeti altındadır?

Haberin Devamı

Deniz Baykal mı, Önder Sav mı? Parti grubunun mu, merkez yönetiminin mi?

Yaşanan sıkıntılar karşısında ayrışma bir anda ortaya çıktı.

Taraflar eteklerindeki taşları döktüler. Saflar belli olmaya başladı.

MYK üyeleri ile Meclis grubu yöneticileri farklı açıklamalar yaptılar.

MYK adına Baykal’a suikast iddiasını kamuoyuna açıklayan ancak kaset konusunda konuşmayan Genel Sekreter Önder Sav, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında
neden yer aldı? Aynı şekilde Kemal Anadol ile Hakkı Suha Okay da...

Partinin geleceğini tehlikede gördükleri için mi?

Genel Başkan’ın seçtiği MYK’nın Genel Sekreteri Sav, partinin sahibi sayılır. Yıllardır Baykal’ın Genel Sekreteri’dir ama bazı şeylerden de şikayetçidir.

Baykal’ın yanındaki bazı isimlere uzak durur.

Tüm örgütü elinde tutar, aday veya delegelikler onsuz onaylanamaz.

Peki bu partide bir örgüt bilinci var mıdır?

Vardır da, Genel Merkez’siz bir irade kullanamaz.

Kılıçlar çekildiğine göre, il başkanları bugün hangi yöne doğru yönlendirilecektir?

CHP ‘kendi küllerinden’ nasıl doğacaktır?

Bu tablodan ‘gürbüz çocuk’ doğar mı?

İl başkanları bugün ‘komplo’ sözcüğüne tümüyle inandırılabilecek midir?

Görüldüğü gibi, bu kadar kısa sürede git-gel’lere kapılanlar sağlıklı siyaset üretebilirler mi?

Varsayımlar bitmiyor.

CHP’de partiiçi demokrasi sürüyor; herkes konuşuyor.

Çok sayıda gelen telefonlardan biri ile yazıya noktayı koyalım:

“Ben Ankara’dan CHP delegesiyim. Baykalcılar bizi arıyor; kurultayda ne kadar Baykalcı olduğunuza bakacağız, diyorlar. Ben Kemal Bey’e oy verirsem, beni asarlar mı!”

‘Mendilciler’ kimdir

“BAYKAL’ın yanında yer alan alan ‘mendilciler’ kimdir biliyor musunuz” dedi bir milletvekili... “Hayır” dedik. Yanıtı şöyle özetlenebilir.

- Belediyeleri gezenler, başkanlardan çöp ihalelerini isteyenler?

- Belediyelerde imar dosyayı ile dolaşanlar, komisyonculuk yapanlar.

- İstanbul ve Ankara’da billboard reklamları için ‘duvar’ arayanlar.

- Aracılık yaparken, müfettişlerin sorgusu sonunda belediye başkanlarını yargıya düşürenler.

Unutulmasın!

Baykal, Ecevit’e ne haber göndermişti

1980 sonrasıydı. Ecevit, Zincirbozan’dan çıkmıştı. Kendisinin görüştüğü çok insandan birisiydim ve geleceği biçimlendirmeye çalışıyorduk. Bir gün Deniz Baykal ve o zamanki yol arkadaşı Erol Çevikçe benimle görüşmek istedi. Buluşmamızda Sayın Baykal benden Ecevit’e bir mesaj göndermemi istedi:

“Kendisine söyle Almanya’da Willy Brandt’ın yaptığı gibi yapsın. Genel Başkanlık’tan ayrılsın gençlerin yolunu açsın. O bizim Onursal Başkanımız olsun. Her şeyi ona soralım; hem onun başı taçlansın hem partinin iktidar yolu açılsın.”

Bu mesajı ilettiğimde kızgın yüzü daha da kararan Ecevit çok sinirlendi ama hiçbir şey söylemedi. Sadece, “Bu günümüzün sorunu değil” dedi.
Aradan 3o yıl geçti. Şimdi aynı sözler Sayın Baykal için söyleniyor.

“Baykal Genel Başkanlığa aday olmasın, partinin önünü açsın, gençler göreve gelsin, kendisi Onursal Başkanımız olsun, kendisine sürekli danışalım, hem o taçlansın hem parti iktidar olsun.”

Siyaset çok ilginç bir arena. 30 yıl önce söylediğiniz sözler 30 yıl sonra bumerang gibi size geri dönüyor.

Yrd. Doç. Engin Ünsal
CHP Eski İstanbul Milletvekili


İskeçeli işadamı Kepez’de yine iddialı

İSKEÇELİ Yunan vatandaşı işadamı Anestis Minonays, Çanakkale’nin Kepez beldesindeki yağlı güreşlerinde yılın ağası seçilmişti. Kendisini pazar günü Edirne’nin İpsala ilçesinin Aliço köyündeki ünlü yağlı güreşlerde gördük. Aliço, efsanevi güreşçi Kel Aliço’nun mezarının bulunduğu köy... Kırkpınar öncesi önemli bir ‘güreş pazarı’... Türkiye’deki ünlü ‘çayırlarda’ ağalık kazanan 10 ağa ile birlikte oturuyordu Minonays, aynı zamanda Yunan 1. ligindeki İskeçe’nin ikinci başkanı... Geçen yıl ‘Ağa’ olması dolayısıyla MHP’nin hedefini çeken ve ‘Bir Yunanlıya ağalık nasıl verilir’ tepkisine karşın Minonays, “Dost ülkeyiz, böyle saçmalık olur mu? Türkiye’deki dostlarım da gelsin, onlarla yarışmak isterim. Benim amaçım sevdiğim insanların bulunduğu bir beldeye sponsorluk yapmaktır. Başbakan Erdoğan daha geçen gün Yunanistan’ı ziyaret etmedi mi? Başbakan keşke görüşmelere beni de çağırsaydı. 19 Mayıs günü (yarın) Kepez’de yapılacak yağlı güreşlerin ağalığını yine almak istiyorum” diyordu. Yanında Kepez Belediye Başkanı Dr. Ömer Faruk Mutan ve eski gazeteci Sami Özdemir de bulunuyordu. İpsala Kaymakamı Mehmet Ali Gürbüz ve Belediye Başkanı Mehmet Karagöz konukları karşılarken, güreşlerin en ilginç ismi ünlü cazgır Şükrü Kayabaş’ın renkli anlatımıydı.

Karakaş’tan düzeltme

ÇANAKKALE’deki Ercan Karakaş’ın ailesi hayli kalabalık... Vefat ilanını Çanakkale Olay gazetesinde okurken, çok sayıdaki Karakaş ismi arasında bazı isimleri karıştırmışız. Ercan Karakaş gönderdiği notta “6 ay önce vefat eden büyük ağabeyim Erol Karataş değil, küçük kardeşlerimden Osman Karakaş’tır (62). Çanakkale Belediye Meclis üyesi Dr. Celal Karakaş ve CHP Merkez İlçe Eğitim Sekreteri Cemal Karakaş, benim kardeşlerim değil, cumartesi günü sonsuzluğa uğurladığımız ağabeyim Erdost Karakaş’ın oğullarıdır. Yani benim kardeşlerim kadar sevdiğim yeğenlerimdir” diyor. Karakaş ailesinden özür dilerken, bir kez daha acılarını paylaşırız.

Yazarın Tüm Yazıları