Ataman farkı

Beşiktaş Milangaz’ın başında, ‘eşkin at sahibine göre kişner’ sözünü doğrulatma eksperi Ergin Ataman; Anadolu Efes’in dümeninde ise, ‘büyük takım koçluğu erkini ispatlama yılı’nı yaşayan Ufuk Sarıca vardı. Tam da ‘acaba koçları kaç okka çekiyor?’ sorusunun cevap bulduğu bir maç oldu.
Zoran Erceg, “Ben Savanovic den daha faydalı bir Sırp’ım” dercesine müthiş bir ilk yarı oynadı. Beşiktaşın 2.10’luk her şeyi, üçlüklerle bezenmiş 20 sayısının yanına, 6 ribaund, 1 de asist ekleyip, ilk 20 dakikanın ve de maçın adamı oldu.
Sarıca’nın en büyük hatası, Ermal’in oynamadığı böyle bir karşılaşmada, her şeyin dış alanda belirleneceğini göremeyerek, iyileşmiş olmasına rağmen Kinsey’i oynatmamasıydı. Diğer hatası da Beşiktaş’ın ataklarına Cenk Akyol’la cevap verme düşüncesiydi. Kendini kanıtlama hastalığı nükseden Cenk, yersiz zorlama atışlarla demir dövünce skor liderliği Beşiktaş’a geçti.

Riske girdi kazandı

Elindeki malzemeden en iyisini çıkarmayı bütün zamanlarında başarmış olan Ataman, Mensah-Bonsu’nun vasat oynadığını görünce, riske girip yeni transfer Arroyo’yu sahaya sürdü. Deron Willams’tan sonra Beşiktaş taraftarını coşturacak ikinci oyuncu görüntüsündeki Carlos Arroyo, salondaki Zoran Erceg tsunamisini körükleyen adam oldu.

Ergin Ataman’ın Erceg’i yanına alması ve ikinci yarının ilk 5 dakikasını organize kaos oyuncusu Arroyo’suz oynaması, Anadolu Efes’in maçtan kopmamasını sağladı. Kopmayan oyunda bu kez de Can Akın skor sazını ele alarak, Kartal’ı zafere uçuran oyuncu oldu.