Askerlerin ilginç davet listesi

Ertuğrul ÖZKÖK

Önüme ilginç bir liste duruyor.

Genelkurmay Başkanlığı ayın 17'sinde, Güneydoğu'nun bazı sıcak noktalarına gezi düzenliyor.

Bu geziye çeşitli gazetelerden yönetici ve yazarlar davet edilmiş.

Önümdeki liste, işte bu geziye davet edilen gazetecilere ait.

GİZLİ AKREDİTASYON

Askerlerin brifingler ve bu tür geziler için, resmi olmasa da, ‘‘Akredite’’ bazı isimleri vardır.

Bazı isimler ve gazeteler de bu brifinglere hiçbir zaman davet edilmezler.

Ama bu defa durum değişik. Galiba bu ‘‘Gizli akreditasyon’’ listesi, genişletilmiş ve eski ambargolar kalkmış.

Listede ilginç isimler var. Bunların bir bölümü, Türkiye'nin Güneydoğu politikasına muhalif isimler.

Mesela Hürriyet'ten Yavuz Gökmen ilk defa böyle bir geziye davet ediliyor.

Aynı şekilde Sabah Gazetesi'nden Mehmet Altan da davetliler arasında.

Yeni Yüzyıl Gazetesi'nin bu konularda en muhalif sesi olan Ahmet Altan, Ali Bayramoğlu ve Neşe Düzel de listede yer alıyor.

Ama bu isimlerden daha ilginçleri de var.

İslami kesimin en radikal gazetesi olarak bilinen Akit Gazetesi'nin başyazarı Abdurrahman Dilipak da davetliler arasında bulunuyor.

AKİT GAZETESİ'DE

Bir askeri yetkili, Zaman Gazetesi Başyazarı Fehmi Koru ile Nuh Gönültaş'ın da davet edildiğini söyledi. Ancak Koru, kendisine herhangi bir davetin ulaşmadığını söyledi.

Belki de iletişimde bir kopukluk oldu.

Konuştuğum askeri yetkili, ‘‘Sivri olmayan birçok ismin davet edildiğini’’ söyledi.

Bu isimlerin çoğu ilk defa askerlerin vereceği bir brifinge davet ediliyorlar.

Bunu sorduğum bir üst düzey askeri yetkili, ‘‘Bu konuda bizi eleştirenlerin, olayı bizzat yerinde görüp değerlendirmelerini istedik’’ diyor.

Çok doğru ve yerinde bir karar.

Geçmişte verilen brifinglere muhalif isimlerin davet edilmemesi eleştiri konusu olmuştu.

Umarım bu gazeteciler geziye katılırlar.

Güneydoğu gerçeğini, tek gözlükten anlamak mümkün değil.

Türkiye gerçeği de böyle.

MUMCU'YLA HATIRAM

Gezi sırasında Hakkâri, Şırnak, Van, Diyarbakır merkezlerinde brifingler düzenlenecek ve bu illere bağlı kırsal ve sınır kesiminde konuşlanan birlikler ziyaret edilecek.

Bir ihtimal, Kuzey Irak'a da geçilecek.

Gazeteciler orada görev yapan askerlerle direkt konuşma imkânına kavuşacak.

Bu olay bende, Körfez Savaşı sırasında yaşanan Kürt göçü olayı ile ilgili bir hatıramı canlandırdı.

Yabancı basın, sınırdaki Türk askerlerinin Kürt göçmenlere yaptığı muameleyi insafsızca eleştiriyordu.

Dönemin Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş beni ve rahmetli Uğur Mumcu'yu sınır bölgesine götürmüştü.

Sınırın en uç noktasına kadar gitmiştik.

Orada gördüğümüz manzara, genç Türk subaylarının fedakârca davranışları bizi o kadar etkiledi ki, ikimiz de gözyaşlarımızı tutamadık.

ÖTEKİ TARAF

Güneydoğu gerçeği, o sınır ucundan bambaşka görünüyordu.

Su gibi İngilizce konuşan genç teğmenler, yüzbaşılar, o göçmenlere yardım etmek için ellerinden geleni yapıyorlardı.

Hatta ölen göçmenlerin mezarlarını onlar kazıyorlardı.

Ama Batı basını, bu insanlara insafsızca saldırıyordu.

O gün orada, Güneydoğu gerçeğinin sadece bir yüzü olmadığını anlamıştım.

O yüzden bütün meslektaşlarıma, bu geziye katılmalarını şiddetle tavsiye ediyorum.