Askerler ve sivillerin Balkan buluşması

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Harp Akademileri Komutanlığı'nın düzenlediği ‘‘Balkanlar ve Türkiye'nin Bölgeye Yönelik Politikaları Sempozyumu’’na katıldım.

Balkanların birbiri içinde oluşan kültürü - edebiyatı, müziği - bizim yüzyıllardır süren akrabalığımızı ortaya koyan örneklerle doludur.

Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Necati Özgen'in açış konuşmasıyla başlayan sempozyumda, gerçekten Balkan kavramına, dünü ve bügününe, konuşmacılar boyut kazandırdı, derinlik kattı.

O konuşmalardan sonra; kültürel bağların içeriğini bu bilgilerin ışığında yeniden değerlendirmeye başladım.

Kültürel kimliklerin toplumsal kanavasını çıkarırken, onu belirleyen faktörlerin, tarih içindeki gelişim ve değişimlerini daha sağlıklı yorumlama olanağına bu bilgilerin ışığında ulaştım.

Tarihi perspektiften bakmadıkça, askeri bilgilerle sivil araştırmacıların görüşleri bir potada buluşmadıkça, gündemden düşmeyen Balkan'lar üzerine, yarına dönük gerçekçi projeler üretemeyiz. Tarihi saplantıların dünkü labirentlerinde yolumuzu kaybederiz.

Askerlerle sivillerin, bilgi verileri konusunda birbirini tamamlamaları, çağdaş bilgi platformundaki ortaklığın göstergesi.

Herkes; alanındaki bilgileri, araştırmaları birbirine aktararak, doğru politikaların tesbitini mümkün kılıyor.

Artık kurumların buluşması, arzulanan bilgi paylaşımı açısından da bu tür toplantıları işlevsel kılıyor.

Sempozyumdaki bildirilerden sonra, ortak kültürün niteliği, dünden bugüne uzayan etkileşimi konusunda yeni bakış açıları oluşturmaya başladım.

*

TARİH mirasının niteliğini araştırarak, duygusal kabullere ve feveranların sürüklediği redlere bir sed çekebiliriz. Hayallerin dünyası ile gerçek arasındaki uyuşmazlığı, yeni bir renk skalasında çözebiliriz.

Kurmay Binbaşı E.Gazi Özkürkçü'nün ciddi çalışma ürünü; Balkanların coğrafi konumunu, bölgedeki güç ve rekabeti sunan konuşmasında; alt yapı bilgileri edindik. Ben, bundan sonra Balkanlarla ilgili haberleri, röportajları, tasarıları okurken, bu grafiği göz önünde bulunduracağım.

Prof.Dr. İlber Ortaylı, bilgiye, belgeye lezzet katan araştırmasında, tarihi miras, Balkanların etnik ve kültürel yapısı üzerine bize illettikleriyle, bu kültürel coğrafyadaki yerimizi belirlememiz konusunda, aydınlık ve ayrıntılı ölçütler verdi.

Nüfus dalgalanmalarının getirdiği ve götürdüğü özelliklerin, kültüre yansıyışının bir özetiydi bu konuşma.

Balkanların uluslaşma sürecinden söz eden Ortaylı, imparatorluğun tasfiyesinden cumhuriyete çektiğimiz çizgi üzerindeki boşlukları doldurdu.

Siyasi tarihle, gerçeklerle, kültürel kaynaşmaların buluştuğu ve ayrıldığı noktaları netleştirmenin zorluğunu biliyoruz. Duyarlıkların kırılgan alanını, her zaman mantık yönlendirmiyor.

Balkan havasını, Yahya Kemal Beyatlı'nın şirinde solurken, ruh halimizi nostalji belirler. Sempozyum, bu rüyamızı bozacak bazı gerçekleri aktardı bize.

*

BALKAN Buluşması, yalnız benim için değil, herkesin, bu bölge üzerine yeni bilgilerin ışığında düşünmesini sağladı.

Not:

Sedat Simavi Ödülleri'nde iki dostu unutmak mümkün mü ?

Televizyon dalında, Ceviz Kabuğu programı ile ödül alan Hulki Cevizoğlu'nu ve Sosyal Bilimler dalında, Türkiye'de Kongre İktidarları (1918-1920) eseriyle ödülü kazanan Bülent Tanör'ü de kutluyorum.



Yazarın Tüm Yazıları