Askeri müdahale Saddam'a yarıyor

Ferai TINÇ
Haberin Devamı

Körfez Savaşı'ndan bu yana yedi yıl geçti, dünyanın süper gücü ABD'nin bir gecede Saddam'ın sırtını mindere getireceğine inananlar, bugün Körfez'de sular kabardıkça yine aynı çocuksu heyecana kapılıyorlar.

Artık Saddam'ın sonunun geldiğine inanıyorlar.

ABD'nin ‘‘süpergüç’’lüğünü, 'Süperman'in doğa üstü güçleriyle eşdeğer görenler, hayata siyah ve beyaz keskinliği ile yaklaşıyorlar.

Clinton iyi adam, Saddam kötü adam.

İyi adam, kötü adamı döver.

Hayat bu kadar basit değil.

Hayata bu basitlik içinde yaklaşanlar, teslimiyet ile işbirlikçilik parantezlerinde bir oradan bir oraya sürükleniyorlar.

Körfez Savaşı, Ortadoğu barış süreci, dünyanın tek süper gücü de olsanız, muhatabınızın dinamiklerinin de hesaba katılması gerektiğini gösteriyor.

Bütün bunları, ABD'nin devreye girmesiyle Kıbrıs'ta sihirli değnek çözümüne inanlara söylüyorum.

***

SADDAM'ı katiyen savunmuyorum.

Irak halkının yıllardan beri onun keyfi idaresi altında nasıl inlediğini biliyorum.

Bağdat'lıların Başkanlık Sarayı önünden hiç durmadan koşarak geçmeleri gerektiğini hatırlıyorum.

Türkmenleri nasıl baskı altında tuttuğunu, dükkanlarını ve topraklarını Araplara verdiğini, onları Araplaşmak zorunda bıraktığını, karşı gelenleri de Bağdat zindanlarında nasıl yok ettiğini izliyorum.

Saddam'ın hem kendi halkı hem de bölge için tehlikeli olduğunu biliyorum.

Ama Saddam'ın dünya siyaset sahnesinden ‘‘tepesine vurularak’’ çekilebileceğine inanmıyorum.

Ambargo ve cezalandırma politikalarının sonuç vermesini mümkün görmüyorum.

***

ÜSTELİK bu kez Washington'ın sorunları daha fazla.

ABD Başkanı Bill Clinton, Bush'a göre daha zor bir durumda.

Her şeyden önce, Bush'un sahip olduğu uluslararası destek yok arkasında.

Özellikle de Arap dünyası, Bağdat'a operasyona karşı.

Körfez Savaşı sırasında uluslararası ittifakta yer alan Kuveyt, Ürdün, Mısır ve Suriye askeri bir müdahalede Arap dünyasının Saddam'ın safına geçeceği uyarısını yapıyorlar.

Ancak kriz o kadar tırmandı ki, Washington kendisi müdahale etmezse İsrail'in harekete geçmesinden ve bölgede işlerin daha da karmaşık hale gelmesinden endişe ediyor.

Ayrıca Clinton iç politikanın da baskısı altında. Amerikan kamuoyu artık Saddam'a ceza verilmesini istiyor.

Garip ama gerçek, askeri bir müdahale kendi iç kamuoyları açısından Saddam'ın da Clinton'ın da işine geliyor.

Saddam, ABD'nin her tehdidinden, her askeri operasyondan sonra halkı üzerindeki demir kıskacını daha da sıkıştırıyor.

Körfez Savaşı'nın başında Washington'ın beklentisi, ambargo ve cezalandırma operasyonlarının Irak'ta muhalefeti olgunlaştırarak Saddam'ın devrilmesine yol açmasıydı.

Ancak geçen yedi yıl, ambargolar altında inleyen bir halkın arasından hiçbir muhalefet çıkamayacağını ortaya koydu.

Uluslararası ilişkilerde sadece yaptırım, ambargo ve tehditle bir yere varılmıyor.

Askeri müdahaleler Saddam'a yarıyor.

Süpergüç çözümleri, süpermen çözümüne benzemiyor.

Yazarın Tüm Yazıları