Arzu Kaprol’den İtalyanlara İstanbul şovu

Güncelleme Tarihi:

Arzu Kaprol’den İtalyanlara İstanbul şovu
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 03, 2004 00:00

Sekiz yıllık bir geçmiÅŸe sahip Arzu Kaprol markası ilk defa Ä°stanbul’da defile yapacak.13 Temmuz’da Dolmabahçe Kültür Merkezi’nde düzenlenecek defilenin birden fazla amacı var: 1. Arzu Kaprol’ün Inside Ä°stanbul (Ä°stanbul’un İçinde) isimli 2004-2005 sonbahar kış koleksiyonu tanıtılacak. 2. Ä°talya baÅŸta olmak üzere Avrupa’nın dört bir yanından gelen basın mensuplarına Arzu Kaprol’a ilham veren Ä°stanbul ÅŸehrinin nasıl bir yer olduÄŸu gösterilecek. 3. Davetiye satışından elden edilen gelirlerin tamamı Ä°stanbul Valisi Muammer Güler’in baÅŸkanı olduÄŸu Ä°stanbul Çocukları Vakfı’na bağışlanacak. 4. Türk modasına destek vermek için defileye sponsor olan Renault’nun yeni arabası Vel Satis tanıtılacak. Heyecanla bu defileye hazırlanan Arzu Kaprol ile geçen hafta ÇıraÄŸan Sarayı’nın Hamam kısmında buluÅŸtuk. Koleksiyondan bazı modelleri Ece Sükan bizim için giydi. Sonra Arzu Kaprol ilk defilenin hikayesini anlattı. Ä°stanbul’da defile yapmak için bunca yıl neyi beklediniz? - Ä°stanbul’la ticari iliÅŸki kurmayı bekledim. Çünkü Ä°stanbul’da yaÅŸamama raÄŸmen, Arzu Kaprol markasının Ä°stanbul’la hiçbir ticari iliÅŸkisi yoktu. Ä°stanbul’da satılmıyordu. Defile yapmak pek anlamlı deÄŸildi. Son iki yılda marka Türkiye’de bilinir, tanınır hale geldi. NiÅŸantaşı’ndaki showroom, maÄŸaza gibi hizmet vermeye baÅŸladı, marka tüketici ile buluÅŸtu. Network’ün tasarımcısı olduktan sonra ismim daha da tanındı. Kısacası tam zamanıydı. Defileye ağırlıklı olarak Ä°talyan basınını, örneÄŸin Vogue Ä°talya’yı davet etmiÅŸsiniz. Neden Fransa, Amerika deÄŸil de Ä°talya? - Benim profesyonel hayatım 10 yıl önce Ä°TKÄ°B’in Genç Tasarımcılar yarışmasını kazanınca baÅŸlamıştı. Sekiz yıldır da kendi ismimle koleksiyon hazırlıyorum. Kendi markamı yurtdışı fuarlarda tanıtıyor, pazarlıyorum. Bugüne kadar Paris, Londra, Ä°talya ve Amerika üzerinden bir takım organizasyonlara katıldım. GeldiÄŸim yerde en doÄŸru iletiÅŸim noktasının Ä°talya olduÄŸuna karar verdim. Ä°talya çıkışlı Türk modacı olarak tanınmak istiyorum. Bu yüzden Ä°stanbul’daki ilk defileme ağırlıklı olarak Ä°talyan basınını ve Ulusal Ä°talyan Moda Konseyi BaÅŸkanı Mario Boselli’yi davet ettim. Gelsinler, beni kendi ülkemde tanısınlar istedim. Bana ilham veren ÅŸehri gezecekler. Yurtdışından gelen konukları TÄ°M ve Ä°TKÄ°B ağırlayacak. Elbiselerin astarındaki saltanat kayıklarını, kız kulesi’ni canlı canlı görecekler. Bu sayede Ä°talya Moda Haftası’na gittiÄŸimde beni hatırlayacaklar ve bana çömez modacı muamelesi yapamayacaklar. Avrupa moda basınını Ä°stanbul’da ağırlamak size nasıl bir tatmin verecek? - Onlara göre Ä°stanbul mistik bir ülke. Bunun dışında fazla bir ÅŸey bilmiyorlar. Biraz da önyargıları var. Oryantal, geleneksel ve kapalı bir imajımız var. Bizi BaÄŸdat zannediyorlar. Böyle olmadığımızı bir de ben anlatmak istiyorum. Bu ÅŸehirde yaşıyorum ve buradan besleniyorum. Neyi nasıl yansıttığımı ve neyin üzerinde oturduÄŸumuzu avaz avaz paylaÅŸmak istiyorum. Ä°stanbul dünya metropollerinden farklı bir yer deÄŸil. GELÄ°RÄ°N SADECE BÄ°R BÖLÃœMÃœNÃœ BAÄžIÅžLAMAK SAMÄ°MÄ°YETSÄ°ZLÄ°KDefile sponsorunuz bir otomotiv markası... Aranızda nasıl bir iliÅŸki var? - Renault geleneksel deÄŸerleri koruyor, ama modern ve global bir yorumla dünya tüketicisine sunuyor. Benim yapmaya çalıştığım da bu. Dünyadaki bütün otomotiv firmaları modaya destek veriyor aslında. New York, Paris, Milano’daki moda haftalarının sponsorları hep araba markaları. Defilenin gelirinin tamamı Ä°stanbul Çocukları Vakfı’na bağışlanacak. Bir bölümü deÄŸil tamamı, bu çok önemli mi? - Evet defileden elde edilecek paranın tamamı Ä°stanbul Valisi Muammer Güler’in baÅŸkanlığını yürüttüğü Ä°stanbul Çocukları Vakfı’na bağışlanacak ve bu çok önemli. Çünkü bir bölümü dediÄŸinizde iÅŸin içinde bir samimiyetsizlik var demektir. Göstermelik bir bağış yapılacak demektir. Oysa aileleri tarafından ihmal edilen çocuklarla ben ciddi olarak ilgileniyorum. Onların durumu içimi acıtıyor. Devlet Bakanı Güldal AkÅŸit’in önderliÄŸinde yürüyen Ailem Olsun projesinde de aktif olarak çalışıyorum. Bu projeyle ilk defa Türkiye’deki bütün sokak çocukları dernek ve vakıflarını kapsayan bir yardım ağı oluÅŸturuldu. EÄŸer bu bağış olmasaydı bu defilenin bu kadar önemli olmazdı. Tarkan’ı sahnede seksi ve güçlü gösterecek kıyafetler tasarladım Daha önce Dice Kayek ve Bahar Korçan gibi tasarımcılarla da çalışan pop yıldızı Tarkan, bu yaz bütün Türkiye’de verdiÄŸi Opet Full Force yaz konserleri için Arzu Kaprol’e baÅŸvurdu. Kaprol’ün Tarkan için hazırladığı yaklaşık 20 parçalık koleksiyon magazin basınının da çok ilgisini çekti. Hatta Tarkan’ı Arzu Kaprol’ün maÄŸazına girip çıkarken habire görüntülediler. Arzu Kaprol maÄŸazada neler yaÅŸandığını şöyle anlattı: ‘Tarkan’ın konser prodüksiyonunda görev alan Banu Ergenekon diye bir arkadaşım vardı, birlikte çalışmamıza o aracı oldu. Bana telefon açtı, ÅŸu gün ÅŸu saatte gelecek dedi. Büyük hazırlık yaptık, heyecanla beklemeye koyulduk. Bir sürü taslak hazırladım. Sahnede seksi ve güçlü görünmesini saÄŸlayacak kıyafetlerdi bunlar, çünkü ben Tarkan’ı öyle görmek istiyordum. Kalabalıkları böylesine ardından sürükleyen bir isim gücünü sahneden yansıtmalıydı. Görüşme günü tek başına geldi. Biz yanında bir ordu getirir sanıyorduk, çok ÅŸaşırdık. Hazırladığım eskizleri gösterdim. ÇoÄŸunu beÄŸendi ve üretmemizi istedi. Ä°ÅŸin estetik kısmı kadar ve belki de daha fazla iÅŸin fonksiyonelliÄŸi üzerinde çalıştık diyebilirim. Sahnede rahat etmesine özen gösterdik. Tarkan benim tanıdığım en kendini hazmetmiÅŸ star. Modadan ve tasarımdan çok iyi anlıyor. Çok yerinde ve doÄŸru müdahaleleri oluyor.’ Arzu Kaprol, Tarkan koleksiyonunun özelliklerini şöyle sıralıyor: ‘Pek çok malzeme kullandım. Ä°pek, metal, pırıltı... Her renk var. Kırmızı, turkuvaz, gümüş, siyah... Pantolon gömlek takımlar, ceket pantolonlar ve tişörtler yaptık. Tişörtün kollu ve kolsuz versiyonları var. En çok kırmızı takımını ve siyah tişörtüyle payetli pantolonunu giyiyor. Galiba onları çok sevdi. Benim favorim el boyaması ile yaptığımız turkuvaz gömlekti ama onu hiç üstünde görmedim. Belki sona saklıyordur. Turkuvaz rengi Ä°stanbul’un denizini simgeliyor, çünkü içinden deniz geçen tek ÅŸehir Ä°stanbulArzu Kaprol bir füzyon modacısı. Bunu son koleksiyonu Inside Ä°stanbul’da kanıtlıyor. İçindeki Ä°stanbul ruhuyla modern dünyayı harmanlayıp kıyafetlerine yansıtıyor. Koleksiyon 80 parçadan oluÅŸuyor. Astarlarında daha önceki koleksiyonunda olduÄŸu gibi Ä°stanbul figürleri (Galata Köprüsü, Kız Kulesi, tuÄŸralar, saltanat kayıkları) saklı. Ana tema Osmanlı karanfilleri. Kıyafetin en gizli köşelerine karanfiller gizlemiÅŸ. Onlar giysiyle sahibi arasında sır. Arzu Kaprol fosforlu renkleri çok seviyor. Koleksiyonda siyah, beyaz, turkuvaz, gümüş gibi renklerin yanı sıra bir de fosforlu yeÅŸil var. Turkuvazı kullanmasının nedenini şöye açıklıyor. ‘Dünyada içinden deniz geçen tek ÅŸehir Ä°stanbul. BaÅŸka ÅŸehirlerden sadece nehir geçiyor. Koleksiyondaki turkuvazlar Ä°stanbul’un denizini simgeliyor.’Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!