ANAP FP'yi FP ANAP'ı bekliyor

Muharrem SARIKAYA

İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adaylığı konusunda son günlerde ANAP ve FP arasında ilginç bir ‘‘kollama taktiği’’ sürüyor.

Gerekçesi de belli; her iki parti de kendi adayını belirleme şartını, bir diğerinin adayına bağlamış durumda.

Buna DSP ve DYP'yi de eklemek olası.

Böyle olunca, dört büyük partinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndaki taktiği ‘‘bekle gör’’ üzerine kurulmuş.

* * *

Sadettin Tantan ve Ali Talip Özdemir arasında tercih yapamayan ANAP, hangisi üzerinde karar kılacağını FP'nin çıkaracağı adaya bağlamış.

Bu nedenle Özdemir ve Tantan'a şu mesaj gönderilmiş:

‘‘13 Şubat'ta İstanbul'da yapılacak milletvekili ön seçimine her ikiniz de katılmayın...’’

Bunun anlamı açık:

‘‘Birinizi belediye başkanı, diğerinizi de seçileceğiniz bir yerden milletvekili kontenjan adayı göstereceğiz...’’

ANAP üst yönetimi, şu an ‘‘her iki adaya da eşit uzaklıkta durmayı’’ tercih ediyor.

Nedeni sorulduğunda verilen yanıt şöyle oluyor:

‘‘Eğer FP, Recep Tayyip Erdoğan benzeri birini çıkarırsa bizim adayımız Sadettin Tantan'dır...’’

* * *

DSP'ye gelince.

İktidar partisinin beklentisi de ANAP...

ANAP'ın Tantan'ı aday göstermesi halinde, DSP'nin İstanbul'a fazla asılmayacağı iddiası yaygın.

Peki, Tantan aday gösterilmezse ne olur?

DSP, Tantan'ı aday yapar mı?

İddiaya göre Tantan, bir süre önce ANAP MKYK üyesi ve Genel Başkan'ın kardeşi Turgut Yılmaz ile konuyu görüşüyor.

Tantan, aday yapılmazsa DSP'den aday olacağı iddialarının kendisine kadar ulaştığını belirtip şöyle diyor:

‘‘Ben aday yapılmadım diye bir başka partiye transferi ahlaki bulmam.’’

Peki DYP neyi bekliyor?

İstanbul'da bugüne kadar fazla iddiası bulunmayan DYP'nin beklentisinin gerekçesi için gösterilen de ANAP...

Yani ANAP'ın tercih edeceği adaya göre belirlenecek hareket tarzı.

* * *

Her üç partinin birbirini kollaması hangi tarihe kadar sürer?

Soruya dün Meclis koridorlarında verilen yanıt; ‘‘24 Şubat Çarşamba’’.

Bir başka anlatımla, milletvekili aday listeleri ile büyükşehir belediye başkan adaylarının seçim kurullarına teslim tarihinin son günü...

* * *

Dün yine toplanamayan Meclis kulislerinde, adaylardan, iki turlu seçime kadar yapılan tartışmalar sadece mahalli seçimlerle ilgiliydi.

Milletvekilleri, kendilerini en fazla ilgilendiren genel seçim ve liste sıralaması üzerinde konuşmayı hiç tercih etmiyordu.

Nedeni sorulduğunda verilen yanıt şöyle oluyordu:

‘‘Milletvekili genel seçimi 18 Nisan'da yapılır mı?..’’

Sorularına yanıtı kendileri veriyordu:

‘‘24 Şubat tarihinde milletvekili listeleri Yüksek Seçim Kurulu'na verildiğinde Meclis'te büyük gürültü kopar.

Seçimin iptali için bırakın gerekli olan 110'u, 200'ü aşkın milletvekilinin imzası bulunur.’’

Sonrası için ise şu ilginç senaryo yazılıyordu:

‘‘Mahalli seçim mart ayında yapılır. ANAP-DYP-DSP koalisyonu kurulur. Genel seçim ekim ayına kalır. Böylece iki seçim de ayrılmış olur...’’

İşin ilginç yanı bu senaryonun hem ANAP, hem de DYP'nin en üst yöneticileri tarafından dile getirilmesiydi.

25 Şubat sendromu dünden itibaren Meclis'te yaşanmaya başlamıştı...