Derdinize dert katmak istemezdim ama...

2006’da kurulan ve internet medyası alanında hızla büyüyen “BuzzFeed”in 2011’de devreye giren haber branşı “BuzzFeed News”in gündeme getirdiği hadiseler memleketimiz açısından çok uzak, çok ilgisiz, çok uçuk kabul edilebilir.

Haberin Devamı

“Kıyamet günü için hazırlanan siyahlar”, “Seks işçilerinin hakları”, “Erdişilerin problemleri” en temel insan hakları alanlarında bile hızla gerileyen ve bunu hiç mi hiç dert etmeyen bir coğrafya için öncelikli meseleler olarak görülmüyor.

Bu ve benzeri “butik” sorunların gündeme gelmesi, tartışılması, aslında internet çağıyla başlayan ve yakın gelecekte var olan tüm yönetim sistemlerini temelinden sarsacak bir “yeni insan/yeni toplum”u işaret ediyor ama bunlarla ulaşacak vaktimiz yok bizim.

Bayram tatilcilerinin bıraktıkları çöp dağları gibi daha elle tutulur ve biraz vicdan olsa tutmuşken çöpe atılabilir sorunlar var bizim buralarda, malum...

“BuzzFeed News” muhabirlerinin hazırladıkları dosyalara odaklanan “Follow This” adlı 7 bölümlük seriyi, Netflix’te bayram tatilinde bir öğleden sonramı ayırarak ilgiyle ve karışık hislerle seyrettim.

Haberin Devamı

Bazı bölümleri “Vay kardeşim, demek böyle bir hadise de varmış gezegenimizde” diyerek, bazı bölümleri “Memlekette kaybolan mesleklerimizden gazeteciliğin bugünü” diye hayıflanarak...

Peki kimi Pulitzer ödülüne aday gösterilecek seviyede çatır çatır gazetecilik yapan bu yeniçağ muhabirlerinin “bizi” de acil tarafından ilgilendirecek hiç mi haberi yok?

Var...

Serinin “Sahtelerin Geleceği” başlıklı bölümünde BuzzFeed News’in teknoloji haberlerinde uzmanlaşmış muhabiri Charlie Warzel, web âleminde giderek mükemmelleşen ve korkutucu derecede gerçekçi hale gelen “sahte görüntü” üretimlerine odaklanıyor.

Muhabirin tek bir kare fotoğrafını kullanarak Donald Trump’a dönüşebilmesi şimdilik “ayırt edilebilir” bir sahtelik, ancak haberi izlerken bu alanda yapılan ve gerçeğinden asla ayırt edilemeyecek mükemmellikte örnekleri de görebiliyoruz.

Konuyu daha anlaşılır hale getirmek için şöyle örnek vereyim.

Çok yakında daha da gerçekçi hale geleceği ve yaygınlaşacağı kesin olan bu uygulamalar sayesinde Ali Koç’un “En büyük Cimbom!”, Fatih Terim’in “Damarımı kesseniz sarı-lacivert akar kanım” dediğini görebilirsiniz.

Meselenin siyaset açısından, diplomasi açısından yaratabileceği sorunları hele “Her gördüğüne ve her duyduğuna inanmaya teşne insanoğlu”nun doğasını bilince ürkmemek elde değil.

Haberin Devamı

Gerçekle sahtenin ayırt edilemeyecek derecede yakınlaşması “intikam hisleriyle dolup taşan ergenlerin” yaratacağı sansasyonlardan ötesini işaret ediyor.

“Gerçek insanın” söylediği yalanı ayırt edemeyen kitlelerin, bir de “sahte insanın” yalanlarına inandığını düşünün...

Kişiselleştirerek korkutmam gerekirse...

Bu uygulamalar için yüzünüzün 360 derece taranması filan da gerekmiyor.

Sosyal medya hesabınızdan alınacak bir kare fotoğrafınızla kendinizi bir porno filminde oynamış gibi bulabileceğiniz ve derdinizi anlattığınızda inandırıcı bulunma ihtimalinizin çok düşük olduğu bir dünyadan bahsediyoruz.

Ve bu dünya yakın gelecekte filan değil, bugün ve burada dönüyor...

Haberin Devamı

Derdinize dert katmak istemezdim ama hamasete kuvvet yaşadığımız ve kendi derdimizden ötesini dert kabul etmediğimiz bu çağda durumlar böyle.

Yazarın Tüm Yazıları