Türk Telekom’da kader günü

Hazine’nin Türk Telekom’un yüzde 55 hissesine sahip Hariri Ailesi’nin bankalara olan 4 milyar 750 milyon dolarlık kredi borcunu ödemesi için verdiği 60 günlük süre dün doldu. Hazine’nin geçici olarak şirketin yönetim kurulunu değiştirmesi bekleniyor. Bu arada CEO Paul Doany’nin de gideceği ve yerine Ümit Önal’ın düşünüldüğü iddia ediliyor.

Haberin Devamı

Türk Telekom’da kader günü

Türk Telekom, telekom sektöründe oyun kurucu şirketlerden biri. 2005 yılında özelleştirilen Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi 6 milyar 614 milyon dolara Lübnanlı Hariri ailesinin şirketi Saudi Öger’e satılmıştı.

Ancak Saudi Öger’in özellikle inşaat sektöründen darbe yemesiyle sıkıntılı bir döneme girmesi Türk Telekom’da da son yıllarda zor bir süreci başlatmıştı.

Bugün şirket için tarihi bir gün. Çünkü Lübnanlı grubun Türkiye’de bankalardan aldığı 4 milyar 750 milyon dolarlık krediyi ödemesi için  Hazine’nin verdiği süre dün akşam doldu.

Türk Telekom’un geleceği için yarın gözler Ankara’da olacak. Türkiye’nin en başarılı özelleştirmelerinden biri olarak lanse edilen Türk Telekom’un şu andaki ortaklık yapısı şöyle:

Haberin Devamı

Şirketin yüzde 55 hissesi Oger Telecom’un sahip olduğu Otaş’a ait. Yüzde 15’i halka açık olan Türk Telekom’un Hazine’ye ait payı altın hisse ile birlikte yüzde 25, Varlık Fonu da yüzde 5 hisseye sahip.

Bugünlere gelen süreç şöyle başlıyor... Otaş, 2013 yılında büyük bölümü üç büyük banka Akbank, Garanti Bankası ve Türkiye İş Bankası AŞ’ye ait toplam 29 bankadan 4 milyar 750 milyon dolarlık kredi kullanıyor.

Ancak yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle grup bu krediyi ödemekte zora düşüyor.

Ödeme geciktikçe şirketin ortağı Hazine devreye giriyor ve ödeme konusunda gruba birkaç kez ihtar mektubu gönderiyor. Ödeme olmayınca da Hazine Otaş’a son olarak Ağustos ayında 60 günlük süre veriyor.

Otaş ile imzalanan sözleşmeye göre Hazine’nin özelleştirme sonrasında zora düşen şirkette yönetim kurulunu değiştirme hakkı var. Buna göre Türk Telekom’da 7 üyeyi değiştirme kararını şirkete bildiriyor.

60 günlük süreçte Saudi Öger’in arayışları sürüyor. Ancak bankalarla anlaşamıyor. Otaş’ın yüzde 35’ine sahip Suudi Arabistan’ın telekom şirketi Suudi Telecom ise nakit para yatırma teklifini sonuçlandırmiyor.

İşte bu sürecin sonu yarın açıklanması beklenen Hazine’nin kararı ile geliyor. Yönetim kurulunu değiştirmesi halinde Otaş, şirketteki yönetim kontrolünü kaybetmek durumu ile karşı karşıya kalacak.

HÜKÜMET RAHAT

Haberin Devamı

Bu durum hükümeti nasıl etkiliyor derseniz... Türk Telekom’da yaşanan bu durum Ankara’yı pek de rahatsız etmiş görünmüyor. Bir süre önce Başbakan Binali Yıldırım, hükümet olarak bir kaybın olmayacağını söylerken, Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan da aslında yarın olacakların mesajını 20 Eylül’de vermişti.

Arslan “Türk Telekom’da sahiplik el değiştirebilir, sözleşme kapsamında Hazine veya Hazine temsilcisi olan bizler gereğini yaparız” demişti.

Kulislere göre, krediyi Türk Telekom hisseleri karşılığında veren bankalar Hazine’nin devreye girmesinden yana. Bu kararla kredilerin dönüş ihtimalinin artacağını düşünüyorlar.

Diğer bir beklentiye göre de Hazine’nin devreye girmesi kredinin yeniden yapılandırılmasının önünü açacak.

Haberin Devamı

Yönetim kurulundaki değişikliğe gelince... İddialara göre CEO olan Paul Doany duruma göre görevi bırakacak.

Doany’nin yakın dostlarına bir süredir Türk Telekom’da işleri yoluna koyup ayrılma isteğinde olduğunu söylediği belirtiliyordu.

Yerine kulislerde dolaşan isim ise Satış ve Müşteri Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Ümit Önal. Digitürk İcra Kurulu’ndan sonra Türk Telekom’a geçerken de Önal’ın adı Arslan’ın yerine CEO olacak diye geçmişti.

Türk Telekom’da imtiyaz süresi 2026’da doluyor. Uzatma yetkisi ise hükümette. Bloomberg’te yer alan bir analizde Hazine’nin bu adımları üçüncü taraflarla olası hisse satışına yönelik görüşmeleri de hızlandıracak.

Haberin Devamı

Bu adaylar arasında hala en güçlüsü Suudi Arabistan’ın Telekom şirketi Suudi Telekom görünüyor. Türkiye’nin Türk Telekom’da yeni ortağı Suudi Telekom olursa sürpriz olmaz!

 

Türk Telekom’da kader günüMANSİMOV’DAN ‘BODRUM MARİNAYA’ TEDBİR

BU yıl Bodrum Marina’ya gidenler sık sık Azeri kökenli işadamı Mübariz Mansimov’u gördüler. Üst düzey yöneticileriyle davalık olması nedeniyle marinadan bir süre uzak kalan Mansimov, bu yaz yönetimi bizzat yürüttü. Palmarina Otel’de restorasyonlar yapıldı, marina bölümünde de kış sezonu ile birlikte köklü değişikliklere hazırlanıyor. Mansimov, bu arada Bodrum 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde hisselerini hukuksuz şekilde satmaya kalkan yöneticilerine karşı hukuk mücadelesini de yürütüyor. Bu davalardan birini şubat ayında Palmarina Holding Ltd, RSR Holding Pte Ltd, Palmali Otel İşletmeleri Yatırım ve Turizm Ltd aleyhine açmıştı.

Haberin Devamı

BİR ADIM ÖNE GEÇTİ

Mansimov bu davada sözleşmenin iptalini istiyordu. Öğrendiğime göre geçtiğimiz günlerde dava başvurusuna yanıt geldi. Mahkeme söz konusu taşınmazlara ihtiyati tedbir talebini kabul etti. Karara göre taşınmazların üçüncü şahıslara devrine karşı da ihtiyati tedbir kararı çıktı.

Mansimov’un bu kararla marinayı habersiz şekilde üçüncü şahıslara satmak isteyen eski üst düzey yöneticilerine karşı bir adım daha öne geçtiği belirtiliyor.

İddialara göre usulsüz hisse satışının atışın yapıldığı Malta ve Dubai’deki şirketlere açılan davanın hedefi tapunun iptali. Alınan karara göre iki hafta içinde davalı olan şirketlerin itirazlarını ibraz etmeleri gerekiyor. Mansimov’u rahatlatan davanın kısa süre içinde sonuçlanması da bekleniyor.

Türk Telekom’da kader günü

GÜÇLÜ KIZLAR GÜÇLÜ YARINLAR

BİRLEŞMİŞ Milletler’in kararıyla 2012’den beri her yıl 11 Ekim’de Dünya Kız Çocukları Günü kutlanıyor. Üstelik bu gün, Kanada ve Peru ile birlikte Türkiye’nin önerisiyle kabul edildi.

Aslında Türkiye dünyada toplumsal cinsiyet eşitliği açısından karnesi parlak olmayan ülkelerden biri. 145 ülke arasında 130’uncu sırada yer alıyor. Kız çocuklarının yaşam kalitesinde 144 ülke arasında 55’inci sırada. Kız çocuklarına yönelik ayrımcılık, eşitsizlik, çocuk yaşta evlilikler, eğitimden uzaklaşma önemli sorunlar arasında.

DUYARLI ŞİRKETLER

İş dünyasında bu sorunlara duyarlı şirketler var. Örneğin, Aydın Doğan Vakfı yıllardır toplumda kadının güçlenmesinin yolunun kız çocuklarının eğitiminden geçtiğine inanarak çalışmalar yürütüyor.

Üç yıldır da UNICEF, UNFPA ve UN WOMEN ile konferans düzenliyor. Konferansın bu yılki teması ‘Güçlü Kızlar, Güçlü Yarınlar: 21. Yüzyılda Sosyal Değişimin Aktörleri Olarak Kız Çocukları.’

Aydın Doğan Vakfı Başkanı Hanzade Doğan Boyner, konferansta bu yıl kız çocuklarının çağın bir adım ötesine geçebilecek ve geleceği şekillendirecek bireyler olabilmeleri için neler yapılması gerektiğinin masaya yatırılacağını belirtiyor.

10 MİLYON LİRA

Kadının toplumun içinde daha güçlü yer alabilmesi için uzun yıllardır çalışan gruplardan biri de Koç. Çok genç yaşta kaybettiğimiz Mustafa Koç’un adı, kız çocuklarının eğitimine verdiği önemi vurgulayan bir bursla ölümsüzleşiyor. Geçen hafta Caroline Koç’la Mustafa Koç Spor Ödülleri için buluşmuştuk. Orada Mustafa Koç’un kız çocuklarının eğitimine ne kadar değer verdiğini anlatarak açıkladığı 10 milyon TL tutarındaki burs, 10 yıl boyunca üstelik de meslek liselerinde okuyan kızların eğitimi için verilecek.

EĞİTİM DESTEKLENİYOR

Kız çocuklarının eğitimi konusunda heyecan veren bir diğer proje de Limak Vakfı’ndan. Vakıf Başkanı Ebru Özdemir’in bu projesinde sadece kızların eğitimi değil mühendislik konusunda eğitimi destekleniyor. Yapılan araştırmalar gösteriyor, eğitimli kadınların iş dünyasında varlıklarının artması kalkınmayı da hızlandırıyor. Kızlar Günü’nde bir kez daha bu gerçeği vurgulamakta yarar var.

KONYA’DA SELÇUKLU BİRLİĞİ KURULUYOR

Konya, Büyük Selçuklu Devleti’nin başkentliğini yapmış tarihi bir kent. Bir kaç gündür Konya sokakları çok canlı. Çünkü adına türbe kurulan bir aşçı, Ateşbaz-ı Veli adına düzenlenen “Aşçı Dede Mutfak Kültürü Günleri” yapılıyor.

Biz de Meram Belediyesi’nin kadın başkanı Fatma Toru’nun davetlisiyiz. Toru’nun hedefi, Roma döneminden itibaren derin bir tarihe sahip Konya’nın çeşitli kültürleri birleştiren mutfak zenginliğini dünyaya tanıtarak bir “Gastronomi turizmi” oluşturmak.

Ateşbaz-ı Veli Mutfak Kültürü etkinliklerinin fikir babası Anadolu Halk Mutfağı Derneği Başkanı Adnan Şahin. Dört yıl önce İstanbul’da başlayan etkinlik, bugün kendi yerinde yapılıyor.

Aşcı Dede’nin türbesinde başlayan mutfak etkinliklerinin en önemli destekçilerinden biri Günaydın restoran zincirinin sahibi Cüneyt Asan. Konyalılara ilginç et şovları sunan Cüneyt Asan bir restoran sahibinden çok bir talk showcu gibi.

Bölgenin önemli otelleri Rixos, Dedeman, Bayır Diamond ve Ramada Otelleri de etkinliklerin sponsorları olmuş. Etkinlik kapsamında genç şefleriyle katıldıkları yemek yarışması, Selçuklu yemeklerinin modern dokunuşlarla gerçekten dünya çapında bir mutfak olabileceğini gösteriyor. Bu arada yarışmayı Dedeman aşçıları birinci bitiriyor.

Belediye Başkanı Fatma Toru, neden gastronomiyi önemsediğini şöyle açıklıyor:

“Turizm Şura’sında gastronomi bir alt başlık olarak açıldı. Dünyada ilk aşçı türbesinin şehrimizde olması da bu kararımızın ne kadar doğru olduğunu destekler mahiyette. Selçuklu’nun başkentliğini yapmış kentimizde bu etkinliğin önemi büyük. Gelecek yıl diğer Selçuklu şehirlerini de davet etmeyi planlıyorum. Böylece Selçuklu’nun kentlerini bu hedefte birleştirebiliriz.”

Selçuklu kentleri arasında Erzurum, Niksar, Tokat, Sivas, Kayseri, Mardin, Aksaray, Antalya yer alıyor. Toru’nun daveti önemli. Sürekli kan kaybeden Türk turizmini canlandıracak en önemli alanlardan biri gastronomi.

Yazarın Tüm Yazıları