ÖTV inse karavan üssü olabiliriz

BUGÜN Alman otomotiv devi Mercedes’in otomobillerinden sorumlu Dünya Başkanı olan Britta Seeger ile Mayıs 2016’de Hadımköy’de keyifli bir röportaj yapmıştım.

Haberin Devamı

Seeger o dönem Mercedes Türkiye’nin ilk kadın CEO’suydu ve görevindeki 10’uncu ayını doldurmuştu. Zaten 1 yılını doldurmadan da Dünya Başkanı olarak Türkiye’den ayrılmıştı.

Seeger’in o röportajdaki en çarpıcı açıklaması, eşi ve üç çocuğuyla Türkiye’de 3 hafta karavan tatili planladığını söylemesiydi. Çünkü bunu tam da terör eylemlerinin arttığı bir dönemde söyleyerek Türkiye’ye olan güvenini göstermişti.

Ama bu yazımda bunları bir tarafta bırakarak Seeger’in “Eşim şimdi bizim için uygun bir karavan kiralamakla uğraşıyor” sözüne odaklanmak istiyorum.

KARAVANSEVERLER İSYANDA

ÖTV inse karavan üssü olabiliriz

Çünkü geçen hafta Hürriyet’in ‘Sebastian Carlos’ lakaplı ünlü fotoğraf editörü Sebati Karakurt yanıma gelerek, “Emre bu karavan işine el atman lazım. Biz karavanseverler olarak isyandayız. Avrupa’daki Amerika’daki gibi yeni karavan bulamıyoruz. Vergilerden dolayı hepsi eski” diye esprili bir şekilde söylendi durdu.

Haberin Devamı

Yıllarca karavan kullanan hatta Hürriyet’in Basın Ekspress yolundaki eski binasının otoparkına çektiği karavanında yaşayan Sebati gerçekten çok haklı. Hemen aklıma kısa bir süre önce kaybettiğimiz Hürriyet’in vergi uzmanı yazarı Şükrü Kızılot’un eski bir yazısı geldi. Merhum Kızılot, 7 yıl önce “260 uçak bir karavan ediyor” başlığıyla bu konuya değinmiş, uçaklardan yüzde 0.5 ÖTV alınırken karavanlardan alınan ÖTV’nin yüzde 130 olduğunu yazmıştı.

Hocamın söylediği ÖTV oranı şu anda yüzde 160’a yükselmiş durumda.

ÖTV inse karavan üssü olabiliriz

Sebati’nin haklı isyanı sonrası hemen biraz araştırdım. Evet, Türkiye’de eğer karavan yapmak için bir ticari araç (Ford Transit, Fiat Ducato, VW Crafter, Mercedes Sprinter) alırsanız, yüzde 4’lük ticari araç ÖTV oranı bir anda yüzde 160’a yani en lüks otomobil vergisine yükseliyor. Eğer ticari aracın yaşı 5 ve üzeri ise o zaman düşük ÖTV ödüyorsunuz. Ama tahmin edersiniz ki 5 yaşın üzerinde temiz bir ticari araç bulmak da oldukça zor.

Haberin Devamı

AVRUPA’DA 250 BİN ADET

Bu konuda daha fazla bilgi almak için mikrofonu Bursa merkezli karavan üreticisi Viya Karavan Genel Müdürü Hüseyin Taşkın’a tuttum. Taşkın özetle şunları söyledi: “2000 cc motor üstünde yeni bir kamyonet aldığınızda, ilk alımda yüzde 4 ÖTV ödüyorsunuz. Araç sınıfı o anda N1. Karavan dönüşümü yapıldığında ÖTV miktarınız yüzde 160’a tamamlanıyor ve araç M1 sınıfına dönüşüyor. Aslında ÖTV karavan yapıldığı için değil M1 yani otomobil sınıfına döndüğü için ödeniyor. Bu noktada karavan ayrı bir sınıfta kalmalı.

Bu yüzden son 15 yılda devlete ödenmiş ÖTV tutarı 3 ya da 4 aracı geçmez. Yani 15 yılda devlet bu işten sadece 1 milyon TL kazanmıştır. Kaybı şöyle daha iyi anlatabilirim; Türkiye’de son 15 yılda 5 yaş üstü araçlar alınarak 5 binden fazla karavan üretilmiştir. Ayrıca eski araç almak istemeyen insanlardan ötürü karavan yaptırmayanları da düşünürseniz kayıp daha fazla olarak hesaplanabilir.”

Haberin Devamı

Avrupa’da yıllık karavan üretiminin 250 bin adet olduğunu da hatırlatan Taşkın, sektörün önünün açılması ve desteklenmesi halinde Türkiye’nin çok rahatlıkla Avrupa’nın karavan üretim üssü olabileceğine inanıyor. Çok doğru bir tespit; çünkü hali hazırda Türkiye, Avrupa’nın ticari araç üretim üssüyken biraz destekle bu rahatlıkla gerçekleşebilir. Sonuçta yurtdışından gelen karavanlarda ÖTV aynı kalabilir, bu şekilde yerli üretici de desteklenebilir. Ayrıca ÖTV düşerse karavana dönüşecek araç daha kolay bulunur, kiralama şirketleri bile karavan yaptırabilir.

Bugün tüm dünyada kampçılık ve karavancılık turizm sektörünün çok önemli bir parçası, bazı turistlerin de yaşam biçimi. Düşünün, Mercedes’in dünya başkanı bile tatilini karavanla yapıyor. Yılda en fazla bir ay ve yazlık ev yerine de kullanılabilen motorlu karavanlar, doğa ile iç içe olmak ve Türkiye’nin tarihi ve turistik yörelerini gezip görmek isteyenler için de çok önemli. Sırf karavan sayesinde Türkiye’ye inanılmaz turist gelebilir.

 

Haberin Devamı

HER ŞEYİ DEVLETTEN BEKLEMEMEK GEREK

KURLARDAKİ ve faizlerdeki artışa bağlı olarak otomotiv pazarı 9 ayda yüzde 26 daralırken, geri kalan 3 ayda da benzer daralma devam edecek gibi. Bu noktada sektörün beklentisi ÖTV oranlarının düşürülmesi ve finansmanda kolaylık gibi sıralanabilir. Ama ben ne zaman ÖTV oranlarının düşürülmesi gerektiğini yazsam arkasından hep bir eleştiri alıyorum. Bazen bu tip yazıların tüketiciler nezdinde beklenti yarattığı söylenirken, bazen de ÖTV’nin inmesinin yeterli olmayacağı tepkilerine maruz kalıyorum.

Geçtiğimiz hafta adı bende saklı bir sektör yetkilisi bana herkesten tamamen farklı görüşleri içeren şu mesajı attı: “ÖTV’nin indirilmesi kötü olabilir. Çünkü vatandaşın elindeki 2.el araçların değeri daha da düşer. Bu bir bakıma vatandaşın cebinden alıp yabancı otomotiv markaların cebine para koymak olur. Tüketiciler aracın toplam bedelini peşin vermek istemiyor. Yani şu an bankalar kredi musluklarını açsa vatandaş otomobil alacak. Sonuçta markalar kur artışlarını fiyatlarına anında yansıttılar. Bu noktada biraz da cepten yiyerek, indirim yapsınlar. Hep devlet nasıl versin. Benzin fiyatları 1.8 Euro’ya denk geliyordu, bugün 0.8 Euro. Bu açıdan büyük indirim yapıldı.

Haberin Devamı

Neredeyse her markanın finansman şirketi var. Merkezlerinden destek alıp bunlar versin düşük maliyetli kredi. Kimse taşın altına elini koymuyor. Nakit parayı getirene otomobil satmak kolay tabii. Hepsi durdurdu kredili satışları. Sonra da ‘satış olmuyor’ diyorlar. Tüm dünyada satılan tüm araçların neredeyse tamamı finansmanla satılıyor. Kimse peşin satamıyor. O yüzden otomobil satacaksan kredisini vereceksin. Senin otomobiline başkası niye kredi versin.”

Valla bu açıklamalar sektörde bir çok kişiyi kızdırabilir ama bazen farklı görüşlere de yer vermek lazım.

Zaten son dönemde markaların zararı göze alarak yaptıkları büyük indirimler ve finansman kolayıklıkları da bu durumu doğruluyor. Sonuç olarak bu dönemde hem devlet destek vermeli hem de markalar taşın altına elini sokmalı. Bu sayede ekonominin lokomotifi yeniden rayına oturur.

Yazarın Tüm Yazıları