Tepkilerinizi değiştirdiğiniz gün, hayatınızın daha iyiye gitmeye başlayacağı gündür

Günaydın Haftanın son gününe geldik.

Haberin Devamı

Günler hızlı hızlı geçiyor. Bir haftanın başından merhaba diyorum birde haftanın sonuna geldik diyorum gibi geliyor. Ben yazıyorum diye mi günler çabuk geçiyor yoksa bana mı öyle geliyor 

Ay tüm gün İkizler burcunda hareket edecek. Tepkilerimizi kontrol etmekte zorlanabileceğimiz bir gün genelindeyiz.

Gün genelinde bazı konular da kaygı ve endişe içinde olabilirsiniz. Geçmişteki kararlara ve yeni fikirlere aydınlanmış bir perspektiften bakabilme şansı sunan bir etki içindeyiz. İletişim gücünüzün yüksek olduğu ve aynı zamanda söylenmemiş birçok sözün söylenmesi gereken durumlarla karşılaşmanız mümkün.

Buna iyi karar vermelisiniz.

Bu, geleceğimizin uzun vadeli bir hayalini veya vizyonunu yeniden düşünmemiz için harika bir zaman. Geçmiş projelere, geçmiş aşklara, geçtiğini sandığımız hassas konulara geri dönüyormuş gibi hissedebiliriz. Bu tarzda bir durum ile karşılaşırsanız geçmiş konuları rafine etmek ya da düzeltmek için gerekli gayreti göstermelisiniz. Bununla birlikte, dağınık düşüncelerin ve zihinsel kargaşanın esiri olmamalıyız. Eski fikirlerde bazı fırsatlar bulacağınız ve onları yeni yollarla geri kazanmanız mümkün olabilir. Bunları iyi ayrıştırmalısınız. Denemeye değer olan şeyleri tekrar deneyebilirsiniz.

İşleri ustalıkla yapmayı öğrenebilmemiz bir şans değildir. Bir bilinç kazanma halidir. Çünkü acı çekmeden bir bilince kavuşamayız. Bu ustalığın bizi bilinçsiz hale getirmesiyse, şanssızlıktır. Şanssızlıktır çünkü bilinçsiz olunca, hayatımızın büyük kısmını gözden kaçırırız. “Kontağı kapattığımızda” zihin üç yerden birine gider; geçmiş, gelecek ya da hayal dünyanızdır. Yani Ay ikizler burcunda gerçekleşen bu iki günlük süreç içinde daha farkındalıklı hareket etmelisiniz.

Gelelim günün tavsiyesine;

Haberin Devamı

Şuan tam olarak bulunduğumuz yer tek yerdir, tam şuan şimdi, gerçekten canlı olduğumuz tek zaman dilimidir.

İnsan zihninin geçmişi hatırlama kapasitesi eşsiz bir armağandır. Hatalarımızdan ders almamıza ve sağlıksız bir hayat gidişatını değiştirmemize yardımcı olur. Ama zihin geçmişe aynı yoldan geri döndüğünde, eski hatalarımız üzerinde düşünmeye başlar.

Haberin Devamı

“Keşke… deseydim, o da… derdi” Ne yazık ki, zihin adeta çok aptal olduğumuzu düşünür. Bizi durmadan suçlayarak ve eleştirerek geçmişin hatalarını tekrar tekrar hatırlar.

Aynı can sıkıcı filmi defalarca izlemek için para ödemeyiz öyle değil mi?

Ama her nasılsa zihnimizin, aynı sıkıntı ve utancı yaşayarak kötü bir hatırayı sürekli yeniden oynatmasına izin veririz. Düşünsenize bir çocuk hata yaptığında hemen hatasını örtmek isteriz ve senin suçun değildi diye onu teselli ederiz. Bir çocuğa yaptığı küçük bir hatayı defalarca hatırlatmak merhametsizce gelir. Ve onun iler ki gelişimine zaman tanımak adına hoş görürüz. Ama zihinlerimizin bir şekilde geçmişi hatırlamayı sürdürmesine, içimizdeki küçük çocuğa öfkelenmesine ve ondan utanmasına izin veririz.

Zihnimiz de kötü yargıya, cehalete ya da gaflete tekrar kapılacağımızdan korkar. Bizim gerçekten zeki, bir hatadan ders alacak ve tekrarlamayacak kadar zeki olduğumuza inanmaz. Ne gariptir ki, endişe dolu bir zihnin en çok korktuğu şeyi yaratmaya devam eder. Endişeli zihin, geçmiş konusundaki pişmanlık hülyasına bizi çektiği zaman, şimdi ile ilgilenemediğimizi fark edemez. Kendi hatalarımızı anlamadığımız zaman, akıllıca ya da ustaca hareket edemeyiz. Zihnin yapacağımızdan daha çok endişe duyduğu şeyin ta kendisini yapma olasılığını daha fazla sunar. Ve bu zihin oyunu ile günler hatta yıllar geçer gider…

İşte biz buna akıl oyunları diyoruz.

Dememiz o ki; Bazen dikkatliyiz, bazen değiliz. Buna iyi bir örnek isterseniz direksiyon tutan ellerinize dikkat etmenizdir. Araba kullanmayı ilk öğrenişinizi ve elleriniz direksiyonu acemice ileri geri çevirirken, düzeltirken arabanın nasıl yalpaladığını, yolda nasıl zikzaklar çizdiğinizi hatırlayın. O zamanlar korkularınız vardı ve sürmenin tekniğine tamamen odaklanmıştınız. Bir süre sonra elleriniz ince ve otomatik ayarlamalar yaparak direksiyonu kullanmayı öğrendi.

Ellerinize bilinçli bir şekilde dikkat göstermeden arabanın dümdüz gitmesini sağlayabildiniz. Aynı anda hem araba kullanabildiniz, hem konuşabildiniz, yemek yiyebildiniz, radyo dinleyebildiniz. Böylece hepimizde var olan otomatik pilotta araba kullanma deneyimi ortaya çıkıyor oldu.

Yani içinizde ki ustalığa kavuşmak bir şans değildir. Bu bir süreçtir. Siz yeter ki arabanın anahtarlarını bulun ve o direksiyona geçin. Kendinizi ve çevrenizi gözlemleyin. Kendinize farkındalık katın. Farkındalık, etrafınızda ve içinizde, bedeninizde, kalbinizde ve zihninizde olanlara, bilerek tam bir dikkat göstermektir. Yüksek farkındalık düzeyinde olan insanların olumlu bir zihinsel sağlığı olur. Kalbinizin ve zihninizin, hatta bedeninizin bütün rahatsızlıklarına farkındalık iyi gelir. Bunun için anı yaşayın ve geçmiş yaşanılanlarla kendinizi yormayın. Artık tepkilerinizi değiştirin. Güzel bir hafta sonu dilerim.

Yazarın Tüm Yazıları