Kupa maçlarının ardından

Dünkü Sivas Belediye karşısında Galatasaraylı futbolcuların isteksiz ve keyifsiz futbolunu izleyince yukarıda bahsettiğim hırs ve çaba içerisinde olan bir tek futbolcu görmedim. Bunda; Sivas’taki soğuk havanın etkisi olabilir, ilk karşılaşmada alınan farklı galibiyetin etkisi olabilir, teknik heyetin gereken motivasyonu yaratamaması etkili olmuş olabilir. Ancak bunlar Galatasaray armasıyla Galatasaray formasıyla sahaya çıkan oyuncuların disiplinden kopup, düşük performans göstermelerine bahane olamaz, olmamalı.

Dün sahaya çıkanların hiç birisi şu an lig maçlarında onbirde başlayabilecek performansta değil maalesef. Çokca dile getirilen bir konu belki ama dün bir kez daha kanıtlandı: G.Saray şampiyonluğa oynayan takımlar arasında en kısıtlı kadroya, yani en zayıf yedek kulübesine sahip takım. Görüyoruz ki bu yıl yüksek maliyetle transfer edilen oyuncular sahada yoksa yerlerine forma giyenler beklenen katkıyı sağlayamıyorlar.

Ligde 16.haftaya giriyoruz. Bu kadar uzun bir sürede takımın hocasının yedeklerden tek bir kişiyi bile as takımdaki oyuncuları zorlayacak seviyeye getirememiş olması dikkat çekici değil mi? Biliyoruz ki rekabet başarıyı getirir. Rekabet ortamında futbolcular kendilerini geliştirmeye devam ederler, çünkü bilirler ki arkadan gelenler kendilerini geçebilir. Tudor takım içinde böyle bir ortam yaratamadı dersek haksızlık etmiş olmayız. Yedekler kalitesiz ve güçsüz olduğu için as takımdaki isimler de doğal olarak kendilerini rakipsiz görüyor. Sivas Belediyespor maçını izleyen hangi oyuncu formasının tehlikede olduğunu düşünür ki?

Bu soru aklımda başka bir soruyu tetikledi: Tudor geldiğinden beri performansı yükselen bir oyuncumuz var mı? Kendini geliştiren, aşama kaydeden? Sanırım yok. 

Igor Tudor’un sıfırdan bir takım yaratmaya çalıştığını kabul ediyorum. Ama bir çok kriteri dikkate aldığımızda ona “Başarılı” demek, “Gelecek için ışık veriyor” demek bana doğru gelmiyor. Hangi ligde oynadığını bile bilmediğimiz Sivas Belediyespor bile Galatasaray’a duran toptan gol atarak maç kazanabiliyorsa bu takımın yan top zaafını gidermek için çalışması gereken kişiler görevini yeterince iyi yapmıyor demektir.

Diğer yandan Akhisar mücadelesinden sonra Okan Buruk Hoca’nın Tudor hakkında söylediği sözlerle ilgili G.Saray yönetiminin tepki vermemesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Her ne kadar Baskan Dursun Özbek Tudor’un arkasındayız dese de devre arasında bir değişim olabileceği ihtimalini artık çok yüksek görüyorum. Yönetim ne olursa olsun Galatasaray teknik direktörünü, en azından o makamın saygınlığından dolayı korumalıydı.