Sınırlar flulaşıyor

Buzda dans’ temalı bir kampanya, ilkbahar-yaz koleksiyon tanıtımı için biraz sıradışı bir seçim. Neden Estonya’yı seçtiniz?
- İddialı ve alışılmış kalıpları kıran, yaz hikâyesini yeni baştan yazan bir deneyim olmasını istedik. Buzun yaz ayları için ferahlatıcı bir etkisi de var. Deniz, güneş, kum gibi standart yaz kodları yerine, yenilikçi bir iş olmasını hedefledik. ‘On Ice’ kampanyası, üç sezondur devam ettirdiğimiz hikâye serisi; ‘NetWork Stories’in üçüncü halkası aslında. ‘Vertical Dance’ adlı ilk hikâyemiz, dünyaca ünlü dans ekibi Bandaloop’un San Francisco’daki tarihi Oakland City Hall binasının üzerinde dikey bir şekilde dans etmesiyle başladı. Ardından ikinci hikâyemiz ‘Highline’da, cesur highline sporcuları NetWork kıyafetlerle incecik bir ip üzerinde yürüdü.
◊ Çekimlerin çok da rahat geçmediğini tahmin ediyorum. Neler yaşandı?
- Doğru. O hafta hava eksi 13 dereceydi ve üstü buzlarla kaplı Klooga Gölü’nün yüzeyi aynı zamanda tamamen karla kaplıydı. Bu yüzden buzlara erişmek için önce kar katmanının temizlenmesi gerekiyordu. Muhteşem iki profesyonel buz patencisi Maria ve Pierre incecik yaz kıyafetleriyle saatlerce buzda dans etti. Buzun inceliği yasal sınırdaydı. Ünlü fotoğrafçı ikili Hunter&Gatti’nin yönetmenliğinde, 48 kişilik cesur bir ekiple bu yasal sınırda, tüm soğuğa rağmen enerjik ve özgün bir çekim gerçekleştirdik.
◊ Koleksiyon kaç parçadan oluşuyor?
- Bu koleksiyon için doğanın egzotik dokularından ve farklı coğrafyaların kültürlerinden yola çıktık; feminen, özgüveni yüksek, asi ve özgün ruhlu kadınları hayal ederek ilerledik. Sıradışı styling’lere açık, çok çarpıcı kombinler yapılabilecek desen ve kalıplar var koleksiyonda. Yaz stilini yansıtan feminen kalıpları, sezonun ‘olmazsa olmaz’ı fırfırları ve tiril tiril, dökümlü formları ön planda tuttuk. Farklı omuz açıklıkları bu sezon çok önemli. Jakarlar, denim’ler, ince krepler ve saten hisli dokumalar materyallerde en çok tercih ettiklerimiz arasındaydı. Yine yaz ruhuna uygun etnik nakışlar, işlemeler, parıltılı payetler, boncuklar ve etnik desenler de var elbette.

◊ Bu sezonun öne çıkan trendleri neler?
- Renklilik bu sezonun anahtar kelimesi! Ağırlıklı olarak tropik renklerin ahenkli bir dansı var koleksiyonda. Güneşte kavrulmuş baharat renkleri, leylak tonları, pudra ve taş, siyah-beyaz kontrastı gibi sınır tanımayan bir paletimiz var. Asimetrik kesimler ve ekose üzerine papatya desenleri gibi ‘print-on-print’ yani ‘desen üzerine desen’ gibi oyunlarını da göz ardı etmemek lazım.
Her şeyin yalınlaştığı bir çağa giriyoruz. Sınırlar flulaşıyor. Maskülenlik ve feminenliğin buluştuğu parçalar bu anlamda zamansızlığı öne çıkarıyor. Saten bir bomber ceket üzerinde floral payet işlemeler olabiliyor ya da haki tonlarda bir parka piliseli gold bir etekle giyilebiliyor. Pijama görünümlü takımlarla davete katılırken, bambaşka desenlerden oluşan gömlek ve pantolonları kombine ederek taze ve güçlü görünüm de yaratabiliyorsunuz. Artık trendler de bu zamansızlığa daha fazla vurgu yapmaya başladı.