Amiral Bristol Hastanesi
Güncelleme Tarihi:
Amiral Bristol Hastanesi hatırlayacaksınız, bugün futbol oynayan futbolcularımızın iki şeylerini kıskanıyorum demiştim. Bir tanesi antreman ve maç yaptıkları nefis çim sahalar, diğeri ise ancak defilelerde giyilebilecek formalar, şortlar, çoraplar ve fevkalade bir estetiğe sahip kanguru derisinden ayakkabılar...
Bizler, mevsim açılışını Maslak asfaltının üstünde yapardık. Rahmetli Gündüz Kılıç önümüze geçer ve bizleri koşturmaya başlardı. Sert zemin adalelerimizi berbat eder, 2 gün kendimize gelemezdik. Çaremiz yoktu. Zira alternatif hiç yoktu. Antreman sahalarımız sokak aralarındaydı. Kağıthane'deki İstihkam Okulu'nun spor sahasında binbir rica ile koşar, top oynamaya çalışırdık. En zor iş de tabii biz kalecilerindi. Zaman zaman taş zeminlerin üzerine atlar da atlardık... Zaman zaman da çamurdan ayağımızı çıkaramaz, gözümüze kaçan öbek öbek çamurları çıkarmak için uğraşırken gol yerdik. Sert zemin benim bugünkü derdim. İki yıl önce gene belkemiğimdeki kanal daralmasından doyalı ameliyat oldum. Gerekçe şu idi. Beton gibi zeminli sahalarda belimin üstüne kimbilir kaç milyon kere düşmüştüm. Hatırladığım kadarı ile 7-8 kez bel ağrılarımdan ve hareket edemememden dolayı G.Saray Lisesi revirinde yatmıştım. Masörümüz, toprağı bol olsun Baba Yorgo gelir beni tedavi ederdi. Çok mühim bir F.Bahçe maçı öncesi üç gün üç gece revirde benimle beraber yattı.
GEÇMİŞİN BEDELİ
Şimdi bu bel travmalarının acısını çekiyor ve bedelini ödüyorum. Sevgili doktorum Prof.Dr.Ali Çetin Sarıoğlu bana fevkalade bir ameliyat yapmıştı. Ekibi ve kendisi hem tıbbi, hem de insani olağanüstü özelliklere sahip kişilerdi. Ve de Prof.Dr.Haluk Saner dostum. Benim hem moral hocam, hem de ameliyathanede bile yalnız bırakmayan, her işini unutup benim yanıma gelen nadir insanlardan biri.
Şimdi bunları size niye anlatıyorum. Geçen gün belimde ve sol ayağımda tahammül edilmez bir acı ile uyandım. Tabii, gerekli tıbbi araştırmalar yapıldı. Geçen seferki ameliyatımın yeri fevkalade. Prof.Dr.Ali Çetin Sarıoğlu orasını insanüstü bir beceri ile halletmiş. Şimdi belkemiğimin üst tarafında aynı olay gerçekleşti. Gene kanal daralmaları var. Gene bir ameliyat şart. Sevgili doktorum Prof.Dr.Ali Çetin'e ve ekibine güvenim tam. Beni sağlığıma tekrar kavuşturacaklarına gönülden inanıyorum.
TOKADI YEDİM
Haa, şimdi gelelim Amiral Bristol Hastanesi'ne... Futbolculuk devrimde hem G.Saray'ın hem de Milli Takımın kalesini koruyordum. Bir gün idman yapıyorduk. Üç gün sonra İsrail milli maçımız vardı. Çalışırken birdenbire sağ adalemin üstü yere sürtüldü. Tabii zımpara gibi yer, derimi ve adalemi paramparça etti. Beni hemen Amiral Bristol Hastanesi'ne götürdüler. Hatırladığım kadarı ile doktor Shepard başhekimdi. Beni öyle görünce hemen ameliyathaneye aldı. ‘‘Araba kazası mı geçirdi bu çocuk?’’ diye sordu. ‘‘Hayır’’ dediler, ‘‘Bu, Milli Takımımızın kalecisi Turgay'dır. Antremanda bu hale geldi.’’ Hemen İngilizce bir şeyler söyledi, etrafımız ağzı burnu kapalı doktorlarla doluştu, doktor Shepard de eline neşterini aldı, sonrasını hatırlamıyorum, bayılmışım... Ayıldığım zaman, başımda güzel bir hemşire vardı. Hemen gitti doktor Shepard'ı çağırdı, doktor ‘‘Geçmiş olsun’’ dedi, ‘‘AYAĞIN KURTULDU’’. Sonra benim ayağımı çok iyi bandajladı ve ‘‘Bir hafta istirahat et’’ dedi. Ben ne yaptım biliyor musunuz? Ertesi günkü İsrail milli maçında oynadım. Ve maçı da 3-2 kazandık. Maçtan sonra doktor Shepard'in yanına gittim. Beni tebrik edeceğini beklerken, suratıma bir tokat attı.
YANIT SAHADA VERİLİR
Şimdi, Amirol Bristol Hastanesi'nin ismi Amerikan Hastanesi oldu. Her halde doktor Shepard da yaşamıyor. Ama ben o devirdeki sıkıntılarımın acısını çekmeye devam ediyorum. Yarın sabah belki de aynı ameliyathanede Türk futbolunun yarım asır öncesi kefaretlerinden birini ödeyeceğim.
Prof.Dr.Ali Çetin Sarıoğlu çok iyi de bir G.Saraylı. Beni on dakika muayene etti, filmlere baktı ama yarım saat G.Saray'ı sordu. Ben ona elimden geldiğince G.Saray'ı anlattım. Şimdi Ali Çetin Sarıoğlu gibi G.Saray'a gönül vermişlere; Fatih Terim ve G.Saraylı futbolcular kendi kişiliklerini, G.Saray sevgilerini, özverilerini ve herşeylerini vererek yanıt vermelidirler. Ve liderle aralarındaki 6 puanlık farkı kapatmalıdırlar. Haydi Fatih, bunu sen bilirsin ama futbolcuların zaman zaman unutuyor. Futbolcunun konuşacağı yer futbol sahasıdır. Ve alacağı iyi sonuçlarla övünmektir. Zira, en güzel cevap sahada verilir.