AKP hükümeti dik duramayınca

BÜLENT Ecevit'in yatağından çıkamadığı dönemlerde bile Türkiye bugünkü kadar orasından burasından çekiştirilip hırpalanmamıştı. Başbakan'ın, başbakanlık görevini fiilen yürütemediği o günlerde bile Türkiye'yi böylesine rencide eden açıklamalar yapılamamıştı.Verheugen'in kullandığı üsluba bakın. Sanki Türkiye bağımsız, saygın, büyük bir devlet değil de bir sömürge. Adam emirler veriyor, tehditler savuruyor. ‘‘İstediklerimizi yapmazsanız ölümlerden ölüm beğenin’’ demeye getiriyor. Adamın ifadelerindeki sertlik, diplomatik nezakete hiç uymuyor. Sonuçta bir memur olan komiserin koca bir ülkeye karşı takındığı bu tavır hazmedilecek gibi değil. Verheugen bu cesareti nereden buluyor? Bunun yanıtı belli: Hükümetin dış dünyaya karşı dik duramamasından...Kıbrıs'ta nasıl bir politika izlediğinizi kendiniz de bilmezseniz bu tür sözlere muhatap olmanız doğaldır. * * *Amerika'yla ilişkiler de öyle değil mi?İlk tezkereyi geçiremeyince Washington'dan işitmediğimiz laf kalmamıştı. AKP hükümeti bunun üzerine telaşa kapılarak alelacele ikinci tezkereyi çıkardı Meclis'ten. Ama Irak'taki Kürt aşiretleri ‘‘Türk askeri istemiyoruz’’ diye Amerika'ya posta koyunca tezkere elimizde kaldı. Hükümet bunları bir güzel sineye çekti, en ufak bir tepki gösteremedi. Avrupa Birliği ile ilişkiler de öyle...AKP hükümeti ne yaptıysa AB'ye yaranamadı. Üyelik görüşmelerinin başlaması için istenen tüm koşulları fazlasıyla yerine getirmesine karşın yeni yeni koşullarla karşı karşıya kaldı. AB'yi bu stratejiyi kullanmaya iten neden, karşısında Türkiye'nin hakkını aramak için gerektiğinde sesini yükseltebilecek bir hükümet olmamasıdır. * * *El Kaide'nin 11 Eylül saldırılarından sonra hem Amerika'yı hem Avrupa'yı sürekli tehdit ettiğini hepimiz biliyorduk. Ama en büyük eylemini tehdit ettiği ülkelerde değil, Türkiye'de yaptı.Bunun nedeni açık. Usame bin Ladin'in en kolay taban bulabileceği ülke Türkiye'ydi. Güvenlik birimleri bugün gösterdiği cevvaliyeti saldırılardan önce gösterebilseydi El Kaide Türkiye'de zemin de bulamazdı, cesaret de...Hepimiz biliyoruz ki, AKP iktidarı, El Kaide'nin, yani dinci terörün militan bulabileceği irtica yuvalarını bir tehlike olarak görmüyor. Sözü uzatmaya gerek yok, şu haber gerçeği bütün açıklığıyla ortaya koyuyor: ‘‘Kesintisiz sekiz yıllık eğitime geçişin ardından kaldırılan ‘yatılı' Kuran kursları yeniden canlandırılıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bağlı olduğu Devlet Bakanlığı, Kuran Kursları Yönetmeliği'nde yaptığı değişiklikle, ‘yatılı Kuran kursları'nın yolunu açtı. Yeni düzenleme, ilköğretim çağı çocukları için yaz aylarında açılacak kurslara devam edecek öğrencilerin yatılı olabileceklerini, ‘bu kurslarda okuyan öğrenciler, imkanlar nispetinde yurt ve pansiyonlardan yararlandırılacak' hükmü getiriyor.Mehmet Aydın'a bağlı Devlet Bakanlığı'nın, Diyanet İşleri Başkanlığı Kuran Kursları ile Öğrenci Yurt ve Pansiyonları Yönetmeliği'nde yaptığı değişiklik, dün Resmi Gazete'de yayımlandı.’’