'Aklımıza esti sorguya gittik'

Güncelleme Tarihi:

Aklımıza esti sorguya gittik
Oluşturulma Tarihi: Mart 28, 2005 09:15

27 Mayıs’ın ihtilalci subaylarından Numan Esin, 5 arkadaşıyla Yassıada’ya gidip Menderes’i sorguya çektiklerini anlattı.
  Menderes: Kürt sorununu demokrasi ile çözeriz

Haberin Devamı

Numan Esin anlatıyor: "Arkadaşlara, ‘Adamları Yassıada’ya koyduk, ama hiç konuşmadık. Menderes’le konuşmak istiyorum’ dedim. Orhan Erkanlı, Dündar Seyhan, İrfan Solmazer, Orhan Kabibay, Fazıl Akkoyunlu ile Yassıada’ya gittik."

27 Mayıs ihtilálinin güçlü isimlerinden Numan Esin de anılarını yazdı. Doğan Kitapçılık tarafından yayımlanan, ‘Devrim ve Demokrasi, Bir 27 Mayısçının Anıları’ isimli kitapta, ilk kez gün ışığına çıkan ayrıntılar da yer alıyor. Bunlardan en önemlisi, Esin’in Orhan Erkanlı, Dündar Seyhan, İrfan Solmazer, Orhan Kabibay ve Fazıl Akkoyunlu ile birlikte Yassıada’ya gidip Adnan Menderes’i sorgulaması.

Numan Esin, anılarında Adnan Menderes’i nasıl sorguladıklarını şöyle anlatıyor:

‘Sanırım ekim ayıydı. Ben arkadaşlara dedim ki: ‘Adnan Menderes’le konuşmak istiyorum. On sene memleketi idare etmiş bu adam. Aldık adamları, koyduk Yassıada’ya, ama hiçbirimiz konuşmadık. Kendisiyle görüşüp doğrudan bir fikir sahibi olalım.’ Orhan Erkanlı, Dündar Seyhan, İrfan Solmazer, Orhan Kabibay, Fazıl Akkoyunlu ve ben, Yassıada’ya gittik. Ada komutanı Tarık Bey’e istediğimizi söyledik.

ÜRKEK VE GERGİN

‘Adamı rahatsız etmeseniz olmaz mı? Çok ürkek’ dedi. Ben, ‘Hayır, konuşacağız’ dedim. Diğer arkadaşlar pek taraftar değildi, ama sonunda, ‘Peki’ denildi. Biz salonda oturduk. Ortaya bir sandalye getirip koydular. Biraz sonra da Adnan Menderes’i getirdiler. Zavallı bir durumdaydı. Bitmiş, tükenmiş, erimiş bir adam. Elbiseleri üzerinden düşüyor. Bitkin vaziyette sandalyeye oturdu. Baktık, çok fazla gergin bir hava var, kalktım, sigara ikram ettim. O tarihte Yenice sigarası içiyorum. Onun da aynı sigarayı içtiğini duymuştum. Sigarasını yaktım. Bu onu rahatlattı biraz. Sonra daha samimi bir havada, ‘Biz sorgulama heyeti değiliz. Sizi sorgulamaya gelmedik, sohbete geldik’ dedim. Bunun üzerine biraz daha rahatladı. Yüzündeki o gerginlik kayboldu.’

İhtilal, Türkeş’le benim tembelliğime kurban gitti

Kitapta yer alan anılara bakılırsa, 14’lerin tasfiye edilmesinin gerisinde Alparslan Türkeş ve Numan Esin’in tembelliği yatıyor. Alparslan Türkeş’le Numan Esin, tasfiyeden bir gün önce. yani 12 Kasım akşamı, tembellik yapmasalarmış 27 Mayıs’ın kaderi adamakıllı değişecekmiş:

‘12 Kasım akşamı, Türkeş’in evindeydim. Türkeş, ‘Vaziyet bildiğin gibi değil Numan, bu adamlar kötü gidiyor’ dedi. İkimiz de bazı haberler alıyorduk. Dedik ki: ‘Artık evimizde kalmayalım. Güvendiğimiz birliklere gidip yatalım.’ Ama o akşam tembelliğimiz tuttu. ‘Bu akşam evimizde kalalım da, yarın akşamdan itibaren birliklerde yatalım’ dedik. Ertesi sabah tasfiye edildik.’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!