Akıncı: Rum devleti içinde azınlık olmayı da Türkiye’nin 82 vilayeti olmayı da istemiyoruz

Güncelleme Tarihi:

Akıncı: Rum devleti içinde azınlık olmayı da Türkiye’nin 82 vilayeti olmayı da istemiyoruz
Oluşturulma Tarihi: Kasım 25, 2017 11:22

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, İngiltere’deki Kıbrıs Türk toplumu ile bir araya geldi. Kıbrıs sorununu çözmenin 2004 yılından daha zor olduğunu kaydeden Akıncı ada genelinde Kıbrıslı Türklerin ‘iki’ şeyi istemediğini söyledi. Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bunlar, Rum üniter devleti içinde azınlık olmak ve Türkiye’nin 82’inci vilayeti olmak” diye konuştu.

Haberin Devamı

LONDRA’nın kuzeyinde yoğun Türk nüfusuna sahip Wood Green’deki Grand Palace’da düzenlenen toplantıya eşi Meral Akıncı, KKTC Londra Temsilcisi Büyükelçi Zehra Başaran, AB ve Siyasi İşleri Danışmanı Erhan Elçin ve Özel Kalem Müdürü Cenk Gürçağ ile gelen KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, yüzlerce kişinin alkışları ve sevgi gösterisi ile karşılandı. KKTC Londra Konsolosu Ülkü Alemdar, Kültür ve Eğitim Ataşesi Gülgün Özçelik, Temsilcilik diplomatları Dilşad Şenol ve Esra Emin’in de katıldığı toplantıda Kıbrıs müzakereleri ile ilgili süreci ve güncel gelişmeleri değerlendiren Akıncı, “Bugün Kıbrıs sorununu çözmek 2004 yılından daha zor. Rum tarafına zihniyet değişikliği lazım” dedi. Ada genelinde Kıbrıslı Türklerin ‘iki’ şeyi istemediğini kaydeden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bunlar, Rum üniter devleti içinde azınlık olmak ve Türkiye’nin 82’inci vilayeti olmak. Ya eş değer olarak aynı çatı altında, veya iki ayrı çatı altında yaşayacağız” diye konuştu. Akıncı, Rum tarafında KKTC’nin uluslararası platformlarda tanınma ‘fobisinin’ bulunduğunu da kaydederek, “Amaç bizim Türkiye ile bağlarımızı koparmak” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Akıncı: Rum devleti içinde azınlık olmayı da Türkiye’nin 82 vilayeti olmayı da istemiyoruz

KKTC’YE HAKSIZLIK YAPILDI
Bir saat süren konuşmasında Akıncı, cumhurbaşkanlığına gelir gelmez 2 ay içinde görüşmeler sürecini başlattığını hatırlatarak, özellikle ilk yıl önemli mesafeler aldıklarını vurguladı. Türkler ve Rumlar arasındaki ilk görüşmenin Denktaş ve Klerides arasında 1968 yılında Beyrut’ta başladığına ve seneye 50’inci yılını tamamlayacağına dikkati çeken Akıncı, “Cumhurbaşkanı seçildiktan sonra ilk yıl liderler seviyesinde 70’ten fazla, heyetler düzeyinde ise 150’den fazla toplantı yapıldı. Tarihte ilk defa 5’li konferans toplandı. Toprak, güvenlik, garanti konularının ele alınacağı sürece bizim zorlamalarımızla girildi. Kıbrıs Rum tarafının temel amacı, Türkiye’nin KKTC ile bağlarını koparmak. Ancak bunun mümkün olmadığını anlattık. Kıbrıs sorununu çözmek, Annan Planı’nın oylandığı 2004 yılından çok daha zor. Anna Planını biz yüzde 65 ‘evet’le kabul ederken, Rumların yüzde 75’i ‘hayır’ dedi. Bugün, bizde yüzde 65 oyun olup olmadığı ciddi bir tartışma. Rumlar müzakerelerde Türkiye’nin herşeyiyle adadan elini eteğini çekebileceğini hayal etti. Bu gerçekçi değildi. Ancak Türkiye’nin Kıbrısla ilişkilerini makul düzeyde tutmak mümkündü. Biz de bunu önerdik. Kıbrıs Türk tarafı da Türkiye’de makul ve gerçekçi davrandı. Ancak onların sunduğu ‘sıfır asker, sıfır garanti’ söylemi, bir uzlaşma fırsatını bize vermedi. Zaten bizi ne Birleşmiş Milletler ne Avrupa Birliği, ne de İngiltere müzakerelerin sonuçsuz kalmasından dolayı suçlamadı. Kimin çözümü engellediği açıkca görüldü. Ancak çıkan raporlarda çözümsüzlükte iki tarafın da rolü eşit olarak gösterildi. KKTC’ye haksızlık yapıldı” diye konuştu.

BİR 50 YIL DAHA SÜRMESİN
Bir gün önce Britanya Parlamentosu’nda da parlamenterlerle biraraya geldiğini ve bu konuda kendisine sorular yöneltildiğini kaydeden Akıncı şöyle devam etti; “Bana umut verici birşey söyleyebilir misiniz diye sordular. Ben de dedim ki, “Umut çok güzel bir söz. Umut en son ölür. Ancak öldürmemek için de insanoğlunun birşeyler yapması lazım. Herkesin üzerine düşeni yapması gerekir. Rum tarafının çok ciddi bir zihniyet dönüşümüne ihtiyacı var. Bizimle yetkiyi paylaşmakta zorlanıyorlar. Bu geçen yıllar içinde statüko kemikleşti. Statükonun bir tarafında yetkiyi 1963 yılından beri resmi olarak tanınmış bir devleti gaspeden bir Rum Cumhuriyeti var. Kıbrıs Cumhuriyetinin tek sahibi oldular. Orayı bizimle paylaşmakta ve federal yapıya dönüştürmekte çok ciddi sıkıntılar var. Bunu yapamadılar. Bizim tarafta da statüko var. 1974’den sonra elde edilen toprakları vermeye niyetli değiliz. Ben siyasi risk alarak adım attım. Toprakta yüzde 29.2’yi kabul ettim. Bir 50 yıl daha sürecek verimsiz görüşmeler istemiyoruz” diye konuştu.

Haberin Devamı

Akıncı: Rum devleti içinde azınlık olmayı da Türkiye’nin 82 vilayeti olmayı da istemiyoruz

İSTİFA SORUSUNA SAMİMİ CEVAP
Çözümden barıştan herkesin kazanacağını, gerginlikten ise herkesin kaybedeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı, herhangi bir çözümde KKTC’nin vazgeçemeyeceği 3 şeyin bulunduğunu, bunların “özgürlük, siyasi eşitlik ve güvenlik” olduğunu vurguladı. KKTC’de birgün bile ertelemeden yapılacak çok işin bulunduğunu, herşeyi Kıbrıs sorununa bağlama kolaycılığından vazgeçilmesi gerektiğini de vurgulayan Akıncı, soru cevap bölümünde adada çözüm olmadığı takdirde’ istifa’ edip edemeyeceği sorusuna “Böyle bir beyanım olmadı. Yola Kıbrıs sorununu çözeceğim diye çıkmadım. Ancak elimden geleni yapacağımı söyledim. İstifa ederim diye bir sözüm olmadı. Halktan aldığım süre 5 yıldır, tarafsız ve bağımsız olacağımı söyledim, bunu yapmaya çalıştım” yanıtını verdi.
Konuşması sonrası konuklarla tek tek tokalaşıp sohbet eden Akıncı ve eşine büyük sevgi gösterisinde bulunuldu.

Haberin Devamı

Akıncı: Rum devleti içinde azınlık olmayı da Türkiye’nin 82 vilayeti olmayı da istemiyoruz

Wood Green’deki Grand Palace’da düzenlenen toplantıya Meral Akıncı (solda), Mustafa Akıncı ve KKTC Londra Temsilcisi Büyükelçi Zehra Başaran özel kapıdan giriş yaptı. 

BAKMADAN GEÇME!