Akif beni kandırmayarak etkiledi

- Bu yaz Sertab Erener, Ebru Gündeş, Fatih Erkoç da kendi müzik türleri dışında albümler çıkardı. Siz de bu furyaya mı katıldınız?
- Alakası yok! Birincisi kendi branşımın dışına çıkmadım. Öyle bile olsaydı 10 yıldır zaten tarzımın dışında şarkılar okuma cesaretini gösteriyorum. Türk sanat müziği, aranjmanlar ve caz albümleri yaptım.
- Türküleri flamenko altyapılarla söyleme fikri nasıl ortaya çıktı?
- Halk müziğine aşina olmayanlara da halk müziğini götürme arayışım vardı, kendi ekibimle de bunları konuşuyorduk. Stil danışmanım Esra Başıbüyük’ten böyle bir fikir geldi. Hemen  ‘Flamenko 5’lisi’ grubuyla bir araya geldik ve albümü hazırladık. Aranjmanlar onlara ait. Ben de söylerken türkülerin orijinallerine sadık kaldım.
- Neden flamenkoya uyarlamadınız?
- Aslında türkülerin derinliği ve karakteristik özelliği öyle güçlü ki hangi tarza uyarlarsak dinlediğinizde hemen kendi kokusunu veriyor. Altyapılar olduğu gibi flamenko ama okuyuşumuz bildiğimiz türkü. Ne halk müziğine ne de flamenkoya aykırı durmalıydı. Tam sentez yani...
- Siz türkücü müsünüz?
- Türk halk müziği yorumcusuyum diyelim.
- Neden türkücü sıfatını kabul etmiyorsunuz?
- Mesele benim kabul edip etmemem değil ama madem ısrar ediyorsunuz ve türkücü ile Türk halk müziği yorumcusu demek arasında bir fark görmüyorsunuz, sizi mi kıracağım, öyle olsun.

SOĞUK DEĞİL, MESAFELİYİM!

- Fotoğraflarda biraz Türkan Şoray havası var. Yeni imajınız mı?
- Kimseye benzemek gibi bir çabam bugüne kadar olmadı. Bu albümün bir konsepti var ve fotoğrafları da o konseptte çalıştık.
- Peki güzel ve seksi bir kadınsınız ama bu yönünüzü sanki hep geri planda tutuyorsunuz...
- Galiba bir yanlışlık var: Ben tanımladığınız kategoriye girmiyorum. Cinselliğimle değil, işimle ortada oldum hep.
- Kliplerde ve fotoğraflarda mesafeli ve soğuk duruşunuzun sebebi de bu mu?
- Aslında mesafeli olduğum doğru ama soğuk değilim. Samimiyetle, yüzgöz olmak ya da yılışıklık karıştırılıyor. İçten ama mesafeli durmayı seviyorum. Bu bazen dışarıdan soğuk algılanmanıza yol açabiliyor. Hatta şöyle bir anım var: Lisede edebiyat sınıfındaydım. Bir gün öğretmenim geldi, “Fen sınıfındaki kızlar seninle arkadaş olmak istiyor ama çekiniyorlar çünkü çok soğuk buluyorlar” dedi.
- Bu algıdan dolayı sorun çıktı mı?
- Hayır. Ne istediğimi biliyor ve o yolda ilerliyorum. Bunun için kaliteli yaşayıp düşünmem gerekiyor.
- Maddi mi yoksa manevi kalitede mi öncelik?
- Önceliğim hiçbir zaman para olmadı, maddiyat değil maneviyattan söz ediyorum tabii ki.

Konser projesi olarak yola çıktık

İSTANBUL FLAMENKO 5’LİSİ

İlk etapta tamamen konser amaçlı bir çalışmaydı. Sonra baktık ki ortaya gerçekten sıcak ve müzikalitesi yüksek bir iş çıktı. Zara’nın da bizim gibi bu konseptin bir albüm projesine dönüşmesi isteğiyle Zara&İstanbul Flamenko 5’lisi böyle bir proje üretti. Öyle bir şey yapmalıydık ki türkü bilgisine ve donanımına sahip biri dinlediğinde onu rahatsız etmesin.

ÇOK NEŞELİ BİR EVİMİZ VAR

- Kısa bir süre önce Başbakan’ın eski danışmanı ve gazeteci Akif Beki’yle evlendiniz...
- Sanatıma çok büyük desteği var. Böyle bir destek görmeniz çok önemli. Ama albümü konuşuyorduk, aile hayatımın bu röportajın bir parçası olmasını istemem.
- Yine de biraz konuşalım. Nasıl tanıştınız?
- Özel bir davette.
- Şarkılarınızı dinler mi?
- Aksi mümkün mü? Tabii ki dinler, hem de büyük bir keyifle. Zaten müzik zevklerimiz örtüşüyor.
- Gazeteciliğinden dolayı “Şunu söyleme” diye sizi uyarır mı?
- Bunu hiç yaşamadık. Beni çok iyi tanıyor. Neyi söyleyip söylemeyeceğimi çok iyi biliyor. İkimiz de şimdiye kadar böyle bir şeye ihtiyaç duymadık.
- Evde sürekli siyaset ve iş konuşuyor gibi bir havanız var...
- Bu havayı bizden aldığınıza emin misiniz? Siyaset de, gündem de, iş de konuşuyoruz ama hepsi bundan ibaret değil. İkimiz de hayattan ne istediğimizi, nasıl keyif alınacağını biliyoruz. Halimizden gayet memnunuz. Çok neşeli bir evimiz var. Geriye ne kalıyor?
- Ne kalıyor?
- Kederiyle, sevinciyle hayat bir bütün. Hüzün de bizim için, neşe de... Aslolan kalp huzuru.
- Çok âşıksınız sanırım...
- Nereden anladınız?
- Gözlerinizden. Akif Bey’den bahsederken içleri parlıyor...
- Ne mutlu bana. Sevmek çok değerli bir duygu ve herkese nasip olmaz.
- Akif Bey sizi nasıl kandırdı?
- Kandırmayarak etkiledi! Bazı şeyler hissedilir, yaşanır anlatılmaz. Her duygu dile gelmez yani.
- Çocuk istiyor musunuz?
- Kim istemez! Fakat bu aile mevzularına fazla mı daldık ne?