Ah Amerika, vah Amerika

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Yakın zamana kadar her konuda Amerika'ya söverlerdi. Amerika var ya, bunların can düşmanıydı! Ya da öyle gösterirlerdi!.. Çünkü mollaların İran'ı, Amerika'yı ‘‘şeytan’’ ilan etmişti.

Eh, bu durumda bizim Refah'ın da aynı duyguyu paylaşması çok doğaldı.

Dikkat ediniz, son zamanlarda Amerika'ya sövmeyi durdurdular.

Ne oldu yav böyle? Hayırdır inşallah!.. Ne oldu da Amerika karşısında suspus oluverdiniz?..

Çünkü efendim, Amerika Refah'ın kapatılmasını istemiyor.

Bunu açıktan söylüyorlar. Hatta Mesut Yılmaz'a bile resmen tebligatta bulundular... ‘‘Sakın kapatmayın’’ dediler.

Türkiye'ye bu saygısızlığı yaptılar. Hem de Refah için yaptılar.

Anayasa Mahkemesi tarafından çok yakında verilecek olan karar sadece bizdeki din tüccarlarının değil, aynı zamanda bu küstah Amerika'nın da suratında patlayacak.

***

Bazı atasözlerimiz çok ünlü ve anlamlıdır:

‘‘Ne oldum deme, ne olacağım de.’’

‘‘Büyük lokma ye, büyük konuşma.’’

Bizim anlı şanlı Refah'ın durumu, işte bu atasözlerimizi anımsatıyor. Kim derdi ki, gün gelecek ve bizim Hocaefendi'nin partisi Amerika'nın şemsiyesi altına girecek!..

Vah, vah, vah, vah!

Şimdi ben bu din kardeşlerimin yerinde olsam, yeni kurduğum Fazilet isimli partiye ve bundan sonra kuracağım faziletli faziletsiz diğer partilere, çok anlamlı bir amblem bulurum.

Örneğin Fazilet'in amblemi şöyle olabilir:

Üzerinde Amerikan bayrağı olan bir şemsiye, Refah'ın amblemi olan başağın üzerine açılmış.

Yani başak, Amerika'nın şemsiyesi, koruması, kollaması, himayesi altına girmiş!

Muhteşem olur. Hem muhteşem, hem de gerçekçi olur!

***

İşin Tansu boyutu ise biraz daha farklı. Tansu'nun kaderi, Refah'tan bir yerde ayrılıyor.

Anayasa Mahkemesi yakında Refah'ı kapatacak gibi görünüyor.

Aynı mahkeme, yakın bir gelecekte Tansu'yu Yüce Divan sıfatıyla yargılayacak.

Tansu ilk aşamada, dolandırıcı Selçuk Parsadan'a kaptırdığı örtülü ödenek parasının hesabını yargı önünde verecek...

Ve çok büyük olasılıkla ceza alıp siyaset sahnesinden silinecek.

Tansu bu yüzden çok korkuyor. Eli ayağına dolaşıyor.

Şimdi DYP olarak yeni bir yasa teklifi hazırlıyorlar. Özetle şöyle:

‘‘Mahkemeler sona erinceye kadar basın tarafından izlenmeyecek. Yargı kesin kararını vermeden, basında bu konuda haber ve yorum yazılması suç olacak.’’

Çok güzel! O takdirde, Tansu'nun yargılanması bitinceye kadar, biz de sizlere her gün anılarımızı, yazarız, hatıra defterlerimizin gizli kalmış yönlerini bu sütunlardan açıklarız!

Hatta bazıları gibi aşk şiirleri, Melek Hanım muhabbeti vesaire kakalarız!

***

Tansu yanındakilere ısrarla bir şey söylüyor:

‘‘Yargılanmaktan korkmuyorum. Ama benim onurumla oynayacaklar...’’

Yargılanmaktan elbette korkuyor... Çünkü başına gelecekleri biliyor.

Ama öbür konuyu hiç merak etmesin. Onuru olan insanların onuruyla hiç kimse oynamaz. Yeter ki, kendi onuruna kendi sahip çıkmayı bilsin.

İnsanların onuru, ille de mahkeme aşamasında akla gelmez. Onur, sürekli bir kavramdır. Yaşamın her dakikası için geçerlidir.

Eğer bir insan onurdan yoksunsa, bütün ömrü katakulli, üçkâğıt ve malı götürmek üzerine kurulmuşsa, onun onuru zaten yoktur.

Olmayan bir şeyle oynamak ise kimsenin aklına gelmez.

***

Bayan Tansu dün bir basın toplantısı düzenledi. Parti olarak bir muhtıra kaleme almışlar. Bunu okudu. Aynı metni TBMM Başkanlığı ile Genelkurmay'a da göndermişler.

Meclis'i bilemem ama Genelkurmay bu metni alınca herhalde korkmuş ve paniğe kapılmıştır. Belki de Tansu'ya ‘‘Biz ettik sen etme’’ diye haber göndermiştir!

Zaten dün bize gelen bilgilere göre Genelkurmay allak bullak olmuş, Tansu'nun muhtırasını alınca ortalık birbirine girmiş!

Yurdun dört bir yanındaki askeri birliklerde de bozgun havası yaşanıyormuş!

Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları ve çok sayıda komutan, istifa etmişler!

Allah hepimizi Tansu'nun muhtıralarından korusun. Amin!

***

Efendim ne diyor Tansu bu muhtırada?

‘‘Refah Partisi kapatılmasın’’ diyor. Refah'ı kapatmak tarih önünde suç olurmuş, bunun hesabını hiç kimse veremezmiş. Sonra da, isim vermeden ordumuzu eleştiriyor.

Allah Allah çok ilginç!

Peki ama bundan kısa süre önce Refah hakkında ağzına geleni söyleyen, bu partinin PKK'dan beter olduğunu, bölücülük yaptığını savunan aynı Tansu değil miydi?

Bunlar için ‘‘Şerefsiz milliyetsizler’’ diyen kimdi?

Yoksa biz mi yanlış anımsıyoruz?

Vallahi yine kafam karıştı!

Şu bizim arşivde bir tarama yapayım da, yarınki yazımda bu lafları birazcık gündeme getireyim!

Hiçbir şeye yanmıyorum. Ama Türkiye'yi bir zamanlar bunların, Tansu'ların, Hocaefendi'lerin yönettiğine yanıyorum.

Vah yazık sana Türkiye!

Yazarın Tüm Yazıları