Afganistan'a yardımdan Türkiye'ye düşen pay

AFGANİSTAN'ın geleceğine ilişkin en önemli toplantılardan biri bugün Washington'da ABD'nin ev sahipliğinde açılıyor.Taliban sonrası dönemde Afganistan'ın yeniden inşası ve bu ülkeye yapılacak teknik ve insani yardımların eşgüdümünün görüşüleceği konferansa ABD, Türkiye, Almanya, İngiltere, İtalya, Fransa, Rusya, Kanada, Suudi Arabistan olmak üzere toplam 9 ülke katılıyor. Konferansa, ayrıca Birleşmiş Milletler, AB Komisyonu, İslam Konferansı ve Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşlar da davetli.Toplantı, Afganistan'ın Taliban sonrası dönemde yeniden imarında uluslararası camianın girişeceği işbirliğinin kurumsal çerçevesini çizmeyi amaçlıyor. Bu haliyle Dayton Antlaşması'ndan sonra Bosna'nın imarı, daha sonra da Kosova için oluşturulan kurumsal mekanizmaların bir benzerinin Afganistan için de kurulması şaşırtıcı olmayacak. * * *Oluşturulacak mekanizmayı, muhtemelen bu ülkeye yüklü bir yardım seferberliğini gerçekleştirmek üzere konferansa katılan devlet ve uluslararası kuruluşların yapacakları parasal taahhüt tamamlayacaktır. Kurulacak organizasyon, ilk aşamada 25 yıldır ya işgal ya da iç savaş altında tam bir harabeye dönüşen Afganistan'da altyapı ve temel hizmetler alanındaki acil ihtiyaçları tespit edecektir.İkinci aşamada ise yardım fonunun kaynakları kullanılarak, ülkede süratli bir imar ve inşaat faaliyetine girişilecektir. Bosna için yapılan organizasyonda toplam 5.1 milyar dolar, Kosova için ise 1.1. milyar dolarlık taahhüt sağlanmıştı. Afganistan için taahhüt edilecek miktarın bu rakamların üstüne çıkacağı tahmin edilebilir.Söz konusu yardım çabası, reel politiğin acımasız hesapları içinde bu ülkede oynadıkları rol ya da sergiledikleri kayıtsızlıkla Afganistan'ın bugünkü haline gelmesinde sorumluluğu olan aktörlerin en azından geçmişteki günahlarıyla hesaplaşabilmeleri açısından değerli bir fırsat sağlıyor.* * *Türkiye'nin Washington konferansına davet edilmiş olması, Afganistan denklemindeki en önemli aktörlerden biri olarak kabul edildiğini göstermesi bakımından kuşkusuz önem taşıyor.Kendisi tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birinden geçmekte olan Türkiye'nin bu organizasyonda mali yükümlülük altına girmesinin imkánsızlığı ortada.Ancak, Türkiye bu organizasyon çerçevesinde başlatılacak olan milyarlarca dolarlık imar faaliyetinden özellikle müteahhitlik alanındaki tecrübe ve teknik birikimiyle önemli bir pay alabilir.Afganistan fonu, 11 Eylül saldırısı sonucu istikrar programı sekteye uğrayan ve ek kaynak için IMF'nin kapısını çalmak zorunda kalan Türkiye'nin ekonomisini canlandırabilmesi bakımından önemli bir imkán yaratabilir.Türkiye'nin, ABD'den, bu fonun kullanımında kendisine müzahir davranılmasını istemekle kaybedeceği bir şey yoktur.
Yazarın Tüm Yazıları