ADSL'de ikinci yükseltme dalgası

Güncelleme Tarihi:

ADSLde ikinci yükseltme dalgası
Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2005 00:00

Türk Telekom'dan henüz kesinleşmemiş güzel bir haber var. ADSL'de en düşük hız 256 Kbps'den 512 Kbps'ye çıkartılacak. Üstelik bugün benim kullandığım gibi 256 Kbps'ye ayda 49 YTL ödeyenler, aynı ücreti ödemeye devam edip iki kat hıza kavuşacak. Aynı zamanda bu gelişme, 512 Kbps'ye 99 YTL ödeyenlerin de bu yüksek hıza 49 YTL ödeyecekler. Türk Telekom yetkilileri konunun henüz Telekomünikasyon Kurumu'na yansımadığını ve gerekli düzenlemelerin yapılmadığını söylese de çok güzel haberler değil mi? Hani çifler arasında geçen "mutluluğumuz bozulacak diye çok korkuyorum" klişesi vardır ya, o geliyor aklıma. Sakın ha Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım'ın bu müjdeli haberi "1 Nisan Şakası" olmasın?Türk Telekom ADSL'de en düşük hızı 256 Kbps'den 512 Kbps'ye yükseltmeye hazırlanıyor. Konuyla ilgili olanlar hatırlayacaktır; Ekim 2004'te Türk Telekom, ADSL kullanıcılarını çok sevindiren bir çalışma yaparak en düşük hız olan 128 Kbps'yi 256'ya ve aynı fiyat karşılığında yükseltmişti. Şimdi bu uygulamanın tekrar edileceği açıklanıyor. Türkiye'ye yakışacak bir girişim elbette. Tüketicilere aylık 49 YTL ücret karşılığında 512 Kbps gibi hiç de fena olmayan bir bant genişliğinin sunulması büyük bir 'artı'. Fakat şeytan mı dürtüyor nedir, yine de böyle şeylerin Türk filmlerindeki gibi 'her şeye rağmen mutlu son' halinde gelişeceğine inanamıyor şu deli gönül. Ulaştırma Bakanı açıklamış ve eklemiş: "Havayolu taşımacılığında kullandığımız'Türkiye uçuyor' sloganını İnternet'e de uyarlayacağız. Herkesi bilgisayarla tanıştıracağız. Daha önce herkesi uçurduk, şimdi de bilgisayarla donatıp, dünyaya açacağız". Hatırlanacak olursa Ekim 2004'teki tarife değişikliklerine önce herkes sevinmişti fakat Türkiye İnternet'ine bu gülün dikeni de batmıştı birkaç defa; çöküş, yavaşlama ve hizmet eksikliği olarak. Belki yoğurdu üfleyerek yemek gibi olacak bu. Fakat benim gördüğüm bu yoğurt kasesinden buram buram duman tütüyor. Daha iki ay önceydi hatırlayalım, denizin buz gibi sularından gelen fiber kablo kopmuş ve 10 günü aşan bir arıza ile İnternet'imiz sarsılmıştı. Tamam bununla tarife değişikliğinin bir alakası yok denebilir. Fakat sonrasında ve öncesinde yaşanan router arızaları ve DNS sunucularındaki tuhaflıklar nedeniyle İnternet kullanıcısı elindeki 256 Kbps hızı bile dial-up kalitesinde kullanabilmişti ancak. Eldeki sınırlı kapasiteyi bol keseden dağıtmadan önce mutlaka gerekli hesaplamalar yapılıyordur. Öğretmen bilgisayarı örnek modelBir başka Hisseli Harihalar Kumpanyası vakası olan "Öğretmenlere dizüstü bilgisayar" kampanyasına benzer kampanyalar düzenleyeceklerini de söylüyor Sayın Ulaştırma Bakanı. Aman diyorum sayın bakanım. Daha baştan yanlış olan bir kampanyaya heveslenmemek lazım. TÜBİTAK tarafından üretilen ve hazır durumda bulunan Türk işletim sistemi "Pardus" hiç hesaba bile katılmadan kafadan (İngilizce default anlamında) Microsoft işletim sisteminin ve ofis yazılımlarının tercih edilmesi büyük bir muammadır. Yarın öbür gün Microsoft "efendim biz artık önceki versiyonlara destek vermiyoruz, buyrun size Longhorn, buyrun size 64 bit işletim sistemi" derse ve bizim pek bilişgen karar vericilerimiz "fakat bizim bilgisayarlarımız desteklemiyor donanım olarak" karşılığını verirse işte o zaman yandığımızın resmidir. Varın sizi hesaplayın yazılıma ve donanıma tekrardan dökülecek milyon dolarları. "Öğretmenden satılık dizüstü bilgisayar" başlıklı ilanlar da patlayacaktır böyle bir durumda. Yazık ki ne yazık...Umalım ki yaşananlardan ders alınır ve yeni yanlışlara sürüklenmeden ülkemizin değerleri korunabilir. Türk bilişimcisi, açık kaynak kodlu işletim sistemini yapabilme gücündedir. Tamamen bedava dağıtılan ve son derece güvenli yazılımlar varken, milyonlarca doların "sokağa atılması" anlaşılır gibi değil. CHP Uşak Milletvekili Osman Coşkunoğlu bu konuda büyük duyarlılık göstererek oldukça TBMM'ye kapsamlı soru önergeleri sundu. Fakat ses seda yok. Coşkunoğlu'nun henüz cevaplanmayan soru önergelerinde, "Bill Gates'in ziyareti öncesinde, sırasında veya sonrasında kendisiyle veya Microsoft şirketi temsilcileriyle sözlü veya yazılı bir anlaşma veya işbirliği protokolü yapıldı mı? Yapıldıysa içeriği nedir?" sorusu da yer aldı. Orta ve uzun vadede ulusal güvenliğimiz ve ekonomik çıkarlarımız açısından sakıncalar taşıyan bir tercihi peşin hükümle vermek, çocuklarımızı tek tip ve geliştirilemeyen bir işletim sistemine makkum etmek kimsenin "görevi" olamaz. Önce abone sonra kapasiteUlaştırma Bakanı'mızın Radikal gazetesine yansıyan açıklamalarına göre, Türk Telekom'un, bu yılın sonuna kadar 2.2 milyon ADSL abonesine ulaşmak gibi bir hedefi var. 2004'ün hedefi 1 milyondu, yarısına bile erişilemedi. Bakalım bu hedef tutacak mı. Eğer Telekom'un hedefi tutarsa, yüzde 382 gibi devasa bir artış yaşanmış olacak. "Peki bu kadar aboneyi hangi altyapı taşıyacak" diye düşünürken tekrar kulağımızı Sayın Binali Yıldırım'a veriyoruz: "Yurtdışı İnternet çıkış kapasitesi 45.4 Gbps'e çıkartılacak!" Bakın buraya yazıyorum ve önümüzdeki aylarda tekrar bu konu açılacak. Daha önce de pek çok söz verildi kapasite artırımı konusunda. Umalım ki bu sefer gerçekleşsin bu sözler. Kullanıcılara 512 Kbps müjdesinin de hayırlara vesile olmasını diliyorum. Hızlı, kesintisiz ve ucuz İnternet herkesin hakkı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!