Adına nevruz denen bayram

21-23 Mart, güneşin Koç Burcu’na girdiği, yani baharın geldiği günler Bahar Bayramı’dır...

Haberin Devamı

Bu jeofizik olay, tarihin karanlıklarından günümüze kadar tüm kıtalarda ve toplumlarda, yöreye uygun âdet ve şartlarda, masallara, yerel söylence bilimlere göre kutlanmış ve kutlanmaktadır.

Asya’da, atalarımız bu bayramı Ergenekon destanıyla özdeşleştirmişler ve ona Ergenekon Bayramı demişlerdir. Fakat, ilerki yüzyıllarda İslamiyet’e geçişle söylence-bilimimiz terk edilmiş ve ona Sultan Nevruz adı verilmiştir.

Bilindiği gibi Acemce olan nev-ruz, 'yeni gün' demektir. Bu adlandırmadan faydalanan İranlılar, bu bayramın İran kökenli olduğunu iddia etmek hakkını kendilerinde bulmuşlardır.

İran kültür tarihinde bu konuda var olan çeşitli 'rivayetler'den en çok kabul edileni şudur:

İran şahı Cemşit Mazenderan, ormanlarda tavşan avına çıktığında bir zehirli yılan görerek ona ok atmıştır... Ok, yılanın bulunduğu kayalara çarparak bir kıvılcım çıkmasına neden olmuş, kıvılcım otları tutuşmuş, ateşi ilk defa gören İranlılar korku ile ateşe secde etmişler ve onu kutsal saymışlardır. Bundan sonra da ateşin kalıcı olması için ateş-gedeler, ateş kuleleri yapmışlar, ateşin kutsallığı devamında Ahuramazda ve sonradan da Zerdüşt dininin geleneği haline dönüşmüştür. (Pof. A. Çay, TKAE, 1985)

ERGENEKON TARİHİ

Ateşin kutsal sayılması, insanoğlunun, taş döneminin karanlıklarında, yaşamın devamını sağladığı için en kutsal icatlarının ilkleri arasındadır.

Orta Asya’dan gelen bir büyük göç dalgasının ve Orta Asya kültürünün (henüz Türk değil) 35 binlerde Hindistan’a indiğini, 13 binlerde Orta Asya’dan Doğu Anadolu'ya gelen göçmen (göçebe değil) atalarımızın, Anadolu içlerine ve Mezopotamya’ya yayılışı (Prof.A.Erzen, TTK, 1984) 11 binlerde gene İran yaylası yoluyla Mezopotamya’ya uzanan bilinmeyen kişilerin (!) göçü (Cemşit Bender, Kürt Tarih ve Uygarlığı 1991)...

Daha yakın zamanda, 7-6 binlerde, kuraklık nedeniyle bu kere, Qurgan Halkı göçlerinin İran yaylasına indiğini ve oradan İndüs vadisine yerleştiğini görüyoruz (A.Martinet, d.Steppes aux Oceans, Payot, Paris,1986); Qurgan halkı adı verilen halkın atalarımız olduğunu söylemeye gerek yok... Hemen, yüzyılları atlayıp Ergenekon’un tarihini tespit etmeye çabalayalım, verilen tarih büyük çoğunlukla -1400-1300'dür.

Haberin Devamı

Part (Farisi) kültürünün doğuş tarihi ise -700'dür. Ve bu kültürün kökeninde, bilinmeyen bir dilin ve kültürün(!) bulunduğu son araştırmalarla ortaya konmuştur. (Doss.Archeo. No. 271/)

BATILI TARİHÇİLERİN BİLGİSİZLİĞİ

İran masalındaki Ateş ve Yılan motifini doğrudan ön-ata kültürüne bağlayabiliriz; ateş motifini ateş kültü olarak, ön-atalarımızın politik-sosyal organizasyonun temelinde görürüz.

Yılan motifini ise Tanrı'nın, bereketini, yeryüzüne güneş ışınlarını temsilen yılan şeklinde gönderdiğini, Kazakistan’ın Tamgalı vadisindeki Kutsama Töreni adıyla kayaya işlenmiş olarak görürüz, tarihi -8 bindir. (Ön-Türk Uygarlığı cilt 1A, H. Tarcan/K. Mirşan).

Kutsama töreni ise 7 kişinin halay çekmesiyle ifade edilmiştir. Halay’ı, günümüzdeki oynanan şekliyle, 'baştutgan kişi’nin elinde mendili ile görmekteyiz.

Bu bayram, yalnız Türk dünyasında değil, bu bayramı benimsemiş olan halkların hep birlikte kutladıkları bir barış ve neşe bayramı olmalıdır. Ve de... Türkçe bilmeden, Türk tarihi ve Ortadoğu tarihi yazan Batılı tarihçilerin, bu konudaki bilgisizliklerini yakıştırmalarla örtmeye çalışmalarına ve politikanın alçak oyunlarına cesaret etmelerine izin verilmemelidir.

Halûk TARCAN

GÜNÜN ANLAMI

"HER milletin kendine mahsus gelenekleri, kendine mahsus adetleri, kendine göre milli hususiyetleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin taklitçisi olmamalıdır. Çünkü böyle bir millet ne taklit ettiği milletin aynı olabilir, ne de kendi milliyeti içinde kalabilir."

Haberin Devamı

(Gazi Mustafa Kemal Atatürk-1923)

Topbaş, suda bir gün tehlike var derken ertesi gün yok diyor

İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş önceki gün

"Biz şu anda gelecek yılın rezervlerini kullanıyoruz" diyor. Dün ise ne olduysa "Bizim su diye bir problemimiz yok kesinlikle..." demek durumunda kalıyor.

Aynı şeyleri Enerji Bakanı Hilmi Güler de söylüyor.

Ankara ve Bursa dışında bir su sıkıntısı yaşanmadığını savunarak "Su konusunda panik yapmaya gerek yok" diyor.

Peki yağmur yağmazken, gölet ve barajların seviyesi şimdiden gözle görülür şekilde azalmışken, aylardır bu köşeden 'su tasarrufu' yapılması çağrısında bulunuyorduk. Tehlike çanları çalmaya başladı; daha yeni 'tasarruf' sözcüğü kullanılmaya başlandı ama yarım ağızla yapılıyor bunlar.

Cumhurbaşkanı seçimleri öncesinde AKP 'gerilim' oluşmaması için pek çok faaliyeti askıya alırken, suda tehlike canları çalmaya başlarken, AKP su kıtlığını gözden kaçırmak mı istiyor?

Haberin Devamı

PANO

- ANTALYA Akdeniz Üniversitesi Atatürk Konferans Salonu'nda cuma günü 13.00'te 'Türkiye'nin 2007 Sonunda Siyasi Fotografı Nasıl Olacak?' başlıklı panelde Prof. Alper Demirtaş (sunuş), Turan Çömez (AKP), Onur Öymen (CHP), Ahmet Tan (DSP) ve Mehmet Şandır konuşacaklar.

- SÜLEYMAN Demirel, 'Dünya Su Günü' nedeniyle yarın 10.00'da Ankara Dedemen Oteli'nde 'Su ve Küresel Isınma' konulu panelde konuşacak.

- AKBİL yine piyasadan çekildi. İETT'ye mail attım, telefon bıraktım, ses yok. Burnuma pis kokular geliyor. Daha önce kaldırılan şoförlerin AKBİL basma olayı tekrar başladı. Her İETT şoföründe Akbil var, piyasada yok. Bu önemli bir olay bence.

Nedim SARIALİOĞLU

- ÇEKÜL Başkanı Prof. Metin Sözen'den:Danışma Kurulu toplantımız 1 nisanda Beşiktaş Kültür Merkezi'nde. 0212-251 54 44.

Büyükşehir'de yeni imar rantları

BÜYÜKŞEHİR Belediyesi mart ayı toplantılarında yine milyon dolarlık rantlar dağıtılmış.

Yeşil alanlar gitmiş, yoğunluklar ve yüksek katlar verilmiş; plan değişiklikleri (tadilatlar) yapılmış...

Bize dosya numaralarını ilettiler.

Ve şunu dediler:

"Merak eden Büyükşehir Meclis zabıtlarından bulabilir... Bunların hangi isimler olduklarını öğrenebilirler"

Bilgiler şöyle:

- Halkalı 577 ada, 1 parsel, rapor no: 373 2007/854

- Beşiktaş 17 ada, 146 parsel, rapor no: 279, dosya no: 884

- Beşiktaş Ortaköy 381 ada, 61-63 parseller, rapor no: 380, dosya no: 2007/888, 19 dönüm.

- Pendik 845 ada, 58 parsel, rapor no: 383, dosya no: 1649

(Oteller, akaryakıt istasyonları, konutlar, daha neler neler...)

İstanbul, imar rantı ekonomisi ile nereye kadar gidecek beyler?

 İyi yetişmiş nesiller için '7 çok geç'

ANNE Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV)’nın 2 Mart 2005'de başlattığı okul öncesi eğitim kampanyası '7 Çok Geç' in ikinci dönemini başlatıyor.

Haberin Devamı

Vakıf 14 yıldır okul öncesi ve yetişkin eğitimi konularında eğitim veriyor.

0-6 yaş dönemi; çocukların en hızlı geliştiği, büyüdüğü ve çevresinden çok etkilendiği bir dönem. Okul öncesindeki bu yaşlarda; çocukların yaşadığı deneyimler, tecrübeler, etkileşim içinde bulunduğu kişiler ve ortamlar, onun gelişimi ve büyümesi için belirleyici oluyor ve bu dönemdeki eğitim eksikliğinin telafisi oldukça güç.

AÇEV, '7 Çok Geç'in ikinci dönemiyle ilgili bir de site hazırladı. www.7cokgec.org

Vakıf ayrıca, gezici eğitim seminerleri yapmayı, anne ve çocuklarla sanat atölyeleri düzenlemeyi, illerde bilgilendirici faaliyetler düzenlemeyi hedefliyor.

Anne-babalar siteyi ziyaret ederek; hamilelik süreci, çocuklarının ilk 6 yaşındaki gelişimi konularda bilgi alıp, sorularına cevap bulabilirler. Ailelerin yanısıra eğitimciler de; gelişimlerinde önemli rol oynadıkları çocuklara destek olacak bilgilere ulaşabilirler.

Dava açılan İETT arsası bugün nasıl satılacak

BELEDİYE yetkililerinin, 19 mart tarihli radikal gazetesinde yer alan, levent ’teki iett garaj alanı ile ilgili, 'Arsanın imar durumunun iptaline yönelik bir dava açmak artık mümkün değil. çünkü arsanın imar durumu bir ay askıda kaldıktan sonra kesinleşti ve itiraz eden olmadı. bu nedenle arsayı satın alan hukuki sorunla karşılaşmadan projesini yapıp yatırımını başlatabilecek' (19.3.2007) açıklaması gerçek dışıdır.

Haberin Devamı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bugün satacağık Levent’teki 'İETT garaj alanı' ile ilgili plan tadilatının iptali istemiyle, Belediye Başkanlığına karşı açmış olduğumuz dava İstanbul 7. İdare Mahkemesinde sürmektedir.

iett garaj alanına ilişkin 19.05.2006 tasdik tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planı tadilatı 07.07.2006 tarihinde istanbul büyükşehir belediyesi ’nde askıya çıkarılmış; mimarlar odası istanbul büyükkent şubesi olarak 04.08.2006 tarih ve 26.06.6573 sayılı dilekçe ile bu plan tadilatına itiraz edilmiş; dilekçemizin cevaplanmayarak itirazımızın zımnen reddedilmesi üzerine de, 04.12.2006 tarihinde plan iptal davası açılmıştır.

İstanbul büyükşehir belediyesi yetkililerinin bu gelişmelerden haberdar olmamaları düşünülemeyeceğine göre, medyada yer alan bu gerçek dışı açıklamaların amaç ve hedefi nedir?... bu açıklamaları yapan büyükşehir belediyesi yetkililerinin bu soruyu da yanıtlamalarını bekliyoruz.

Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

İHALE NEREDE

İETT arsasının satışının ihalesi bugün Büyükşehir Belediyesi'nin yanındaki (eski nikah dairesi)

Büyükşehir'in Spor Müdürlüğü'nde yapılacak.

Bina dün badana boyadan geçirildi. Çevresi yenilendi ve ağaçlardikildi.

Alevilik Atatürkçülüktür

LAİK demokratik Atatürk Cumhuriyeti'nin tescilli düşmanı bir köktendinci akım, Fethullahçılık, Aleviliğe merak sarmış; güdümlerindeki bir vakıf aracılığıyla Türkiye Aleviliğini tanımlamaya kalkışmış. Gülünç, acınası ve hadbilmezce bir adım bu. Alevi bir yurttaş olarak tüm varlığımla kınıyor ve diyorum ki: Aleviliğin Alevilerce belirlenmiş temel bir tanımlanış öğesi ''Atatürkçülük''tür. Alevi İslam inanışını benimseyeniyle, çokça dindar olmasa da hümanist Alevi düşünüşüne sıkı sıkı bağlı olanıyla milyonlarca Alevi için temel ölçüt budur. Şeriatçı rejim karanlığını ülkemize getirme düşü kuranlarla Alevilerin işi olmaz! Kimi yolunu şaşırmış, üstelik 'araştırmacılık' sanı da bulunan Alevi yurttaşın aykırı tutumları hiçbir şey ifade etmiyor. Onlara ancak, eski dille 'reha' (kurtulma, doğruyu bulma) diliyorum... Son olarak basın yayın organlarımızdan bir dileğim olacak: Aleviler için 'cemaat' terimini kullanmamaya lütfen özen gösterin. Tarihsel ve sosyolojik açıdan temelinden yanlış bir yakıştırma bu: Hem, milyonlarca (belki 25 milyon kadar) insanı nasıl 'cemaat' yapabilirsiniz?

Aziz Naci DOĞAN 0212-466 46 26

Erzurum üzerine yanıt

"Yalçın Bey... Erzurumla ilgili yazılarınız arasında bir Engin Başçı imzasıyla da bir görüş çıktı.

Bu kişi, benim sözlerimi iyi dinlememiş. Ben kendisiyle sohbetimde "Göreceksiniz Ahmet Başkanımın çalışmalarıyla Erzurum Türk kenti olacak" diye bir ifade kullanmadım.

Böyle bir saçmalık olabilir mi?

Erzurum, Türkler’in Anadolu’ya girdikten hemen sonra fethettikleri ilk büyük şehirlerden biridir. Erzurum Türk kentidir ve bu böyle kalacaktır.

Şunu izah etmeye çalıştım kendilerine;

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Küçükler, Erzurum’da tarihi eserlere ayrı bir önem veriyor ve Türk'ün bu topraklardaki mührü niteliğindeki eserleri gün yüzüne çıkarıyor. Çünkü bu eserler, çarpık yapılaşmadan fark edilmeyecek bir durumdaydı.

Arkadaşıma, sohbetleri daha dikkatli dinlemesini öneriyorum. Zira kendileri, gözde bir kuruluşumuzun muhabiridir.

Sayıl NARMANLIOĞLU-ERZURUM

Yazarın Tüm Yazıları