Ablamı üzmeyin

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Tansu ablamın başına bugünlerde kötü şeyler geliyor. ‘‘Şerefsiz onbaşı’’ lafı biricik güzel ablamın başına dert açıyor. Ben onu çok severim, üzülmesini istemem. Yetenekli, nitelikli, iş bitirici, ağzından çıkanı kulağı duyan bir büyüğümüzdür.

Güneş Taner düzeyinde sihirbazdır. Bir ‘‘okus pokus’’ demekle Güneş abim elindeki ipi metal parçasına dönüştürüyor, Elindeki Türk lirası dolar, Japon yeni İsviçre frangı oluyor.

Çok iyi numaralar yapıyor. Zaten kamuoyu da bu yüzden ona bayılıyor!

Tansu ablam ise babasından 1970'li yıllarda kalan 400 küsur bin lira parayı, aradan 20 yıl bile geçmeden trilyona ulaştırmayı başarıyor. Tabii ki bu işte kendisine Özer abim yardımcı oluyor.

Sonra anası vefat ettiğinde, bir zamanlar kirasını bile ödeyemediği için icraya verilen kadıncağızın yastık altından, inanılmaz bir servet çıkıyor.

Dolar, mark, altın...

Okus pokus, okus pokus!

Ablam-eniştem ikilisi, sihirbazlık piyasasında Güneş'in ipliğini pazara çıkarır. Onu suya götürür, susuz getirir.

***

Ablam geçmişte yaşını küçültmüş. Emekli Sandığı kayıtlarına göre aslında 1943 doğumlu. Demek ki 55 yaşına gelmiş.

Ama kendine iyi bakıyor. Cilt iğnelerini zamanında yaptırıyor, ilaçlarını düzenli alıyor. Böylece gençliğini ve tazeliğini koruyor. Zaten bunlarda bir aksama olduğunda, hemen fark ediliyor.

Tehlikeli yaşlarda. Onu üzmemek gerekir. Fakat bizde üzüyorlar.

Ağzından ‘‘şerefsiz onbaşı’’ lafını ablacığım bir kez kaçırdı diye, ne kadar onbaşı varsa sıraya girip kendisini dava etti. Hepsi de tazminat istiyor. Pek çoğu da, alacağı tazminatı Mehmetçik Vakfı'na bağışlayacağını belirtiyor.

Haydi diyelim ki bu onbaşılar bir densizlik yapıp ablamı mahkemeye verdiler. Ya o mahkemelere ne demeli!

Kayseri ve Ankara Asliye Hukuk Mahkemeleri'nden iki karar çıktı ve iki onbaşı tarafından açılan davalarda, benim güzel ablam tazminata mahkûm oldu. 101 milyon liradan şimdilik elde var 202 milyon!

Yargıtay bu kararları onarsa, işte o zaman yandı gülüm keten helva.

Türkiye'de kaç onbaşı olduğunu bilmiyorum. Acaba 40-50 bin var mıdır?

Şimdi bir düşünün ki, ablamın o saçmaladığı gün askerliğini onbaşı olarak yapmakta olan on binlerce vatan evladı kendisini mahkemeye vermiş ve Yargıtay mahkeme kararlarını onamış...

Onbaşı başına 101 milyon Törkiş lira tazminat geliyor.

Bu kadar parayı Suudi Arabistan Kralı bile ödeyemez be! Ablam nasıl ödesin? Onbaşıların hatırına Amerika'da mal mı satsın?

***

Yoksa bu konuda Genelkurmay'da kurulan Batı Çalışma Grubu mu devreye girdi? Ablamı oradan mı sıkıştırmaya çalışıyorlar?

Şimdi bir düşünsenize, Özer abim Ağır Ceza'da sahtecilikten yargılanıyor. Daha dün duruşması vardı. Tansu ablam örtülü ödenek parasını dolandırıcılara kaptırmış, paçayı kurtarmak için kulis yaptırıyor.

Ailenin malvarlığı dümenleri ayyuka çıkmış, muhteşem ikili iyice sıkışmış.

Onbaşılar tavır koymuş, davalar birbirini izliyor.

Bu durum Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komuta kademesini de mutlaka rahatsız ediyordur!.. Çünkü herkes gibi onların da ablama ve kocasına, yani bu ‘‘saygın’’ aileye çok sıcak baktıkları kesin!

Ben şimdi onların yerinde olsam davacı onbaşılara derhal emir verip ‘‘Geri alın bu davaları’’ derim!

Ablamla kocası yememişler içmemişler, ömür boyu çalışıp ‘‘helal’’ kazanmışlar. Tıpkı Necmettin Bey'in biriktirmiş olduğu 148 kilo altın gibi!

***

Madem Genelkurmay yapmıyor, bendeniz buradan davacı onbaşılara bir mektup göndermek istiyorum:

‘‘Sayın onbaşı kardeşlerim, bu işin şakası kalmadı. Ablam zor durumda. 101 milyon sizi kurtarmaz ama on binlerce 101 milyon bir araya gelirse, ablamla eniştemi vallahi billahi batırır. Sizin hiç aritmetik bilginiz yok mu yav?

Gelin şu davaları geri alın. Karşılığında ablam size, üzerinde ‘‘Şerefli Onbaşı’’ yazan bir plaket versin. Böylece ne şiş yansın ne kebap, vaziyeti kurtaralım.

Bunlar o paraları tırnaklarıyla kazandılar kardeşlerim. O kadar ki, Amerika bunlara vatandaşlık teklif ettiği halde, ellerinin tersiyle ittiler ve Türkiye'ye hizmete koştular.

Sayın onbaşı kardeşlerim, Uçuran Çiller ailesini iflas ettirmekle ne kazanacaksınız? Bakın, ablam demokrasiden yana ne güzel tavırlar alıyor. Daha dün parti genel başkanlarını ziyaret etti. O demokrasi istiyor, siz ondan para istiyorsunuz. Ayıp be!

Yoksa siz demokrasi düşmanı mısınız, servet düşmanı mısınız, nesiniz?

***

Ohhh, ablama karşı görevimi yerine getirdim ve şimdi rahatladım! Göreceksiniz, onbaşılar beni kırmayıp davalarını derhal geri alacaklar. Böylece ablamı ve eniştemi trilyonluk bir yükten kurtarmış olacağım.

Eniştem de bu iyiliğimin altında herhalde kalmaz, üzerinde uygun bir rakam olan bir çeki birkaç gün içinde bana gönderir! Bu rüşvet kapsamına girmez, hediye sayılır.

Ablam gelmiş 55, eniştem gelmiş 63 yaşına... Ve ikisini birden mahkemelerde süründürüyoruz. İkinci vatanları Amerika'da kalsalardı, sanki daha mı iyi olurdu? Sonra biz hangi madene kazma sallardık!

Yapmayalım, Melek Hanım'ın tosunu da çok üzülüyor!

Ablamla enişteme saygılar sunuyorum, ellerinden öpüyorum, hediyemi bekliyorum!













Yazarın Tüm Yazıları