Abdullah Avcı büyük bir avansla işe başladı

MİLLİ Takımlar Teknik Direktörü Abdullah Avcı, 1912 Karşıyaka Derneği’nin konuğuydu. Avcı, Türk futboluna geniş bir perspektiften baktı ve bazı önemli yorumlar getirdi.

Haberin Devamı

Şunu söylemeliyim.
Abdullah Avcı’dan beklenti oldukça yüksek...
Avcı da İzmir’de bunu bir kez daha gördü ve hissetti...
İzmirliler salonu doldurdular ve kendisine açık destek verdiklerini söylediler.
Her başlangıç kendi içinde bir avansı getirir, ama inanıyorum ki, bu seferki biraz daha farklı...
Guus Hiddink’in teknik direktörlüğünü tartışacak halimiz yok. Hiddink kuşkusuz dünyanın en önemli hocalarından biri... Hatta “garantili hoca” diye adı çıkan bir isim... Ama Türkiye’de istediklerini yapamadı. Eminim, zaman tanınsaydı ya da radikal işler yapmasına izin verilseydi belki de durum farklı olabilirdi. Neyse... Hiddink dönemi kapandı ve artık yeni bir hocamız var.
Abdullah Avcı, samimi ve açık sözlü birisi...
Bütün sorulara sansürsüz, net cevaplar verdi, gereksiz bir diplomasi yapmadı. Gerçekleri masaya yatırdı ve kendine göre teşhisleri sıraladı.
Herkes gibi benim de tek dileğim Avcı’nın ve milli takımın başarılı olması...
Çünkü, buna ihtiyacımız var.
Ben sporun sedatif etkisinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Özellikle Türkiye’nin gerilimli günlerinde futbol bir teskin edici, rahatlatıcı rol üstlenmiştir.
Hele bu yıl yaşadıklarımızı düşününce...
Dediğim gibi büyük bir avansla işe başlayınca beklentiler de fazla oluyor.
Türkiye liderler ülkesi, liderlerin yaptıkları çok önemli...
Futbolun da lideri şu an Abdullah Avcı ve futbolseverler olarak da bazı isteklerimiz var.

Haberin Devamı

Milli takımlar teknik direktöründen beklentilerim

BİR sporsever olarak Abdullah Avcı’dan benim isteklerim şunlar örneğin...
* Karşıyaka Göztepe derbisine mutlaka gelmeli... Bu sözde kalmasın ve ocak sonunda yapılacak bu derbiye Milli Takımlar Teknik Direktörü olarak izlesin. Bu çok önemli... Çünkü, yılın ilk devresinde bu derbi ne yazık ki, yeterince kullanılamadı. Süper Lig’in darmadağın olduğu bir dönemde Bank Asya’nın bu derbisi birçok konunun önüne geçilebilirdi. Oysa bu maçta puan hesabı yapıldı, İzmir’in futbol dünyasındaki yeri hiçe sayıldı. Belki Avcı’nın gelişi bunu tersine çevirebilir.
* İzmir’e ve dolayısıyla Ege futboluna olan ilgisini milli takım teknik heyeti devam ettirmeli. Ve bunu hissettirmeli... A takımda futbolcularımız yer almalı, bu bölgenin altyapı potansiyeli değerlendirilmeli.
* Avcı, konuşmasında İzmir’deki stat probleminden bahsetti ve tesislerin milli maç oynamaya yeterli olmadığını söyledi. Bunu bir rapor haline getirip, Futbol Federasyonu’na, Federasyon da Spor Bakanlığı’na acilen iletmeli.

Haberin Devamı

Bu kadar beklemişken en iyisi yapılsın

GENÇLİK ve Spor Bakanı Suat Kılıç, bugün İzmir’de olacak. Kılıç, yerel yöneticilerle de bir araya gelecek ve iki yeni stadın yerlerinin belirlenmesi bekleniyor. Statların Türk Telekom Arena standartlarında olması; ancak tesislerden birinin 40, diğerinin 15 – 20 bin olması isteniyormuş. 15 – 20 binlik, büyük bir ihtimalle Karşıyaka’da yapılması planlanan stat olması gerekir. Yer arandığına göre diğeri de Atatürk Stadı’nın yerine değil, bir başka yere yapılacak. Demek ki, Alsancak da Atatürk de yıkılacak. “Bir şey yapılsın da nasıl yapılırsa yapılsın” şeklinde düşünmüyorum. Aksine, bir şey yapılacaksa, dünya standartlarında ve İzmir’in koşullarına uygun yapılmalı diye düşünenlerdenim. O yüzden ben statlara sadece hafta sonu maçtan maça gidilen yer olarak bakmıyorum. Bugün dünyanın modern statlarında alışveriş merkezleri, aktivite alanları, alternatif spor tesisleri de yapılıyor. İsteniyor ki, spor karşılaşmaları toplumun buluşma yerleri olsun. Genci yaşlısı, kadını erkeği rahatlıkla maça gitsin. Mümkünse maçı izleyen birileri varsa, diğerleri de onları dışarıda farklı aktiviteler içindeyken beklesin... O yüzden bu kadar beklemişken, İzmir’e bir şeyler yapılacaksa bu özellikleri olan statlar yapılsın. Yoksa iki yeni tesis de mevcutlar gibi İzmir sporunun gelişmesine katkıda bulunmaz.

Haberin Devamı

Bu derneği model olarak örnek gösteriyorum

1912 Karşıyaka Derneği, gücünü Türkiye’nin en eski kulüplerinden biri olan Karşıyaka’dan alıyor. Ancak bugüne kadar yaptıklarıyla, kurumsallaşma adına gösterdikleri çabalarla İzmir sporuna örnek bir dernek... Günlük sonuçlarla ilgilenmiyor, geçmişin geleneğini geleceğe taşımak için büyük çabalar gösteriyor. Camia olmanın ne anlama geldiğini hatırlatıyor. Sporun birleştirici yanını öne çıkarıyor. Futbola sadece futbol diye bakmıyor, sporun sosyal alanıyla da ilgileniyor. Altyapıya önem veriyor, elini taşın altına sokuyor. İyi günlerde değil, kötü günlerin de hep birlikte, güçbirliğiyle geçileceğini hatırlatıyor. Kısacası; 1912 Karşıyaka Derneği’ni İzmir sporunun geleceğini tartışanlara örnek gösteriyorum.

Yazarın Tüm Yazıları