88 Dk. oyna ve kaybet
Güncelleme Tarihi:
Bizim Hüsnü Çil hep Hiddink için ‘‘taş kafa’’ der, doğrusu çok haklıymış. Elinde Overmars diye rüzgar gibi bir kanat oyuncusu olacak ve sen bunu 2.yarı oyuna sokacaksın. Yanımda bir İngiliz gazeteci vardı, Overmars'ın oynatılmayışına hayret etti, adam. Aynen şunları söyledi; Arsenal'in İngiltere şampiyonluğunda en büyük katkıyı Overmars verdi, hayret nasıl takımda yok? Evet, nasıl takımda yok?
Yazımın başlığı 88 dk. oyna ve kaybet. İşte futbolun kuralı bu. Eğer ceza sahasının önünü, arkasını iyi kapatıyor, kanatlarda rakibine akıllı pas yapma imkanı vermiyorsan ve tabii şansın da varsa, maçı kazanırsın. Hollanda oyun süresince Hırvatistan kalesi önünde oynadı. Ha gol attı, ha atacak. Kluivert’in 3 tane kaçırdığı gol var ki, inanılır gibi değil. Hele son dakikada yine Kluivert'in ve Seedorf'un 2 metreden kaleye vuramadıkları toplar var ki, bunlar gol olmaz, rakip defans iyi oynar, Suker ve Prosinecki gibi 2 tane süper yıldızının attığı nefis goller varsa bu maçı tabii ki Hırvatistan kazanır. Haa gelelim Suker'in attığı gole. Sol ayağıyla nefis vurdu, bu doğru. Ama kaleci Van der Sar bu çaprazdan gelen topu bizimle beraber seyretti. Hırvatistan defansının göbeğinde oynayan Stimac ve Bilic adeta savaştılar. Kaleci Ladic kötü bir gol yedi. Hollanda'nın en iyi oyuncularından biriydi Zenden, o da Overmars'ın kopyası rüzgar gibi bir oyuncu. Ama dedim ya olmayınca olmuyooor. Hırvatistan fevkalade teknik gücü yüksek ancak fizik gücü eksik futbolculardan kurulu, bu doğru. Prosinecki bitmek üzere, Boban da öyle. Ama Prosinecki'nin o dönüşünü iki rakip defansı nasıl ekarte edişini gördünüz mü? Boban'ın 2. golde nasıl ‘‘al at’’ dercesine Suker'e pası verdiğini izlediniz mi? Hırvatistan, Hollanda'dan daha iyi, güçlü bir takım ve yürekten oynadı, koşan ve koşmayan oyuncularıyla adeta savaştı. Ve üçüncülük madalyalarını da UEFA Başkanı Johansson'un elinden almayı hak ettiler. Bravo onlara.