71 gün, 14 saat, 18 dakika, 33 saniyede tek başına yelkenle devriálem

DENİZCİ bir millet olmadığımızı bir kez anlamış bulunuyorum.Olsaydık geçen hafta yelkenlisiyle tek başına dünyayı turlayan İngiliz Ellen MacArthur’u, kimdir, ne yapmış diye merak ederdik.

28 yaşındaki genç kadının başarısı birkaç gazetede önemsiz bir haber gibi geçiştirildi.

Sadece Vivet Kanetti, Habertürk’teki programında MacArthur’a değindi.

Halbuki bakıyorum da, yabancı dergilerde genç kadın yere göğe sığdırılmıyor.

‘Mavi Yolculuk’ta, bir iki dalga yiyince feleğini şaşıran bendeniz, 1.58 boyundaki bu küçücük kadının tek başına dünyanın tüm okyanuslarını nasıl aştığına hayret ediyorum.

‘Okyanusların Küçük Kraliçesi’ geçtiğimiz kasım ayında yola çıkmış.

Yelkenlisinin adı ‘B&Q Castorama’...

İlk teknesi ‘İduna’yı, okulda yemek fişlerini biriktirerek alan Ellen MacArthur dünya rekoru kırdığı son teknesi yapılırken bizzat başındaymış.

Buna sonra değineceğim, önce genç kadının hikayesi...

UYKU YOK, YEMEK YOK

İngiltere’de, deniz kıyısında bir kasabada dünyaya geliyor.

Teyzesiyle ilk tekne gezisine çıktığında dört yaşında.

Sekizine gelince minik bir lastik bot sahibi...

On sekizinde ise tek başına yelkeniyle İngiltere’yi turlamış durumda.

Yirmisinde kafasında bir şey netleşiyor:

‘Yelkenci olacağım... Hayatımı bununla kazanacağım.’

Ellen MacArthur,
yirmi dördünde yani 2001 yılında ilk kez tek başına dünya turuna çıkıyor. Turu 94 günde bitirip, ikinci oluyor.

Geçtiğimiz kasım ayında yola çıktığında bu kez hedefi birincilik.

Amacı, Fransız Francis Joyon’un bir yıl önce 72 gün, 23 saat ile kırdığı rekoru geride bırakmak.

27 bin mil (deniz mili) katettiği yolculuk boyunca hiçbir uykusu 30 dakikayı geçmemiş.

Kimi zaman yemek yemeye bile vakti olmamış.

‘Yemek sadece hayatta kalmak içindi... Her gün bir gün öncesinden daha kötü olamayacağını söylüyorsunuz kendi kendinize... Oysa her gün bir gün öncesinden beterdi...’

30 metre uzunluğundaki direğe tam üç kez tırmanmak zorunda kalıyor.

Bir keresinde jeneratörde kolundan yaralanıyor.

Peki yelkenlerini şişirip denizin üzerinde sonsuzluğa doğru kaydığında yaşadığı sevinçli anlar?

‘Onlar da vardı ama sanırım acı veren anlar daha fazlaydı...’

8 BİN KİŞİ KARŞILADI

En büyük mutluluk anı, 71 gün, 14 saat, 18 dakika ve 33 saniye sonra İngiltere’nin Falmouth limanına girdiğinde...

Sekiz bin kişi onu karşılamaya gelmiş.

İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth, Başbakan Blair ve Fransa Cumhurbaşkanı Chirac tebrikler yağdırmış.

Kraliçenin kendisini ‘lady’ unvanıyla ödüllendireceğini öğrenmiş.

Falmouth limanında bekleyen annesi ve babasıyla buluşunca ‘Teknem beni korudu’ diyor genç kadın.

Zaten teknesiyle bütünleşmiş.

Düşünün ki, ‘Castorama’ kendi fiziki koşullarına, gücüne göre özel olarak tasarlanmış bir tekne.

21.50 metre boyunda, 8.3 ton ağırlığında ve yelkenleri bir kadının tek başına idare edebileceği türden.

Ellen MacArthur, 72 gün boyunca teknesiyle başbaşa.

Güney Atlantik’te birkaç gün boyunca ona bir albatros kuşu eşlik etmiş o kadar.

Ellen MacArthur’u kıskanmadım desem yalan...

Bizim mavi koylarda terk edilmiş gibi duran ‘Yelkencilik Kulüplerini’, değil tekne üzerinde durmayı, sularda kulaç atmayı beceremeyen milyonlarca çocuğu düşündükçe nasıl üzülüyorum...

Dört bir yanımız denizmiş...

Neye yarar?
Yazarın Tüm Yazıları