5000 kitabı verin ama para istemeyin

ÜNİVERSİTEDE öğrenci iken, vergi ile ilgili ilk kitabım olan “Vergi Uygulamasında Ortalama Kâr Hadleri” adlı kitabı yazmıştım.

Haberin Devamı

Kitap, Gelir Vergisi Kanunu’nun sadece bir maddesinin açıklama ve yorumu ile ilgiliydi ama çok önemli bir maddeydi. O konuda yayınlanmış başka bir kitap da yoktu.

KİTABIN SON AŞAMASI

İlk kitabım olması nedeniyle, kitap basımı, harf karakterleri, puntolar vs. konusunda tecrübem yoktu.
Ancak kitabın basıldığı matbaa, çok kaliteli bir matbaaydı. Matbaadan sorumlu Adil Usta da mesleğini çok iyi bilen birisi olarak, bana yardımcı oluyordu.
Kitabın son aşamasında, Adil Usta dedi ki;
- Bizim patron sizin kitabı incelemiş. Hem tanışmak hem de bir-iki soru sormak istiyormuş.
Bunu duyunca heyecanlandım; “Ne zaman isterseniz ben hazırım” dedim.
Adil Usta ile birlikte patronun odasına girdik.
- Efendim, Ortalama Kâr Hadleri kitabının yazarı ile tanışmak istemiştiniz.
- Tamam bekletme, hemen al içeri.
Adil Usta, hemen yanı başında duran beni göstererek;
- Bu arkadaş efendim..
dedi. Patronun şaşırdığını görünce, anladım ki 20-21 yaşındaki birisi, vergi ile ilgili kitap yazan kişi olamazdı.

İLGİNÇ BİR SÜRPRİZ

Patron o kitabı yazmış olduğuma inanmışa benzemiyordu. Biraz konuştuk, o da benim gibi Çorum’luymuş.
Sonra, matbaalarla ilgili ortalama kâr hadleri uygulamasında, karşılaştıkları iki sorunu ve çözüm yolunun ne olabileceğini sordu. İkisini de uzun uzun anlattım ve anlattıklarımın dayanaklarını gösterdim. Kitabı yazanın ben olduğuma inanmıştı hem de karşılaştıkları iki önemli sorun çözümlenmişti.
Sonra. dikkatle bizi izleyen Adil Usta’ya döndü;
- Bu arkadaşımızın parası yoktur. Onu zorlamayın, senette imzalatmayın. Basılan 5.000 kitabı da teslim edin. Bu ilgi görecek bir kitap, kısa zamanda borcunu öder..
dedi.
Sonra.. dediği gibi oldu. Daha sonra birkaç baskı yapan bu kitap hızla tükendi ve matbaa borcu da kısa sürede ödendi.
Peki. bana o kadar inanan patron kim miydi?
İstanbul’da dün toprağa verdiğimiz, Türk basın ve basım sektörünün duayenlerinden, Ajans-Türk Topluluğu kurucusu ve dünyalar iyisi bir insan olan Şevket Evliyagil idi.

GÜNÜN SÖZÜ

Haberin Devamı

Düşmanlarınızı her zaman bağışlayın.
Hiçbir şey onların bu kadar çok canını yakmaz.
Oscar Wilde

TEBESSÜM

Benzin zammı

Haberin Devamı

Son birkaç aydır dolardaki hızlı yükselişten en çok benzin alırken etkilendiğini söyleyen Temel’e İdris demiş ki;
- Benzin zammından ben hiç etkilenmiyorum.
- Niçin?
- Ben her defasında 100 liralık benzin alıyorum da onun için!..
(Teşekkürler Mehmet YAZAR)

Vergi bilinci

Amerikalılar diyor ki; “Çocuğunuza vergi bilincini küçük yaşta verin. Eğitime, dondurmasının % 35’ini yiyerek başlayabilirsiniz.’’
(Teşekkürler Nur EKESAN)

Tavsiye

Delikanlı ertesi gün evleniyordu. Babasına: “Eee baba, yarın evleniyorum. Bana bir tavsiyen var mı?”
Babası: “Var hem de bir değil iki tavsiyem var. Birincisi, karına daha ilk günden, haftada bir akşam erkek arkadaşlarınla buluşacağını söyle.”
“Ya ikincisi?”
“İkincisi de erkek arkadaşlarınla katiyen buluşma.”

İntikam

Haberin Devamı

Bankadan arayan bayana “Lütfen hattan ayrılmayın” deyip, telefonu laptopun hoparlöre dayadım, 6 dakikadır müzik dinliyor. Gün intikam günüdür!.. (twitterdan.)

Dost

Karıncaya sormuşlar:
‘’Nereye gidiyorsun?’’
‘’Dostuma’’ demiş.
‘’Bu bacaklarla zor’’ demişler.
Karınca: ‘’Olsun, varamasam da yolunda ölürüm’’ demiş...
Yolunda ölünecek dostlara...
(Teşekkürler Taner ALTUĞ)

Kadın bir ‘gül’dür

Ona sert davranırsan solar, dökülür. Geriye dikeni kalır.
Karşında bir gül mü yoksa diken mi görmek istiyorsun?
Bu sana kalmış!..

Yemek parası 10 kuruş arttı

“Az veren candan, çok veren maldan” diye bir söz var.
Sosyal Güvenlik Kurumu “candan” bir zam yaptı.
Sigorta primine tabi tutulmayacak günlük yemek parası, 10 kuruş artırılarak 2.04 TL’den 2.14 TL’ye çıkartıldı. Ne diyelim?
Yanında çay olmadan sadece “bir simit” yenilebilir.
Simidin yanında çay ise “lüks” oluyor!..

Yazarın Tüm Yazıları