30 yıl aradan sonra enflasyonsuz büyüyeceğiz

Güncelleme Tarihi:

30 yıl aradan sonra enflasyonsuz büyüyeceğiz
Oluşturulma Tarihi: Aralık 31, 2003 01:43

Yaşar Holding İcra Kurulu Başkanı Hasan Denizkurdu, ‘‘Ekonomide asıl değişim, enflasyonsuz bir ekonomide büyüme ve istihdamın sağlanmaya çalışılması’’ dedi. Türkiye'nin 30 yıldır çok düşük enflasyonlu bir dönem yaşamadığını vurgulayan Denizkurdu, bu nedenle şirketlerin eskisinden çok farklı stratejiler uygulamak durumunda olduklarını söyledi.

2004 yılında ekonominin 2003'ten çok farklı bir sürece girdiğini söyleyen Yaşar Holding İcra Başkanı Hasan Denizkurdu, ‘‘Ekonomide asıl değişim, enflasyonsuz bir ekonomide büyüme ve istihdamın sağlanmaya çalışılması’’ dedi. Türkiye'nin son 30 yıldır bu denli enflasyonsuz veya çok düşük enflasyonlu bir dönem yaşamadığını vurgulayan Denizkurdu, bu nedenle şirketlerin eskisinden çok farklı stratejiler uygulamak durumunda olduklarını söyledi.

Yaşar Topluluğu şirketlerinde uygulanacak stratejinin, bu trende uygun olarak yeniden yapılandırıldığını belirten Denizkurdu, ‘‘Türkiye ekonomisi ilk defa enflasyon sorununu köklü olarak çözme fırsatı yakaladı. Ancak, asıl zorluk şimdi başladı. Tek rakamlı enflasyona kavuşmak için, Hükümet'in maliye politikasının çok sıkı bir şekilde uygulanmasında yarar var’’ diye konuştu.

‘‘Ekonomi, 2004 yılında 2003 yılından çok farklı bir sürece girmiyor’’ diyen Denizkurdu, 2002 ve 2003'te başlayan iyileşme trendinin, 2004'de de devam edeceğini kaydetti.

VERİMLİLİK ÖNE ÇIKACAK

2004 yılının, tüm reel sektörde verimliliğin ön plana çıkacağı bir yıl olacağını belirten Denizkurdu, şöyle konuştu:

‘‘İşletmeler, maliyetlerdeki artışları fiyatlarına kolaylıkla yansıtamayacakları için, maliyetlerine her zamankinden daha fazla önem vermek zorunda kalacak. Verimlilik ve maliyet minimizasyonu tüm sektörler için vazgeçilmez olacak. Şirketlerimizin pazarda rekabet edebilir fiyatlarla yer alabilmesi ve varlıklarını sürdürebilmeleri için bu şart.’’

Kárlı ve verimli olmayan işleri süratle elimine etmeye devam edeceklerini hatırlatan Denizkurdu, ‘‘Vaktimizi ve kaynaklarımızı kár yarattığımız işlerin büyümesinde kullanacağız. Bundan böyle, maliyet minimizasyonu bizim için de süreklilik gösterecek. Günlük iş planlarımız maliyet odaklı olmak zorunda. Özellikle, rekabetin çok keskinleşeceği bir döneme girerken, rekabetçi olabilmenin başka bir yolu yok’’ diye konuştu.

KRİZDEN DERSLER ÇIKARDIK

2004 yılının, istikrarın ve ekonomik düzelmenin devam ettiği bir yıl olacağına inanan Hasan Denizkurdu, Türkiye'nin 2000 ve 2001 yılı krizlerinden gereken dersleri çıkardığını söyledi. 2004'ün en önemli riskinin mahalli idare seçimleri olduğunu hatırlatan Denizkurdu, ‘‘Popülist davranışlar son yıllarda gittikçe azalıyor. Gelecek seçimlerde de bu anlayışın devam etmesi, hepimizin yararına’’ dedi.

IMF ile yürütülen programa sadakat ile devam etmek gerektiğinin altını çizen Denizkurdu, mevcut makro göstergelerin, programı kararlılıkla uygulamanın Türkiye'yi düzlüğe çıkaracağını gösterdiğini belirtti.

Irak'a 7 milyon dolarlık su satacak

Irak konusunda, başlangıçta bir takım tutarsızlıklar yaşandığını hatırlatan Hasan Denizkurdu, ‘‘Ancak şu an gelinen noktada, izlenen politikada bir yanlışlık görünmüyor. Türkiye ABD ile ilişkilerini dengeli şekilde yürütmek suretiyle Irak'taki gelişmeleri dikkatle izlemeye devam etmeli. Irak'ın bütünlüğünün devam etmesi temel arzumuz’’ diye konuştu.

Denizkurdu, yapılan bir anlaşma ile Irak'a 7 milyon dolarlık su satışı hedeflendiğini de söyledi.

Türkiye ne olursa olsun AB hedefinden vazgeçemez

Avrupa Birliği üyeliğinin, Türkiye için bir çağdaşlaşma projesi olduğunu söyleyen Denizkurdu, ‘‘Bu hedef, Osmanlı'dan bu yana var olan ve Cumhuriyet ile birlikte resmileşen bir hedeftir. Türkiye hangi koşul ya da zorluklarla karşılaşırsa karşılaşsın, bu hedeften vazgeçmemek durumunda’’ dedi. Denizkurdu, ‘‘Hiçbir zaman AB'nin bugünkü anlamda tam üyesi olamasak bile, ekonomik, siyasi ve sosyal alandaki değerlerini paylaşmak, yasalarımıza ve yaşam biçimimize adapte etmek durumundayız’’ diyerek, şöyle devam etti:

‘‘Ekonomik özgürlükler ve daha fazla insan hakları için gerekli reformları bir an önce tamamlayıp, hayata geçirmemiz şarttır. Bu konulara AB kriterleri, şartları diye bakılmaması, küreselleşmenin, çağdaşlaşmanın birer gereği diye bakılması gerekiyor.’’

Türkiye'nin AB'ye kabul edilmesinin kolay olmayacağına işaret eden Denizkurdu, ‘‘Kriterler içinde olmamasına rağmen Kıbrıs sorunu bir engel olarak hep önümüzde duracak’’ dedi.

Bisküvi ve çikolata 2004'te geliyor

2004 yılında esas faaliyet alanları olan boya, gıda, içecek ve kağıt sektörlerinde dikey büyümeyi hedefleyen Yaşar Topluluğu, bu sektörlerde stratejik ortaklık fırsatlarını da değerlendirecek. Pazar paylarını korumak ve yükseltmek için de yatırımlarını sürdürecek olan Yaşar, bisküvi ve çikolata işine de 2004 yılı içinde girecek.

Boyada Romanya tamam sıra Mısır ve Rusya'da

Boya sektöründe, dış pazarlarda büyüme stratejisi doğrultusunda Romanya'da bir üretim ortaklığının hayat geçirildiğini hatırlatan Denizkurdu, Mısır ve Rusya'da üretime dönük yatırım çalışmalarına başlandığını bildirdi.

Denizkurdu, Topluluğun 2003 yılında, Altınbaş Holding'e ait iki su kaynağını alarak, su kapasitesini artırdığını, ayrıca, Pınar Süt'ün Fransız Yoplait Firması ile yaptığı işbirliği sonucu, taze ürünler işini büyütme kararı aldığını hatırlattı.

Terörle global mücadele gerekli

İstanbul'daki terör saldırılarının Türkiye'yi ekonomik ve sosyal açıdan olumsuz etkilediğini söyleyen Denizkurdu, şu değerlendirmeyi yaptı:

‘‘Terör, dünyanın her yerinde varlığını sürdürüyor. Sson gelişmelere bakıldığında bu olumsuzlukların ya da iptallerin kalıcı olmayacağı, durumun hızla normalleşeceği anlaşılıyor. Türkiye bu sıkıntıları da kolaylıkla aşacak. 11 Eylül olayları sadece ABD'nin değil, tüm dünyanın sorunu olarak değerlendirilmiş ve global mücadelenin gerekliliği ortaya çıkmıştı. Türkiye'de yaşanan olaylar da bu çerçeve içinde ele alınmalı.’’

Dümen, Feyhan Hanım'a geçti

Türk iş dünyasının duayeni Selçuk Yaşar, Holding'deki Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı, 6 yıldır yardımcılığını yürüten kızı Feyhan Kalpaklıoğlu'na geçtiğimiz günlerde devretti. Yaşar'ın diğer kızı İdil Yiğitbaşı da, Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevini üstlendi. Kurumsal Yönetim anlayışı içinde yapılanan Yaşar Topluluğu'nda, İcra Başkanlığı tüm şirketlerin ve faaliyetlerin yönetimini tespit edilen stratejiler çerçevesinde yürütürken, Yönetim Kurulu'na karşı sorumlu. Aile üyeleri ve hissedarlar da Yönetim Kurulu'nda yer alarak, şirket faaliyetlerini izliyor, Topluluk misyon ve vizyonlarını gözden geçiriyor.

YARIN: DOĞAN YAYIN HOLDİNG
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!