250 bin şehit

BUNDAN tam 90 yıl önce Çanakkale’de 250 bin şehidimizi birkaç ay içerisinde toprağa vermiştik. Düşmanın da bir o kadar kaybı vardı. Bugün o topraklarda pek çoğunun mezarı bile olmayan yaklaşık 500 bin asker yatıyor.Bugün size o şehitlerimizi anmak için bir fotoğraf sunuyorum. Sararıp solmuş bir fotoğraf. Aile büyüğünün resmini bir okuyucum gönderdi. Edirne’den Üsteğmen Mehmet oğlu Ali Rıza. Aslan gibi bir Türk çocuğu. Yanında kız kardeşi Hatice İhsan Kirte. Büyüyünce soyadını Çanakkale’den almış.Bugün Hürriyet’le birlikte verilen Tarih Eki’nin ikinci sayfasındaki fotoğrafa, o kahramanların yüzlerine lütfen iyi bakın. Bunu da birkaç yıl önce bir okuyucum göndermişti. Ne yazık ki mektubunu kaybetmişim. Orada yanlış anımsamıyorsam şöyle yazıyordu:‘Bu, kahraman 57. alaydır. Benim dedem de bu fotoğrafta yer alıyor. Çanakkale savaşları sürerken hep birlikte çektirmişler. Bu gördüklerinizin tümü daha sonra şehit düştü. İçlerinden bir tek bile kurtulan olmadı.’ Dikkat ettiniz mi bilmiyorum. Dedesi, babası, eşi, kardeşi, evladı veya aile büyüklerinden herhangi biri savaşlarda şehit düşen, gazi olan, ya da ailesi düşman zulmüne uğrayıp anavatana göçmek zorunda kalmış kim varsa, onların tamamı yurtsever insanlardır.Onların içinden hain çıkmaz. Çevrenize bakın, birkaç istisna dışında bu sözümün ne kadar doğru olduğunu göreceksiniz. ***Bugün Çanakkale Zaferi’nin 90. yıldönümü. O savaşta üniversite mezunlarımızın ve hatta üniversite öğrencilerimizin tümüne yakınını yitirdik. Doktor, mühendis, veteriner, hukukçu... İstiklal Harbi sonrasında yeni Türkiye’yi kuracak kadrolar bu yüzden çok eksikti. Peki düşmanın orada ne işi vardı? Hele Anzak’ların! Nedir Çanakkale nedeniyle sık sık duyduğumuz ‘Anzac’? İngilizcesi Australian-New Zeland Army Corps. Anzac sözcüğü bunların baş harflerinden oluşuyor. Türkçesi Avustralya-Yeni Zelanda Ordu Birlikleri. Ne işleri vardı Çanakkale’de? Birinci Dünya Savaşı’nda savaştığımız İngiliz ve Fransız orduları, müttefikleri Rusya’ya Akdeniz yolunu açmaya çalışıyordu. Böylece Rusya’ya yardım gidecekti. Bunun için önce Çanakkale, sonra İstanbul Boğazı’nın açılması gerekiyordu. Bu amaca ulaşmak için İngiliz sömürgesi olan Avustralya ve Yeni Zelanda’dan, yani dünyanın öbür ucundan Çanakkale’ye on binlerce asker sevk ettiler. Orası ne yazık ki hepsinin mezarı oldu.Mustafa Kemal Atatürk 1934 yılında onlara şöyle seslendi:‘Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken kahramanlar! Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçikle koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar!Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat uyuyacaklardır. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuştur.’ Bu sözleri tarihte ancak büyük adamlar söyleyebilirdi. O topraklarda can verenleri biz de saygıyla analım.
Yazarın Tüm Yazıları