2017 AB’ye büyük değişimler getirecek
Güncelleme Tarihi:
Alman Sanayi Federasyonu (BDI) Araştırma, Sanayi ve Ekonomi Politikası Başkanı Dr. Klaus Günter Deutsch, Euro Bölgesi’nin, acilen istikrarlı bir reform politikasına ihtiyaç duyduğunu ve sürekli olan yüksek işsizliğin, insan sermayesini hızla ve kalıcı olarak değersizleştirdiğini söyledi.
DEUTSCH, Avrupa ekonomisinin büyüme görünümüme ilişkin yaptığı açıklamada, Avrupa’da ve dünyadaki yüksek politik belirsizliğe rağmen, Avrupa ekonomisinin yılın başında genel ekonomik genişleme yolunda ilerlemeye devam ettiğini ifade etti. Ekonomik toparlanma hızının geçen yılın sonunda yükseldiğini ve en son göstergelerin bu ivmenin 2017 yılına kadar taşındığına işaret ettiğini belirten Deutsch, “Ekonomik yükselişin Euro Bölgesi’nde giderek daha fazla ülkeye yayılması ve büyümenin daha geniş bir temel üzerinde olması iyi bir gelişme” dedi.
Almanya, Fransa ve İtalya da dahil olmak üzere bazı Avrupa Birliği üyesi ülkelerde yapısal reformun uygulanmasının sekteye uğramasının ekonomik iyileşmeyi engellediğini söyleyen Deutsch, ‘gerçekten güçlü’ bir ekonomik yükselişin ufukta olmadığını kaydetti.
ENFLASYON YÜKSELDİ
Ancak bununla birlikte Avrupa’da görülen ılımlı ve istikrarlı büyümenin, özellikle ekonomik politikadaki durgunluğa bakıldığında iyi bir performans olarak görüldüğüne dikkati çeken Deutsch, “2017 yılının, Avrupa’nın büyük bölümlerine büyük değişim getirmesi muhtemeldir. Ancak ekonomi ihmal ediliyor ve derin kapsamlı reformların gerçekleşmesi beklenmiyor” ifadelerini kullandı.
“Para politikası, mali ve ekonomik politika tarafından yeterince desteklenmiyor” diyen Deutsch, bütçe açıklarının ve cari hesap dengesizliklerinin azaltılmasının çok yavaş ilerlediği ve enflasyonun artan enerji fiyatları nedeniyle biraz yükseldiği uyarısında bulundu.
AŞIRILARIN KAYBETMESİ OLUMLU
Euro Bölgesi’nin acilen reforma ihtiyaç duyduğunu belirten Deutsch, şunları söyledi: “Sürekli olan yüksek işsizlik, insan sermayesini hızla ve kalıcı olarak değersizleştiriyor. Ürün ve hizmet pazarlarının hızla düzenlenmesi, istihdam oluşturabilir, etkilenen malların fiyatlarını düşürebilir ve eşitsizlikleri azaltabilir. Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılması (Brexit), giderek artan korumacı eğilimler ve birkaç büyük AB ülkesinde yaklaşan seçimler gibi siyasi unsurlar, kıtada karar alma sürecini durdurmakla tehdit ediyor. Ancak Hollanda parlamento seçimlerindeki aşırılık yanlılarının gerilemesi, Fransız seçimlerine geçişte olumlu bir işaret.”