2006 Bütçe Tasarısı Anayasa’ya aykırı

AKP Hükümeti 17 Ekim gecesi, yasal olarak süre dolduğu için, 2006 yılı Bütçe Yasa Tasarısını TBMM’ye gönderdi. Ancak bir yandan da dün Anayasa’nın bütçeyle ilgili 5 maddesinde değişiklik öngören bir kanun teklifi de TBMM’ye verildi.

Bu anayasa değişiklikleri tümüyle bütçe yapılmasına ilişkin değişikliklerden oluşuyor. Gönderilen bütçe yasa tasarısı ise sanki bu anayasa değişiklikleri yapılmış gibi hazırlanmış bir tasarı. Yani şu anda TBMM’ye giden bütçe Anayasa’ya aykırı bir bütçe.

Bütçe yasa tasarısı 2004 yılında çıkarılan Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasasına göre hazırlanmış. Yani eski genel bütçe ve katma bütçe ayrımı artık yok, tek bir merkezi bütçe var. Ancak Anayasa’da hálá iki bütçe halinde verilmesi öngörülüyor.

Yani yapılması gereken şey, en geç bu yıl içerisinde konuyla ilgili Anayasa değişikliklerinin yapılması ve bu değişikliklerden sonra 2006 bütçe yasa tasarının gönderilmesiydi. Eğer Anayasa değişiklikleri yasa çıkmadan, yani yılbaşından önce gerçekleşirse, o zaman çıkacak yasanın anayasa aykırılığı kalmayacak ama ‘hukuk devletinde böyle şey olmayacağı’ da açık.

Şimdi ne olacak, derseniz belirsiz... Anayasa Mahkemesi’nin bu duruma itiraz etmesi bekleniyor. Yine CHP tarafından da bu konunun gündeme getirilmesi kaçınılmaz olacak.

Peki AKP Hükümetinin bu anayasa değişikliklerini yapacak sayısal gücü var mı, derseniz, matematik olarak bu gücü yok. AKP’nin şu anda 355 milletvekili var ve değişiklikler 367 oyla yapılabiliyor. TBMM Başkanı Arınç’ı da oy kullanmayacak diye sayarsak, AKP’nin bu değişiklikleri yapabilmesi için 13 oya daha ihtiyaç duyacağı kendiliğinden ortaya çıkıyor.

Muhalefet partileri kamuoyunda yapılacak ‘yoksa maaş veremeyiz’ türünden propagandalar nedeniyle bu Anayasa değişikliklerine oy vermek zorunda kalabilirler, bu imkan dahilinde.

Ancak ortada bir ciddiyetsizlik olduğu da açık. Maliye’nin bu konuda Hükümeti uyarıp, TBMM tatile girene kadar bu anayasa değişikliklerini acil olarak gündeme getirtmesi gerekiyordu ama gördüğümüz kadarıyla herkes uyumuş...

Kısacası; AKP Hükümeti sonradan TBMM’ye verdiği Anayasa değişiklikleri sanki geçmiş gibi, iki gün önceden, bile bile Anayasa’ya aykırı bir bütçe yasa tasarısını TBMM’ye sunmuş bulunuyor. Herhalde tarihimizde ciddiyetsizliğin böylesi de ilk kez oluyordur.

SOSYAL GÜVENLİK’İN AKIBETİ BELLİ DEĞİL

Dolayısıyla önümüzdeki günlerde ekonominin gündeminde bu konu bir sorun haline gelebilir.

Bu arada IMF heyetinin de yakında ABD’ye geri döneceği söyleniyor ancak birinci ve ikinci gözden geçirmelerin ne olacağı konusu da hálá belirsizliğini koruyor. Birinci gözden geçirme için şart olan sosyal güvenlik yasalarının ne zaman çıkacağı de yeniden belirsizliğe girdi.

Geçtiğimiz hafta Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sosyal güvenlik yasa tasarısı görüşülmeye başlandı ama CHP verdiği önergelerle görüşmeleri tıkayacağını gösterdi. Bunun üzerine

Hükümet tasarıların görüşülmesini dondurdu.

CHP’nin tavrının yasalara değil de Komisyona olduğu düşünülüyor. Yani hangi yasa gelirse gelsin komisyon çalıştırılmayacak, ya da çok zorlaştırılacak gibi gözüküyor. Asıl tepkinin Meclis içtüzüğündeki değişiklikler olduğu söyleniyor.

Buna karşılık birara hükümetin, 45 gün komisyonda bekleme süresi maddesini kullanıp, tasarıları doğrudan Genel Kurul’a getirebileceği konuşuldu. Ancak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu’nun, tasarıların tartışılmasından ve mümkün olduğunca üzerinde mutabakat sağlanmasından yana olduğunu biliyoruz ve bu nedenle böyle bir imkanın kullanılmaması kararı bulunuyor.

Ancak sosyal güvenlik yasalarını AKP Hükümetinin ne yapacağı da belli değil.

Bu arada IMF’yle yapılan görüşmelerde sosyal güvenlik yasalarının çıkarılmasının başka bir gözden geçirmeye ertelenmesi yönünde talepte bulunulduğunu biliyoruz. Şimdi IMF gidip gözden geçirmeleri tamamlamak için bu yasaların çıkmasını mı bekleyecek, yoksa başka bir gözden geçirmeye ertelemeyi kabul edip, gözden geçirmeleri bitirecek mi, yakında göreceğiz.
Yazarın Tüm Yazıları