15 dakikada Şevval Sam

Güncelleme Tarihi:

15 dakikada Şevval Sam
Oluşturulma Tarihi: Eylül 23, 2012 00:00

Yeni albümü ‘II Tek’i çıkararak ondan tango albümü bekleyenleri ters köşeye yatıran Şevval Sam, sürpriz yapmayı çok sevdiğini söylüyor.

Haberin Devamı

- İnanılmaz yoğunsun sanırım. Sana ulaşmak çok zor. Neredesin şu anda?
- Şehir merkezinden biraz uzaktayız. Önümüzdeki hafta yayına girecek bir reklam filminin setinin tam ortasında...
- Epeydir sinema ya da dizilerde göremiyoruz seni, sadece reklamlarda varsın. Bu bilinçli bir tercih mi?
- Aslında oyunculuğu özledim. Ama bazı projeleri İstanbul dışı olduğu için kabul edemedim. Çünkü oğlumdan çok ayrı kalmak istemedim. Bazı projeleri de içim ısınmadığı için tercih etmedim. Sinema filmine sıcak bakıyorum.
- Nasıl bir tempo var hayatında, kendine vakit ayırabiliyor musun?
- Özellikle son dönem yoğun, hem yeni albümüm ‘II Tek’ piyasaya çıktı hem de 29 Eylül’deki Harbiye Açıkhava konserinin hazırlığı var. Kendime zaman ayırdığımı söyleyemem şu dönemde. Ama olsun, yazın yeteri kadar dinlendim.
- Neler yapıyorsun kendine ayırabildiğin vakitte?
- Çok sosyal bir insan olduğum söylenemez, bu anlamda mesleğim karakterimle ters orantılı. Kitlelerle bir araya gelmek ve müziği paylaşmak fevkalade, ancak geri kalan zamanda yalnız kalıp şarj etmeden olmuyor.
- Son albümün II Tek çok yakın zamanda çıktı piyasaya. Herkes tango bekliyordu, sen ters köşeye yatırıp klasik Türk müziğiyle çıktın karşılarına. Sürpriz yapmak hoşuna gider mi hep?
- Aslında tango albümünü duyurduğumda araya bir sürpriz yapabilirim demiştim. O sürprizi de yaptım. İlk albümüm ‘Sek’ de sürpriz bir albümdü, o dönemde de benden aslında ‘Karadeniz’ albümü bekleniyordu. Tango albümü kısa vadede bitirilecek bir proje değil. Klasik anlayışın biraz dışında düşünüyoruz. Bu da tasarım süresini uzatıyor. ‘II Tek’ albümü bu süreç içerisinde bize motivasyon oldu.
- Peki sana sürpriz yapılması hoşuna gider mi?
- Sürprizine bağlı, sevineceğim bir sürprizse tabii ki gider. Sürpriz yapmayı daha çok severim.
- Farklı türlerde albüm yapman kimilerinin ‘kafası karışık’ demesine yol açıyor. Gerçekten kafan karışık mı? Ya da her şeyden biraz olsun diyenlerden misin?
- Son dönemde başka sanatçılar da, kendi tarzlarının dışında albümler yaptı. Bu içten gelen bir şey. Bu anlayışı içinde barındıran herkes tadını çıkarmalı bence. Ben hayatın değişik renklerine bulaşmayı her konuda çok seviyorum. Farklı olan her güzel şey bir keşif süreci, bir macera. Müziği piyasa anlayışıyla yapmıyorum. Farklı kültürler, farklı diller, farklı tarzlar, hayatımı daima renklendiren unsurlar. Oyunculuktaki farklı roller gibi. Her biri yeni bir deneyim, yeni bir karakter, yeni bir oyun alanı gibi. Müzik benim bir konuşma biçimim ve ben farklı dillerde konuşmayı seviyorum.
- 29 Eylül’deki konserin adı ‘Toprak Kokusu’. Neden bu ismi tercih ettin?
- Dünyanın neresine gidersem gideyim, bu topraklara dair her şeyi özlüyorum. Bu toprağın kültürlerine, dillerine, şarkılarına ait hissediyorum kendimi. Bu kimi zaman tango, kimi zaman bir halk türküsü ya da alaturka olabiliyor. Konserde bizim şarkılarımız olacak, bu toprağın ezgileri, kokusu olacak. 100’e yakın kişi bu proje için çalışıyor, gösterişsiz ama şık, müzikal açıdan çok zengin bir konsept hazırladık. Bu konser bir açıdan benim müzikal hikâyem olacak. Yarkın Ritim grubu, Piatango ekibi ve dansçı konuklarımız olacak.
- Toprakla sürekli temas halinde olabiliyor musun? Var mıdır çiçek, bitki ya da meyve sebze yetiştirme merakın?
- Toprakla uğraşmak zaman ve emek ister, bu yoğun tempo yavaşlamaya başladığı dönemde böyle şeylere daha fazla vakit ayırmak istiyorum. Tabiatın hareketlerini izlemek, beni arındırıyor ve dinlendiriyor.
- Oğlun Tarık Emir ile ne kadar vakit geçirebiliyorsun? Neler yaparsınız birlikteyken?
- Oğlum her zaman benim önceliğim, oldukça fazla şey paylaşıyoruz. En sevdiğimiz şey hayata dair sohbet etmek.
- Hiçbir zaman düşünmeyeceğin ya da yapmayacağın ama sadece oğlun istediği için kendinden taviz verdiğin bir şeyler oldu mu?
- Evet, adrenalin bağımlısı olmamama ve yükseklikten pek hoşlanmamama rağmen onun için paragliding yaptım. Gerçi keyifliydi ama Emir istemeseydi yapmayabilirdim.
- Tarık Emir’in tiyatro okuyor olmasında ne kadar payın var? Senden mi etkilenmiş?
- Türkiye’deki eğitim sistemine inancım yok, yeni nesil kitap okumuyor. Sınavdan sınava koşmaktan, çocukluklarını yaşayamıyorlar. Ama tiyatroda kitap okumak, hem de en güzel eserleri bilmek durumundalar. Edebiyattan, felsefeden, keyif alacağını biliyorum. Çünkü sanatçı ruhlu bir çocuk, Tarık Emir. Sahne üstü çalışmalarsa hem oyun gibi hem de onların bedensel ifadelerini güçlendiriyor. Derslere gömülmesindense sanattan keyif almasını arzu ediyordum. Onun tercihi de zaten bu yönde oldu. Bir çocuğun hayatında sanat mutlaka olmalı.
- Her zaman müziğinle ön plandasın. Mesela seni hiçbir zaman aşk hayatınla göremeyiz gündemde. Nasıl aşkla aran? Bir küskünlük var mı?
- Neden küseyim ki... Aşk hayatı güzelleştirir; insanı daha yaratıcı kılar. Beklentiler yüksek ve mülkiyet duygusu yoğunsa, acılı aşk olur; özgürlük, saygı ve emek varsa mutlu aşk olur. Ben artık mutlu aşkı tercih ediyorum. Ve mutluyum.
- Sanatla uğraşmasaydın ne yapmak isterdin şu hayatta?
- Bilim insanı ya da felsefeci olmak isterdim.

Haberin Devamı

Yeni albüm konseri haftaya

Haberin Devamı

Şevval Sam’ın yeni albümü ‘II Tek’, geçen günlerde piyasaya çıktı. Bu albümden de şarkıların seslendirileceği ‘Toprak Kokusu’ adlı konser, 29 Eylül’de Harbiye Açıkhava’da.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!